
Siyasiler, halkın ilahiyat' tepkisi için ne dedi?
Siyasiler, halkın İlahiyat Koleji’ne ve camilere gösterdiği tepkileri yorumladı ‘SORUMLULUK ALMALIYIZ’
YENiDÜZEN Haber Merkezi
Siyasiler, İlahiyat Koleji’nın açılışını ve cami temel atma törenlerine yönelik tepkileri yorumladılar.
CTP-BG Genel Sekreteri Asım Akansoy, yaptığı değerlendirmede, İlahiyat Koleji’nin ihtiyaç duyduğu 42 öğretmenden 34'ünün nakillerinin öğretmen sendikalarının onayıyla yapıldığını vurgulayarak, "eğer toplumun hassasiyetleri varsa bu hassasiyetin sorumluluğunu hep birlikte almamız gerekir” dedi.
Milli Eğitim Bakanı Mustafa Arabacıoğlu, İlahiyat Koleji’nin gündeme gelmesi ile birlikte birçok tepkinin, birçok kesim tarafından ortaya koyulduğuna dikkat çekti. Arabacıoğlu, din konusunda da taleplerin olduğunu ifade ederken; bu taleplerin yalnızca Müslümanlık değil, diğer dinler açısından da değerlendirilmesi ve bu yönde de açılımlar yapılması gerektiğinin altını çizdi.
TOMA ve İlahiyat Koleji gibi konularda, abartılı tepkilerin, Hükümetin iyi bir başlangıç yapmasına katkı sağlamayacağını kaydeden CTP-BG Lefkoşa Milletvekili Birikim Özgür, uzun vadede, kendimizi yönetebilmemiz koşulları adına da; bu tür tepkilerin bir katkı sağlamadığının altını çizdi.
UBP Güzelyurt Milletvekili Kemal Dürüst, “Saygı ve hoşgörü göstermeliyiz” dedi.
Akansoy: “Sorumluluğu hep birlikte almalıyız”
CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, İlahiyat Koleji'ni ve Başbakan'ın törene katılışıyla ilgili eleştirileri GAZETE360'a değerlendirdi. Akansoy, İlahiyat Koleji’nin ihtiyaç duyduğu 42 öğretmenden 34'ünün nakillerinin öğretmen sendikalarının onayıyla yapıldığını vurgulayarak, "eğer toplumun hassasiyetleri varsa bu hassasiyetin sorumluluğunu hep birlikte almamız gerekir. İlahiyat Koleji'ne öğretmenlerin nakilleri Haziran ayında ilgili sendikaların bizzat onayıyla gerçekleştirildi" dedi.
CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, İlahiyat Koleji'ni ve Başbakan'ın törene katılışıyla ilgili eleştirileri GAZETE360'a değerlendirdi.
Akansoy, "geniş bakmak, gri alanlarda mücadele verildiğini görmek lazım. Sistemin değiştirilmesi için el birliği yapmak lazım" diyerek, sosyal medyada gönderme yapılan geçmiş açıklamalarının da aynen bugün de geçerli olduğuna işaret etti.
CTP'nin muhalefet döneminde İlahiyat Koleji ile ilgili görüş ve eleştirilerinin halen geçerliliğini koruduğunu ifade eden CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, "açıklıkla bilinmesini isterim ki, modern çağdaş eğitim sistemi yanında, Kıbrıs Türk toplumunun kimliği ve geleneksel yapısı bizim için her şeyin üstündedir" ifadelerini kullandı.
Bütün inançlara eğitim imkanı hedefimizdedir
Hükümet programına göre önümüzdeki süreçte farklı din ve inanca sahip öğrencilerin de tercih etmeleri halinde, bu alanda eğitimin verilmesinin hedeflendiğini ifade eden Akansoy, bunun çağdaş, tüm dini inançlara saygılı ve eşit duruş hedeflerinin bir parçası olduğunu söyledi.
