
YENİDÜZEN üreticinin nabzını tuttu
YENİDÜZEN, tarım sektörünün çeşitli dallarında üretim yapan üreticilere kuraklığı sordu:
'Hem kuraklık, hem
üretim maliyetleri vurdu'
Kuru tarım yapan birçok üretici bu yıl kuraklığın ciddi bir sorun yarattığına işaret etti. Sulu tarımla uğraşanlar ise 'daha fazla su' sorununun katlandığını üretim girdi maliyetlerini arttığını belirtti.
Tanju KONURALP
Ülkede son kırk yılın en büyük kuraklığının yaşanması, tarım ve hayvan üreticilerinin ciddi sıkıntılar yaşamasını da beraberinde getirdi. Üreticilerin büyük bölümü, ektikleri arpalardan hiçbir verim alamazken; ürünlerin sulanmasını sağlamak için ise normalden çok daha fazla su parası ödenmesi, üreticinin daha da zor bir dönem yaşamasına sebep oldu. YENİDÜZEN, tarım ve hayvan üreticileri ile son bir yıl içerisinde yaşadıkları sıkıntıları paylaştı. Kuraklığın yanı sıra, devlet katkılarının gecikmesi, gider maliyetlerinin yükselmesi gibi sorunları da ortaya koyan üreticiler, tüm bu sorunların yanında, ürün fiyatlarının tüccarlar tarafından belirlenmesine ise tepki gösterdi.
İşte üreticilerin ağzından kuraklık sorunu:
İrfan Akman – Narenciye üreticisi
Bu yıl yaşanılan kuraklık sebebi ile ciddi bir zarar gördük. Yalnızca ben tarlam için bu yıl, 7 bin TL su parası öderken; ürünlerimin satışından 7 bin 500 TL kazandım. Bunun gübresi ve ilacı da cabası… Öte yandan, tam üç aydır Cypruvex’in ürünlerimi alması için başvuruda bulundum ancak; üç ay boyunca ne gelen oldu, ne görünen. Bende elimdeki portakalı, piyasa fiyatının çok altı olan 250 TL’den satmak zorunda kaldım. Aldığım paranın çeki ise halen cebimde. Tarihi ileri olduğu için onu da bozduramadım. Genel olarak narenciye üreticisinin durumuna baktığımız zaman, durumun içler acısı olduğunu söyleyebilirim. Hesaba vurduğumuz zaman, on kilo portakalı, bir kahve fiyatına satıyoruz. Tüm bunların yanı sıra, katkı paylarından da bir ses çıkmıyor ve üretici hükümetler yüzünden mağdur duruma düşüyor. Utanmasam, arsamı satacağım.
Canbulat Polatcan – Narenciye üreticisi
Geçen yılın teşviklerini halen alamadık. Bu yıl ise üretilen kırk tonluk narenciye dalında kaldı. Yine tarım teşvikleri ödenmedi. Kısacası hükümet, Güzelyurt’u gözden çıkardı diyebiliriz. Öte yandan bu yıl yaşanılan kuraklık, son kırk yılın en büyük kuraklığı oldu. Bu da üreticilerin, çok daha fazla su parası ödemek zorunda kalmasını sağladı. On günde on dönümlük tarlam için 500 TL su parası harcadığımı düşünürsek; yalnızca su parası için bu sezon, yaklaşık 6 bin TL ödemek zorunda kaldığımı söyleyebilirim. Bunun yanında gübre ve diğer giderleri de hesapladığımız zaman bu sezon, yaklaşık 8 bin TL giderim olurken; ürettiğim portakal dalında kaldı. Bu da üreticinin sürekli zarar ettiği anlamını taşıyor.
