
“Derhal önlem almalı, dayanışma ve işbirliği içinde olmalıyız”
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) hem Türkiye, hem de Kıbrıs’ın güneyindeki yangın felaketlerine dikkat çekerek, bu felaketlerin Kıbrıs’ın kuzeyinde de yaşanmaması için önlem alınması gerektiğini belirtti, vatandaşlara uyarılarda bulundu.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) hem Türkiye, hem de Kıbrıs’ın güneyindeki yangın felaketlerine dikkat çekerek, bu felaketlerin Kıbrıs’ın kuzeyinde de yaşanmaması için önlem alınması gerektiğini belirtti, vatandaşlara uyarılarda bulundu.
CTP’den yapılan yazılı açıklamada, İklim krizinin geleceğin değil, bugünün sorunu olduğu ifade edilirken, “Bu kriz, yalnızca sınır tanımayan bir doğa felaketi değil; aynı zamanda ortak acımız ve ortak sorumluluğumuzdur. Dolayısıyla bölgesel dayanışma ve toplumlar arası iş birliği, hiç olmadığı kadar hayati hale gelmiştir” denildi.
Açıklama şöyle:
Türkiye’de ve Kıbrıs’ın güneyinde yaşanan şiddetli orman yangınları ve mahvedici neticeleri hepimizi derinden sarsmaktadır. Bu yangınlar sadece ağaçları değil; canlı yaşamı, doğayı ve insan hayatını da tehdit eden çok boyutlu bir felakettir.
Türkiye’de binlerce insan tahliye edilmek zorunda kalmış, ciddi oranda can kayıpları yaşanmış, yerleşim yerleri boşaltılmıştır. Kıbrıs’ın güneyinde, Limasol ve Baf bölgesinde dün başlayan büyük çaplı yangınlarda da maalesef can kayıpları yaşanmış, birçok köy tahliye edilmiş, evler, ormanlık alanlar ve ekosistemler geri dönüşü olmayan şekilde zarar görmüştür.
Yaşanan acıları en derinden hissediyor, bir daha yaşanmaması adına hemen şimdi önlem alınması ve işbirliğinin hiçbir şarta bağlanmaması için çağrıda bulunuyoruz.
Kıbrıs’ın kuzeyi de benzer bir yangın riski altındadır.
Hava sıcaklıklarının 43–44 °C’ye ulaştığı, nem oranlarının son derece düştüğü ve saatte 40–50 km’ye varan rüzgarların etkili olduğu günlerden geçiyoruz. Bu şartlar, en küçük bir ihmalin büyük bir felakete dönüşmesine neden olabilir.
Artık ortadaki tablo nettir: İklim krizi, geleceğin değil bugünün sorunudur.
Bu kriz, yalnızca sınır tanımayan bir doğa felaketi değil; aynı zamanda ortak acımız ve ortak sorumluluğumuzdur. Dolayısıyla bölgesel dayanışma ve toplumlar arası iş birliği, hiç olmadığı kadar hayati hale gelmiştir.
CTP olarak buradan açık bir çağrıda bulunuyoruz:
- Cumhurbaşkanı başkanlığında önleyici bir kriz masası koordinasyon adına derhal oluşturmalıdır.
- Orman Dairesi, İtfaiye, Sivil Savunma, Belediyeler ve diğer tüm ilgili birimler eşgüdüm içinde, 7/24 esasına dayalı olarak sahada hazır bulunmalıdır.
- Teknolojik gözlem kapasitesi arttırılmalıdır.
- Halkla sürekli, açık ve doğru iletişim kurulmalı; riskli bölgelerde yaşayan yurttaşlarımız düzenli olarak bilgilendirilmelidir.
-Türkiye, Güney Kıbrıs, İngiliz Üs Bölgesi Yönetimi ve bölgedeki diğer ülkelerle iş birliği kanalları açılmalı; şimdiden istişare yapılmalı ve ortak müdahale ve yardım mekanizmaları devreye konulmalıdır. Bu konularda ortak hareket etme modelleri ve işbirliği siyasi hesaplara heba edilmemelidir.
Bu çağrı bir uyarı değil, bir sorumluluk çağrısıdır.
Felaket olduktan sonra müdahale etmek yerine, şimdi harekete geçmek zorundayız. Gecikme felaketi büyütür, önlem hayat kurtarır.
Halkımıza da çağrımızdır:
- Ormanlık ve kırsal alanlarda asla ateş yakmayınız.
-Sigara izmaritleri ve cam şişeler gibi yangına neden olabilecek maddeleri doğaya bırakmayınız.
- Herhangi bir şüpheli durum karşısında derhal yetkililere bilgi veriniz.
-Duyarlı, dikkatli ve dayanışma içinde olunuz.
Bizler bu toprakların çocuklarıyız. Ormanlarımızı, doğal varlıklarımızı ve canlı yaşamını koruma görevimizden asla geri durmayacağız.
Bir kez daha ve güçlü şekilde vurguluyoruz:
“Yangın çıkmadan önce önlem almak mümkündür ve gereklidir!”
Doğayı, yaşamı ve geleceğimizi korumak için şimdi birlikte ve sorumlulukla hareket etme zamanıdır.