1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Deprem korkusu, ‘evde huzur’ bırakmadı
Deprem korkusu, ‘evde huzur’ bırakmadı

Deprem korkusu, ‘evde huzur’ bırakmadı

Lefkoşa’da özellikle Surlariçi ve Kermiya’daki bazı riskli olduğu düşünülen binalarda yaşayanların bir kısmı evlerini terk etti, bir kısmı ise başka çaresi olmadığını belirterek, güvenliğinden endişe duyduğu yapıda konaklamaya devam ettiğini anlattı…

A+A-

Fehime ALASYA

Depremle ilgili endişeler sürerken bunu en çok tadilat bekleyen eski konutlarda yaşayanlar yaşıyor.

Lefkoşa bölgesindeki bazı yapılar, içinde yaşayan vatandaşın ‘kalite ve güvenilirlik’ sorgulamasına neden oluyor.

Surlariçi ve Kermiya’daki bazı ‘şüpheli’ konutlarda ikamet edenlerin kimisi evini terk etti, kimisi başka çaresi olmadığını belirterek, güvenliğinden endişe duyduğu yapıda konaklamaya devam ettiğini anlattı…

Deprem korkusu en çok da kalitesinden şüphe duyulan konut sakinlerini sardı…

Surlariçi bölgesindeki geleneksel ve tarihi binaların birçoğu yıkılmaya yüz tutmuş kaderine terk edilirken, önünden geçenleri dahi huzursuz ediyor. Birçoğu ise yıllardır kullanılmamasına rağmen hiçbir tadilat yapılmaması nedeniyle tehlike saçıyor. 

Bu yapılarda çalışan veya yaşam sürenler, can güvenliğinden endişe duyduğunu, buna karşın başka çaresi olmadığı için orada bulunduğunu anlattı.

Kermiya’daki devlet sosyal konutlarında yaşayan bazı konut sahipleri ise deprem riskine karşı binaların dayanıksız olduğu düşüncesiyle evini terk ettiğini anlattı.

Kermiya Muhtarı Emine Davutoğlu Shecko, Kermiya bölgesindeki devlet sosyal konutlarında her blokta 8 daire olacak şekilde 53 blok apartman bulunduğunu, birçok daire sakininin apartmanların kalite ve güvenliğinden endişe ettiğini ifade etti.

Konut sahiplerinden imkanı olanların evini terk ettiğini, imkanı olmayanların ise büyük bir tedirginlik içinde olduğunu anlatan Muhtar Davutoğlu, “İnsanlar korkuyor, evinden kaçıyor, çünkü yapılar çok kötü görünüyor” dedi.

Kendi arasında örgütlenen bazı konut sakinleri, ise “yardıma ihtiyacımız var, sesimizi duyan var mı?” diye isyan etti.

 

Surlariçi’nde kimi evler boş çürüyor, kimisinin içinde onlarca can barınıyor…

Bazı kiracıların Türkiye’de yaşanan depremin ardından, hemen kiralık ev aramaya başladığı ifade edildi.

Birçok bölge sakini de “Evler olduğu yerde yıllardır çürüyor, ne tadilat yapılıyor, ne de yapmak isteyenlere müsaade ediliyor. Keşke uzun zaman önce bir orta yol bulunsa da deprem korkumuz olmasa” diyerek isyan etti.

surlaici-foto-2.jpg

Surlariçi’ndeki bazı yapıların alt katı bakımlı, üst katı bakımsız.

YENİDÜZEN, Surlariçi’nde bölgenin nabzını tuttu…

Vediye Sakallıoğlu:

“Devlet destek verse çıkarız ama…”

100 yıllık bir evde, 20 yılı aşkındır kirada yaşam sürdüğünü anlatan Vediye Sakallıoğlu, yaptığı onca tamire karşın hala tadilata ihtiyaç olduğunun kaydetti. “Yıkılır mı diye korkuyorum ama başka çarem yok, ev sahibi tadilata yaklaşmıyor. Devlet destek verse çıkarız ama…” diyen Sakallıoğlu, devlet desteği ile bu sürecin can kaybı olamadan atlatılması gerektiğine vurgu yaptı.

 

Turgay Albayrak: “Zararımızı en aza indirgemek için toplumsal seferberlik gerek”

Ülkedeki eski yapıların tadilatsız olduğunu kaydeden Turgay Albayrak, “Burası en ufak depremde Türkiye’den beter olu, yerle bir olur diye korkuyoruz” dedi.

Mülkünün tadilatını yapanlara karşın hala bir çivi bile çakmayan konut sahipleri de olduğunu anlatan Albayrak, “Toplumsal seferberlik gerek, zararımızı en aza indirgemek için çaba sarf etmeliyiz” şeklinde konuştu.