Akansoy, "İlahiyat Koleji'nin eğitim sisteminin çok ciddi sıkıntıları, ekonomik ihtiyaç ve sorunlarının olduğu, kamu eğitiminin yara aldığı bir dönemde, eğitimin bu yönde bir açılışla gündeme gelmesi, hazin bir durumdur" dedi.
"Başbakan'ın törene katılması protokol gereği"
Başbakan Özkan Yorgancıoğlu'nun bu açılışa katılması ve konuşmasının tamamen resmi protokol gereği olduğuna işaret eden Akansoy, Sayın Başbakan zaten konuşmasında çağdaş eğitim sistemine vurgu yapması da bu anlamda çok önemlidir" ifadelerini kullandı.
"CTP Kıbrıs Türk toplumunun kendi kendini yöneteceği bir sistemin kurulması için çalışacaktır. Bu hedef çerçevesinde de bir hükümet programı hazırlamıştır. Yasal, anayasal düzenlemelerle, ekonomik olarak da kendi kendine yeten bir sistem geliştirmeyi ve bu 2 bacağı güçlü siyaseti hayata geçirmeyi hedeflemektedir. Ve buna Kıbrıs sorununun çözümünü de katmaktadır" şeklinde konuşan Akansoy, bu mücadelenin kolay olmadığını söyledi.
"Bu tabii ki, kolay değil. Kendi içinde zorlukları olan bir süreçtir. Sadece siyah ve beyaz değil, gri alanlarda da mücadele etmeyi gerektiren bir şeydir" diyen Akansoy, bu süreç çok zorlu ama başarılmaması için bir sebep yok" şeklinde konuşarak, CTP'ye yönelik eleştirileri doğal karşıladığını bunun bir sebebinin de CTP'nin hem hükümete gelerek bir iktidar, hem de sisteme muhalif olmasından dolayı durumunun farklı olduğuna işaret etti.
***
Arabacıoğlu :“Halktan gelen tüm tepkilere kulak vermeliyiz”
Hala Sultan İlahiyat Koleji ve toplumun kültürel yapısına etkileri ile ilgili halkın, çeşitli kesimlerinin endişelerinin var olduğunu belirten, Milli Eğitim Bakanı Mustafa Arabacıoğlu, hükümet olarak tüm bu seslere kulak vermek zorunda olduklarını ifade etti. İlahiyat Koleji’nin gündeme gelmesi ile birlikte birçok tepkinin, birçok kesim tarafından ortaya koyulduğuna dikkat çeken Arabacıoğlu, din konusunda da taleplerin olduğunu ifade ederken; bu taleplerin yalnızca Müslümanlık değil, diğer dinler açısından da değerlendirilmesi ve bu yönde de açılımlar yapılması gerektiğinin altını çizdi. İlahiyat koleji ile ilgili olarak zorlama veya özendirme gibi konuların, ne bakanlık tarafından, ne de öğretmenler tarafından yapılmaması gerektiğini ifade eden Arabacıoğlu, halktan gelecek olan talepler doğrultusunda hareket edileceği açıklamasını yineledi.
“İlahiyat Kolejinin iki bölümü var”
Hala Sultan İlahiyat Koleji’nin iki bölümden oluştuğunu ifade eden Arabacıoğlu, birinci bölümü olan Lise kısmının, ilahiyat eğitimi vermek amacı ile açıldığını belirtti. Lise bölümünde alınabilecek ek dersler de olduğuna değinen Arabacıoğlu, mezun olan öğrencilerin farklı bölümler okumak üzere farklı üniversitelere de gidebileceğine işaret ederken; bunun öğrencilerin seçenekleri arasında yer aldığına vurgu yaptı. İkinci bölüm olan Kolej’in ise Maarif Kolejleri ile aynı müfredata sahip olduğuna vurgu yapan Arabacıoğlu, bu müfredata ek olarak 3’er saat Arapça ve Kuran derslerinin verildiğini ifade etti. Bu bölümle ilgili sıkıntının, 8. Sınıf sonrasında öğrencilerin ne yapacağı olduğunu kaydeden Arabacıoğlu, maarif kolejlerinde devamı olan eğitim sürecinin, İlahiyat Koleji’nde bulunmadığına işaret etti.
