1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. Elektrikte neler oluyor?
Elektrikte neler oluyor?

Elektrikte neler oluyor?

"AKSA’daki Oyunlara Dur Denmezse Yarın Çok Geç Olacaktır"

A+A-

EL-SEN,bugün yaptığı açıklama ile  AKSA ile ilgili iddialarda bulundu.

EL-SEN’in basın açıklamasının tam metni şöyle:

AKSA Enerji Üretim isimli özel şirketin hisselerinin %16.62’lik kısmı daha önce küresel finans krizinde sorumlu olarak görülen ve hakkında ABD'de ve Avrupa’da açılmış davalar bulunan Goldman Sachs adlı finans şirketine devredilmişti. Basında yer alan haberlere göre şimdi de hisselerin % 16,31’lik kısmının yine nitelikli yatırım şirketlerine satışı söz konusudur. Bu satışın gerçekleşmesiyle birlikte AKSA’nın %33’lük kısmı yabancılara devredilmiş olacaktır.  Öte yandan Aksa Enerji'nin patronu Şaban Cemil Kazancı da, enerji ihalelerinde yolsuzluk yapıldığı, rüşvet alındığı, ihalelere fesat karıştırıldığı suçlaması ile yürütülen soruşturma kapsamında süren dava neticesinde mahkeme tarafından suçlu bulunmuş ve 3 yıl 4 ay hapis ile cezalandırılmıştı. Mahkeme kararı sonrasında sanık avukatları kararı temyiz mahkemesine götürmüştü.

AKSA ile KIB-TEK arasındaki sözleşmenin 3.2 maddesinde “..Sözleşme süresi içinde ortakların değişmesi durumunda KIB-TEK’in onayı alınacaktır...” denmektedir. Şimdi soruyoruz; daha önce yapılan ve şimdi yapılmak istenen devirlerle ilgili sözleşme gereği olan herhangi bir ÖN ONAY alınmış mıdır? Alınmışsa, hangi araştırma, bilgi ve rapor ışığında alınmıştır? Gerekli ön hazırlıklar ve araştırmalar yapılmadan yapılan işlerde yaşanan yakın geçmişteki skandal nitelikli gelişmelerden ders çıkartıldı mı? Eğer önceden onay alınmadan hisse devri yapılmışsa, mevcut sözleşmeye aykırı hareket edilmiş demektir. Bu da sözleşmenin feshini gerektirir. Eğer onay alınmadan yapılan satışların onayı daha sonra verilmeye çalışılırsa, açıkça bir suç işlenmiş olacaktır. EL-SEN olarak önceden onay alınmadan yapılan devir işlemi varsa buna onay verilmemesi ve hele dünyanın pek çok ülkesinde ve özellikle Avrupa’da Almanya ve İngiltere’de siyasilerin temas kurmasının bile sakıncalı bulunduğu bir şirkete hiçbir şekilde stratejik enerji sektörümüzde söz sahibi olma imkânı yaratılmaması gerekmektedir.

Mevcut hükümetin sorumluluk yüklenme görevi sona ermiştir. Erken seçim kaçınılmazdır. Bu sürede el çabukluğu marifet deyişini anımsatacak oyunlar ile Kıbrıs Türk Halkı’nın öz varlıklarının yok edilmeye çalışılması en azından etik değildir. Hele, KIB-TEK’in sorumlu olduğu Bakan Sayın Sunat Atun iken ve Ekonomi ve Enerji Bakanı Sn. Sunat Atun’ un % 85 hisse ile büyük ortak olduğu A&S Atun Ltd. AKSA Enerji Üretim AŞ’nin Kalecik’teki santralleri için gerekli yakıtın sağlanması esnasında gemi acenteliğini yürüterek gelir elde ettiği yönündeki yaygın kanaat belgeleri ile yalanlanmamış iken, bu adımların bu bakanlık marifeti ile yapılmasına derhal dur denmelidir!

Bir yandan AKSA’nın ürettiği enerjiyi garantili olarak alan, yapılan anlaşmalar ile enerjideki payı %58’e çıkartılan bu şirketin payının %75 düzeyine çıkartılmak istenmesi manidardır. Bu gerçekleşirse, hem son derece stratejik enerji sektörümüz AKSA isimli yabancıların büyük ölçüde söz sahibi olduğu, başkanının TC mahkemelerinde mahkûm edildiği bir şirkete teslim edilecek hem de artacak yakıt ihtiyacını karşılamak için mevcut taşıma işi aynen devam edeceği varsayıldığında bu kararı alacak olan makama büyük kazançlar sağlanacaktır!

KKTC’de enerji sorununa köklü çözümler bulmak mümkündür. Başlangıç noktası sözleşme şartlarına uymayan AKSA ile var olan sözleşmeleri derhal feshetmek, KIB-TEK’in bir yandan kapasitesinin tümünü kullanır hale gelmesini sağlayarak elektrik fiyatlarının düşmesini sağlamak ve yeni yatırımların KIB-TEK tarafından hayata geçirilmesini sağlayarak, kalıcı olarak çözüm için de ÖZERKLİK talebimizin hayata geçirilmesidir. Şimdiki hükümet ve gelecek hükümetler bu ayıp ile ne KIB-TEK çalışanlarından ne de halkımızın hesap sormasından kurtulamaz. Ya bu hesabı kendileri soracak ya da biz meşru her yolla direnişimizi sürdüreceğiz. 

Bu haber toplam 3123 defa okunmuştur