
‘Ebola virüsü’ uyarısı
“Ülkede görülmüş vaka yok”
Yataklı Tedaviler Kurumları Dairesi Müdürlüğü, Afrika ülkelerinde görülen ölümcül ‘Ebola Hemarojik Ateşi’ virüsü uyarsında bulundu. YENİDÜZEN’e açıklama yapan Daire Müdürü Dr. Katayon Kobat, “Önlem amaçlı uyarıda bulunuldu, panik olacak bir durum yok” dedi
Didem MENTEŞ
Yataklı Tedaviler Kurumları Dairesi Müdürlüğü, Afrika ülkelerinde görülen ölümcül ‘Ebola Hemarojik Ateşi’ virüsüne karşın devlet ve özel hastanelere uyarıda bulundu. YENİDÜZEN’e açıklama yapan Yataklı Tedaviler Kurumları Dairesi Müdürü Dr. Katayon Kobat, Kuzey Kıbrıs’a çok sayıda Afrika kökenli öğrencinin geldiğini bu nedenle karşılaşılabilecek herhangi bir vaka karşısında ‘gerekli tedbirin alınması’ gerekçesiyle hastanelere uyarı yazısı gönderildiğini açıkladı.
Ülkede şuana kadar Ebola virüsüne rastlanmadığına vurgu yapan Dr. Kobat, “panik olacak bir durum yok risk oranını çok düşük” dedi.
Öte yandan YENİDÜZEN’e konuşan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Zafer Erdoğmuş, Ebola Hemarojik Ateşi (virüsünün) ‘ölümcül’ bir hastalık olup, standart bir tedavisi olmadığını vurguladı. Şuanda ülkemizde bu virüse rastlanmadığını vurgulayan Erdoğmuş, bu virüsün birkaç değişik yol ile bulaşabildiğini dile getirdi. Erdoğmuş, virüsle enfekte olduktan sonraki birkaç gün içinde yüksek ateş, baş ağrısı kas ağrısı, mide ağrısı yanında güçsüzlük, boğazda acıma hissi, hıçkırık, yaş, gözde kaşıntı ve kızarıklık, kan kusma, kanlı diyare gelişmesi ve sonraki birkaç hafta içinde ise göğüs ağrısının görülen bulgular olduğunu söyledi.
---------------------------------------------------------
Yataklı Tedaviler Kurumları Dairesi Müdürü Dr. Katayon Kobat:
“Panik olacak durum yok, sadece hastanelere uyarı yaptık”
Yataklı Tedaviler Kurumları Dairesi Müdürü Dr. Katayon Kobat, Afrika ülkesinin Kıbrıs’a yakın olduğunu ve çok sayıda Afrikalı öğrencinin ülkeye geldiğini söyleyerek, Dışişleri Bakanlığı’ndan bu konuda istihbarat almaları doğrultusunda uyarıda bulunduklarını belirtti. Afrika kökenli olan Ebola virüsünün KKTC’de görülmediğini vurgulayan Kobat, devlet ve özel hastanelerin bu konuda hassas olmalarını ve böyle bir vakayla karşılaşılması durumunda Lefkoşa Devlet Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Servisi’ne bildirilmesi gerektiğini belirttiklerini aktardı.
“Panik olacak bir durum yok” diyen Dr. Katayon Kobat, risk oranının çok düşük olduğunu gerekli tedbirlerin alındığını ifade etti.
------------------------------------------------------------------
Dr. Erdoğmuş: “Ölümcül bir virüstür”
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Zafer Erdoğmuş, Ebola Hemorajik Ateşi (EHA)’nın ağır, sıklıkla ölümle seyreden insanlarda ve primatlarda (Maymun ve Şempanzeler) görülen ve 1976 dan beri bilinen bir hastalık olduğunu söyledi.
Kongo, Gabon, Ivory Coast, Sudan ve Uganda gibi ülkelerde görüldüğünü söyleyen Dr. Zafer Erdoğmuş, serolojik olarak da hastalığı taşıdığı bilinen ama hasta olmayan bir kişinin Liberya'dan bildirildiğini aktardı. İngiltere'de ise iğne batması sonucu bir Laboratuar çalışanının hastalığa yakalandığını söyleyen Erdoğmuş, Amerika da insanın hastalanması hakkında herhangi bir bildirim olmadığını söyledi. Dr. Erdoğmuş, “ Amerika ve İtalya'da Ebola virüsü maymunlarda ölüm ve ciddi hastalığı yol açmıştır. Bu salgın esnasında birkaç araştırmacı virüsle enfekte olmuş fakat hastalanmamışlardır” dedi.