***
Özgür: “1974 itibarı ile birincil otorite değiliz”
Kıbrıslı Türklerin, özellikle 1974 sonrasında, siyaseten birincil otorite olamadığının ve Kuzey Kıbrıs’ın yönetimini ele alamadığının bilinen bir gerçek olduğunu belirten CTP-BG Lefkoşa Milletvekili Birikim Özgür, aynı şekilde kültürel ve kimliksel yapıya da sahip çıkmakta ciddi sorunlar yaşandığının altını çizdi.
Soru üzerine, bir eğitim bilimci olarak, Hala Sultan İlahiyat Koleji’nin hayata geçirilmesinden önce herhangi bir analiz çalışması yapılıp yapılmadığı bilgisinin bulunmadığına işaret eden Özgür, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı’na danışılması gerektiğini kaydetti. Kıbrıs Türk Toplumu’nun Sosyolojik olarak Arapça ve Kuran eğitimi veren bir kuruma ihtiyacı olup olmadığı konusunda da şüpheleri olduğunu dile getiren Özgür, ülkede bu yönde bir araştırmanın da yapıldığına şahit olmadığı bilgisini verdi.
“Verilen tepkiler, uzun vadeli çözümlere katkı sağlamıyor”
Özgür, halkın, Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) – Demokrat Partisi Ulusal Güçler (DP-UG) Hükümeti’ne, bütçe disiplini sağlanması ve açığın kapatılması, kamu borç stoklarının azaltılması ve ciddi bir reform sürecinin başlatılması gibi konularda destek olması gerektiğini ifade ederken; Hükümetin de bu yönde halk ile hareket ederek, toplumsal bir seferberlik yaratması gerektiğine işaret etti.
TOMA ve İlahiyat Koleji gibi konularda, abartılı tepkilerin, Hükümetin iyi bir başlangıç yapmasına katkı sağlamayacağını kaydeden Özgür, uzun vadede, kendimizi yönetebilmemiz koşulları adına da; bu tür tepkilerin bir katkı sağlamadığının altını çizdi. Halkın duyduğu temel kaygıları kendisinin de paylaştığını dile getiren Özgür, mevcut hükümetin, eleştirel düşünen, tek tip olmayan, çok kültürlü nesiller adına gerekeni yapması önerisini ortaya koydu.
***
Dürüst: Saygı ve hoşgörü gösterilmeli
Milli Eğitim eski Bakanı, UBP Güzelyurt Milletvekili Kemal Dürüst, İlahiyat Koleji’ne ve cami açılışlarına yapılan tepkileri yorumlayarak, “Ülkede demokrasi ve inanç özgürlüğü var. İhtiyaç hisseden kişiler camilerden yararlanabilirler. Saygı ve hoşgörü gösterilmeli” dedi.
İlahiyat Koleji’nde eğitimin kendi bakanlık döneminde başladığını anımsatan Dürüst, “Çocuğunu göndermek istemeyenler olduğu gibi çocuğunu göndermek isteyen veliler de var. Demokrasi kültüründe yaşıyorsak ve çok sesliliğe inanıyor ve benimsiyorsak saygı duymamız gerekir” ifadelerinde bulundu.
“Kıbrıs Türk toplumunun çoğunun İslamiyeti benimsemiş bir toplum olduğunu düşünüyorum. Laik eğitim verildiği sürece kurumları sakıncalı görmüyorum” dedi.
İlahiyat Koleji açılırken ve öğrenci alınırken Devlet Planlama Örgütü ile temasların yapıldığını da anımsatan Dürüst, gayri yasal eğitimlerin, kurumların yerine Eğitim Bakanlığı’nın yönetiminde doğru eğitim verilmesi gerektiğine de işaret etti.