
Genel Başkan değilse Başbakan olur mu!
Ve yargıç ara emri kararı verdi.
Yargıç Emine Dizdarlı, İrsen Küçük’e “UBP Genel Başkanı değilsin” dedi.
Mahkeme, ara emri kararı alarak İrsen Küçük’ün başkanlık yetkilerini kullanmamasını istedi.
Bundan sonraki süreçte Mahkeme
Ve yargıç ara emri kararı verdi.
Yargıç Emine Dizdarlı, İrsen Küçük’e “UBP Genel Başkanı değilsin” dedi.
Mahkeme, ara emri kararı alarak İrsen Küçük’ün başkanlık yetkilerini kullanmamasını istedi.
Bundan sonraki süreçte Mahkeme yine oturup Kurultay’ın tekrarlanması gerekip gerekmediği konusunda karar üretecek.
Henüz daha süreç tam olarak bitmemiş de olsa madem ki İrsen Küçük’ün mahkeme kararına göre şu an için genel başkan yetkilerini kullanması sakıncalı, o zaman Başbakanlık yetkilerinin kullanılması da sakıncalı değil mi!
Çünkü o günkü Kurultay’da delegelerin verdiği oya göre Başkan olan ve bu seçimden dolayı da Başbakanlık görevini sürdüren İrsen Küçük’ün Başbakanlığı da bu süreçte sakıncalı bir makam olmuyor mu!
Zaten uzun süredir siyasi, ekonomik ve toplumsal anlamda sakıncalı bir duruma giren İrsen Küçük’ün Başbakanlığı’nın, bu durumu ara emri kararı veren mahkemeden sonra daha da sakıncalı bir duruma gelmiş oldu.
Bu süreçte İrsen Küçük de etik anlamda böyle bir rahatsızlık duyar mı acaba ve en azından Mahkemenin ikinci kararına kadar şimdiye kadarki zarar verici icraatlarını sürdürmeye ara verir mi emin değilim, hatta sanmıyorum ama bu süreçte attığı, atacağı her adımın tartışmalı olacağı kesindir.
Peki bu süreçte Ahmet Kaşif ve ekibinin tavrı nasıl olur? Şimdi bütçe görüşmeleri sürerken ve bütçe oylanırken Mahkeme’ye taşıdıkları gerekçelerini Meclis’te de devam ettirirler mi? Yani Mahkeme’ye giderlerken İrsen Küçük’ün UBP tüzüğüne aykırı olarak genel başkan ilan edildiğini söylemişlerdi, genel başkan yetkilerini kullanmasının yasal olmadığını iddia etmişlerdi. Mahkeme de bu gerekçelere hak vererek ‘ara emri’ aldı.
İşte bu süreçte genel başkan yetkilerini kullanmasının sakıncalı olduğu bir kişi bu makamdan dolayı Başbakanlık makamını kullanırken buna destek olacaklar mı Ahmet Kaşif ve yanındaki arkadaşları…
Kaşif ve ekibinin İrsen Küçük ve hükümetine destek çıkmaları halinde Mahkeme’ye gitme gerekçeleri de ortadan kalkmış olur diye düşünüyorum.
Törenlerin statükosu
Bugün yine tören var. 15 Kasım KKTC ilanı nedeniyle…
15 gün önce de 29 Ekim nedeniyle tören vardı.
Yani iki Cumhuriyet nedeniyle iki Cumhuriyet yıldönümü törenleri…
Törenlerden önce yine yolların kapanması, yine provalar, yine trafik keşmekeşi, yine sinirlerin tavana vurduğu bir ortam ama bu törenleri yapanların hiçbir rahatsızlığı yok.
KKTC’yi kuran Denktaş’ın oğlu, DP Başkanı Serdar Denktaş bile bu durumdan artık rahatsızlığını ortaya koyarken ve törenlere başka bir kutlama biçimi bulunmasını önerirken militer uygulamalar hâlâ sürüyor.
AKP Türkiye’de 29 Ekim törenlerini bile yaptırmazken ve ülkemizde her şeyin söz sahibi iken sadece bu konuda statükoyu bozmaması da ilginç bir durum!

















