1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. "Kıbrıs Emekçileri Dayanışma ve Eylem Günü" gerçekleştirildi
Kıbrıs Emekçileri Dayanışma ve Eylem Günü gerçekleştirildi

"Kıbrıs Emekçileri Dayanışma ve Eylem Günü" gerçekleştirildi

Güney Doğu Avrupa Bölgesi Enerji Sendikaları Ağı - RETUN-SEE üyesi örgütler Kıbrıslı emekçilerle Dayanışma çerçevesinde ortak kararı da onayladılar

A+A-

Güney Doğu Avrupa Bölgesi Enerji Sendikaları Ağı - RETUN-SEE’nin ilan etmiş olduğu 14 Mart 2013 Kıbrıslı emekçilerle Dayanışma ve Eylem Günü “Kıbrıslı emekçilerin mücadelesi bizim de mücadelemizdir” sloganıyla dün gece ara bölgedeki dayanışma ve dostluk evinde, RETUN-SEE üyesi DEV-İŞ ve SEGDAMELİN PEO sendikalarının organizasyonu ile gerçekleştirildi. Gecede hazır bulunan RETUN-SEE başkanı Nikos Orfanos’un yanı sıra, Kıbrıslı sanatçılar Arda Gündüz ve Koulis Theodorou’da barış şarkılarıyla destek verdi.

Güney Doğu Avrupa Bölgesi Enerji Sendikaları Ağı - RETUN-SEE üyesi örgütler Kıbrıslı emekçilerle Dayanışma çerçevesinde aşağıdaki kararı da onayladılar:

KARAR

Bugün tüm dünyada çalışanlar derin ve uzayan bir küresel ekonomik krizin sonuçlarıyla karşı karşıya bulunmakta ve giderek daha çok sayıda emekçi işsizliğe, yoksulluğa ve sosyal olarak marjinelleşmeye sürüklenmektedir. Dünyamızın pek çok yerinde milyonlarca insan açlığı, hastalıkları ve temel ürünlerin eksikliğini yaşamaktadır.

Aynı esnada sermaye ve uluslararası mekanizmalar – neoliberal politikaların sözcüleri, Uluslararası Para Fonu, Dünya Ticaret Örgütü ve Dünya Bankası ekonomik krizi bahane ederek, çalışanların uzun yıllar boyunca verdikleri mücadelelerle kazandıkları hakları yok etme hedefiyle işçi sınıfına ve sendikal harekete karşı saldırılarını yoğunlaştırmaktadırlar.

Sözde serbest rekabet adına, temel özelliği kamu servetinin çok uluslu şirketler ve tekeller tarafından sömürülmesi ve özelleştirmeler olan neoliberal reçeteleri tek yol olarak dayatmaktadırlar. 

Avrupa’da neoliberal güçlerin öne çıkardıkları politikalar krizin önüne geçilmesine değil, tam aksine daha büyük çıkmazlara yol açmakta ve aynı zamanda ülkelerin ekonomilerine yoğun müdahaleler yaşanmaktadır. Bu neoliberal anlayışın sonuçlarını Yunanistan, Portekiz, İtalya, Kıbrıs ve diğer ülkelerin çalışanları bugün memorandumlarla ve Troyka’nın kararlarıyla yaşamaktadırlar.

Çalışanların ekonomik ve sosyal kazanımları aleyhine saldırılarını yoğunlaştırmak için AB’nin egemen çevrelerinin krizi kullanma yoluna gittiklerini Avrupa’da yaşanan gelişmeler en katı bir biçimde ortaya koymaktadır.

Güney Doğu Avrupa Bölgesi Enerji Sendikaları Ağı Avrupa Birliği’nde ve tüm dünyada çalışanlarla birlikte hareket eden, işçi karşıtı politikalara ve çalışma ilişkilerinin düzensizleştirilmesine karşı direnen Kıbrıslırum-Kıbrıslıtürk çalışanların mücadelelerini desteklemektedir.

İşverenler ve Sanayiciler Federasyonu’nun aldığı tek yanlı kararlarla toplu sözleşmelerin ve üzerinde anlaşmaya varılmış olan çalışma saatlerinin uygulanmamasına yönelik olarak ortaya koyduğu çabaları kınamaktadır. Sanayi İlişkileri Tüzüğü’ne ve Kıbrıs’ta çalışma yaşamında var olan uygulamalara saygı gösterilmesini, iş anlaşmazlıklarının üzerinde anlaşmaya varılan ve ortak kabul gören düzenlemeler aracılığıyla çözümlenmesini talep etmektedir.

Çalışanlar açısından bugünkü zor koşullarda dayanışmanın ortaya koyulması ve eylemin koordinasyonu işçi sınıfının gücünü daha da arttıracaktır. Kıbrıslı emekçiler bugün yaşadıkları zor dönemde tek başlarına değildirler, Güney Doğu Avrupa Bölgesi Enerji Sendikaları Ağı’nın tam desteğine ve dayanışmasına sahiptirler.

Ayrıca Güney Doğu Avrupa Bölgesi Enerji Sendikaları Ağı işçi sınıfının değerleri olan birlik ve dayanışma temelinde Kıbrıslırum-Kıbrıslıtürk çalışanların ortak mücadelelerini ve eylem birliğini selamlamaktadır.

Kıbrıs’ta devam etmekte olan bölünmeyi kabul edilemez gördüğünü ve bu durumun Kıbrıslırum-Kıbrıslıtürk çalışanların çıkarlarına ters olduğunu ifade etmektedir.

Kıbrıs sorunun çözümü ve ülkelerinin yeniden birleşmesi için; barış, sosyal adalet ve refah için verdikleri mücadelede tam desteğini ve dayanışmasını dile getirmektedir. 

BM’nin ilgili kararlarında yer aldığı şekilde iki toplumun siyasi eşitliğin olacağı; tek egemenlikli, tek vatandaşlıklı, tek uluslararası kimlikli bir devlet çerçevesinde, iki bölgeli iki toplumlu federasyon temelinde Kıbrıs sorununun çözüme kavuşturulması gereksinimini özellikle vurgulamaktadır.

Çözüm BM kararlarına uygun, iki toplum arasındaki yüksek düzey anlaşmaları çerçevesinde olmalı ve Avrupa ilke ve değerlerini dayanak almalıdır.

Kıbrıs’ın Münhasır Ekonomik Bölgesi’ndeki hidrokarbon yatakları Kıbrıs sorununun çözümüne katkıda bulunabilir ve yeniden birleşme için güçlü bir motivasyonu teşkil edebilirler.

Bu haber toplam 1686 defa okunmuştur
Etiketler :