Recep Tozaplı – Patates üreticisi
Bu yıl patates üretimi verimli oldu ancak; ürünlerimizi satacak pazarımız olmamasından dolayı, tüccarın eline bakmaya mahkum bırakıldık. Bu da hükümetin, bir tarım politikası uygulayamamasından kaynaklanmaktadır. Maalesef ülkede hükümetler, üreticiyi tüccarın eline bırakmış durumdadır. Su sorununa geldiğimiz zaman ise ülkede yaşanılan kuraklık, hayvan ve tarım üreticisini ciddi şekilde zarara uğratmıştır. Ekilen arpalar, büyük ölçekte zararla sonuçlanmış ve başta hayvancı olmak üzere, tüm üreticiler bu sıkıntıyı yaşamıştır. Yalnızca benim kuraklıkla ilgili zararım, yaklaşık 8 bin TL’dir.
Ali Dincal – Sebze üreticisi
Bu yıl üretimden iyi bir verim alamadık. Bölgedeki en önemli sorun olan tuzlu su sorununun yanı sıra; yaşadığım ciddi kuraklık, üreticinin önemli bir arara uğramasına sebep oldu. Bu yıl ektiğimiz seksen dönüm arpada, hiçbir sonuç alamadık. Bala üzerinden baktığımız zaman, bu yıl yaklaşık 4 bin TL zarardayız. Genel olarak baktığımız zaman ise bu rakam, yaklaşık 10 bin TL’yi buluyor. Kısacası bu yıl, üretim açısından berbat bir yıldı diyebiliriz.
Ahmet Özer – Sebze üreticisi
Bu yıl üretim çok verimsiz geçti. Yaklaşık yüz dönüm arpa ektik ve bunun sonucunda, hiçbir geri dönüş alamadık. Sebze de ise kelebek adı verilen bir böcek türü, ürünlerin büyük çoğunluğunun yok olmasına sebep oldu. Kısacası bu yıl üretimden zarar ettik diyebiliriz.
Salahi Şahiner – Sebze üreticisi
Bu yıl üretim maliyetlerinin artması sebebi ile kar marjlarında ciddi bir düşüş yaşadık. Bunun ise en büyük sebebi, üreticinin fiyat belirlemek gibi bir şansının olmamasıdır. Üretim maliyetleri % 300 gibi oranlarda artış gösterirken; fiyatlar ise yedi sekiz yıldır değişmiyor. Hal böyle olunca da, üretici sürekli zarar ediyor. Diğer taraftan tarım işçisi konusunda da bir devlet politikası olmayışı, bizlerin önemli zarar etmesine sebep oluyor. Bizler sezonluk çalışmamıza rağmen, yanımızda çalıştırdığımız kişilerin, yıl boyunca yatırımlarının ödemek zorunda kalıyoruz. Bu da, üretim yapamadığımız zamanlarda bile, önemli giderlerimizin olmasına sebep oluyor. Tüm bunlara ek olarak bir de kuraklık meselesi ortaya çıkınca, bu yılın üretici açısından oldukça kötü bir yıl olduğunu söyleyebilirim.
Hasan Mullaaziz – Patates üreticisi
Bu yıl maalesef ürettiğimiz patatesler, tarlada kaldı. Pazar olmayışı sebebi ile ürettiğimiz ürünlerimizin satışını gerçekleştiremedik. Öte yandan kuraklığın, son yılların en ciddi kuraklıklardan birisi oluşu, kuyularımızın dolmasına engel olurken; su harcamalarımızda önemli artışlar meydana geldi. Üretici bu yıl, diğer yıllara nazaran, daha fazla elektrik ve su parası ödemek zorunda kaldı ki; bu da mevcut şartlar içinde, önemli zarar ettiğimiz anlamını doğurdu.
Arif Alpun – Hayvancı
Bu yıl son yılların en ciddi kuraklığını yaşadık. Bu da biz hayvancıların çok zor bir yıl geçirmesine sebep oldu. Ektiğimiz arpalardan hiçbir verim alamdık. Ne bala, ne de arpa elde edebildik. Bu da hayvanlarımızın aç kalmasını sağladı. Üretici olarak ciddi bir savaş verdiğimiz gibi, bu savaşı kaybetmenin de sıkıntılarını yaşıyoruz.

