Nasıl yayılmaktadır
Dr. Zafer Erdoğmuş, doğal rezervuarı bilinmediği için hastalığın insanlarda nasıl salgın yaptığının da bilenmediğini vurgulayarak, “yine de ilk hastanın enfekte hayvan ile kontaminasyon sonucu hastalandığı zannedilmektedir” dedi. Bir kişi hastalandığı zaman virüsü birkaç değişik yol ile diğerlerine bulaştırabileceğini aktaran DR. Erdoğmuş, insanların enfekte kişinin kanı veya sekresyonu (salgı) ile direk kontaminasyon (bulaşma) sonucu virüsün alındığını kaydetti. Erdoğmuş şunları söyledi: “Aile veya arkadaşları arasındaki yakınlık, beslenme, uğraşlar veya diğer sebeplerle, virüs, arkadaşlar ve aileler arasında sıklıkla yayılır. İnsanlar ayrıca enfekte sekresyon ile kontamine olmuş, iğne gibi bazı objelerle bulaşma sonucu da virüse maruz kalabilirler. Afrika da genelde hastalar maskesiz galoşsuz ve eldivensiz bakılmaktadır. Ayrıca tek kullanımlık olmayan şırınga veya enjektörlerin steril edilmeden sadece suyla yıkanıp tekrar tekrar kullanımı ile bir çok kişi enfekte olabilir.
Bulguları nelerdir?
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Zafer Erdoğmuş, EHA virüsün tüm hastalardaki semptom ve bulgularının aynı olmadığını söyledi. Erdoğmuş, virüsle enfekte olduktan sonraki birkaç gün içinde yüksek ateş, baş ağrısı kas ağrısı, mide ağrısı yanında güçsüzlük, boğazda acıma hissi, hıçkırık, yaş, gözde kaşıntı ve kızarıklık, kan kusma, kanlı diyare gelişmesi ve sonraki birkaç hafta içinde ise göğüs ağrısının görülen bulgular olduğunu söyledi. Göğüs ağrısının ardından, şok ve ölüm ile sonlandığını vurgulayan Erdoğmuş, “araştırmacılar niçin bazı insanların iyileştiğini niçin diğerlerinin iyileşmediğini anlayamamışlardır. Bununla beraber ölüm anında belirgin immun (bağışıklık) yanıtı olmayan hastaların genellikle öldüğü bilinmektedir” dedi.
Nasıl önlenir?
Dr. Zafer Erdoğmuş, Ebola virüsünün nasıl önlenebileceğini de şöyle açıkaldı: “Afrika da EHA önleminin bir çok zorluğu vardır. Ebola virüsünün doğal rezervuarlarının lokasyonu ve kimliğinin bilinmemesi sebebiyle önlem metotları birkaç tanedir. Hastalık varlığında, sosyal ve ekonomik şartlar epideminin yayılmasını sağlar bu sebeple halk sağlığı ile uğraşanlarının EHA vakalarını bir görüşte tanıması gerekmektedir. Ayrıca sağlık çalışanlarının diagnostik test (ölçüm sistemi) imkanlarına sahip olması, vakaların izolasyonunu sağlayacak pratiğe ve sağlık çalışanlarının kendilerini koruma imkanlarına sahip olması gerekmektedir. Enfeksiyon kontrol önlemleri; eldiven, özel koruyucu gözlük, maskı da içeren baştan aşağı giyilen özel koruyucu kıyafet giymeyi, Ebola hastalarının korunmasız kişilerle bulaşıcı olmasından korunmayı ve tam sterilzasyon tekniği imkanlarını içerir. Tüm bu tekniklerin amacı; herhangi bir hastanın kan veya sekresyonlarıyla herhangi bir kişinin temasından kaçınmayı sağlamaktır. EHA'lı bir hasta ölürse ölmüş kişinin cesedi ile direk kontaminasyondan korunmak oldukça önemlidir.
Tedavisi nedir?
Dr. Erdoğmuş Ebola Hemarojik Ateşi (virüsünün) ‘ölümcül’ bir hastalık olup, standart bir tedavisi olmadığını vurguladı. Erdoğmuş, “Günümüzde destek tedavisi yapılmaktadır. Sıvı - elektrolit takibi oksijen takibi, kan basıncı takibi ve sekonder (ikincil yapı)enfeksiyonlar için tedavi. Kikwit salgını esnasında sekiz hastaya EHA'lı iyileşmiş kişilerin kanı verilmiştir, bunlardan 7’si yaşamıştır.Çalışma grubunun küçük olması sebebiyle tedavinin etkinliği halen bilinmemektedir” dedi.

