 

Sıdıka Uysal: “Aslına bağlı kalınan yapıların restoresi ve tadilatı için devlet desteği şart”

Lefkoşa Surlariçi İplik Pazarı bölgesinde Nicozy isimli cafe ve konuk evi açma hazırlığı yapan Sıdıka Uysal, aslına bağlı kalınan tadilatlarda büyük bir özveri ve maddi güç gerektiğinin altını çizdi, “Devlet desteği şart” dedi.

Eski Eserler Dairesi’nin aslına bağlı kalarak yapılan projelerde çok katı olduğunu anlatan Uysal, tüm yapıları kaybetmemek adına daha çözüm odaklı ve kısa zamanda sonuç veren çalışmalar üretilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

 

Mehmet Çalışkan: “En azından kötü yapılar boşaltılmalı, devlet bunlara el atmalı”

Tüm eski yapıların gözden geçirilmesi gerektiğini anlatan Mehmet Çalışkan, “Can kaybının önlenmesi için devletin bu gibi yapılara el atması gerektiğine vurgu yaptı. Çalışkan, “En azından kötü yapılar boşaltılmalı, şartlar iyileştirilmeli. Tedbir alınmalı, ev sahipleri de duyarlı olmalı.”

 

Şemsettin Bayrakçı: “Bu gibi yapıların devlet teşviki ve desteği ile yapılması gerek”

Şemsettin Bayrakçı da Lefkoşa içindeki tarihi yapılardan satın alarak çok büyük paralar ile tadilat yapan konut sahiplerinden biri… Bu gibi yapıların devlet teşviki ve desteği ile yapılması gerektiğini anlatan Bayrakçı, maliyetlerin çok yüksek olduğunu, birçok evin atıl durumda kaderine terk edildiğini de ifade etti.

 

Hıfsiye Güven: “En ufak depremden neler olacağını hayal bile etmek istemem”

En ufak sarsıntıda birçok yapının yerle bir olacağını, birçok can kaybı yaşanacağını ifade eden Hifsiye Güven, “Yaşanan depremden ders almak bir aya, zaten bu olaydan önce sürekli buraların tadilata ihtiyacı olduğunu söylüyorduk. Keşke yıllar önce bu tadilatlar yapılsa da bu kaygımız olmasa. En ufak depremden neler olacağını hayal bile etmek istemem” dedi.

surlaici-foto-1.jpg
Surlariçi’ndeki bazı sokaklar iki ayrı dünya gibi, bir yanı çiçek gibi, diğer yanı virane…


Kermiya devlet sosyal konutlarındaki sakinler tedirgin:

‘KALİTE RAPORU İSTİYORUZ!’

Kermiya Muhtarı Emine Davutoğlu Shecko: Duvara çivi çakıldığı zaman içinden kum dökülüyordu

Lefkoşa Kermiya bölgesinde 1999 yılında ev sahiplerine teslim edilen devlet sosyal konutlarında depremden önce de ‘kalite ve güvenilirlik’ kaygısı olduğunu anlatan Davutoğlu, “Duvara çivi çakıldığı zaman içinden kum dökülüyordu ve bu endişeler vardı, kimse de birlik olup tadilat için harekete geçmedi ve yılların da etkisiyle çok kötü oldu.”

Ülkede yaşanana son depremde bazı apartmanlarda olan mevcut çatlakların genişlediğini, bazı kolonların delik deşik olduğunu anlattı, “Herkes korku içinde, evini terk edenler oldu, deprem gecesi arabalarında sabahlayanlar oldu” dedi.

 

Buğçe Sümen: “Deprem gibi sarsıntılar bir yana ‘rüzgardan bile’ apartmanlar sallanıyor”

6 Şubat gecesi yaşanan depremden sonra evinden çıktığını ve annesinin yanına taşındığını anlatan Buğçe Sümen, çok korktuklarını, deprem gibi sarsıntılar bir yana ‘rüzgardan bile’ apartmanların sallandığını anlattı.

Sümen, bu durumu şöyle anlattı:

“Deprem korkusuyla yatıp kalkar olduk, çok kötü bir geceydi, ilk kez bu kadar şiddetli hissettik. Bir daha eve giremedim. Yıllardır birlik olup tadilat da yapamadık. Ülkede apartman yasası yok, yaptırım yok… Bu apartmanlar sağlam mı değil mi devlet veya belediye, yetkililer her kimse hemen harekete geçmeli. Bizim tek başımıza bunu yaptırabilecek lüksümüz yok.”

Sosyal Konut Edindirme Birimine, Mimar ve Mühendislere de başvuruda bulunduğunu anlatan Sümen, bunun için beklemesi gerektiğini, çok talep olduğu yanıtını aldığını anlattı, “Bu kadar zamanımız var m? İş işten geçmeden hemen konuyu ele almalılar” dedi.

 

Ali Yalçın: “Can güvenliğimizden endişe duyuyoruz”

Evde kaldıklarını, diğer apartmanlara göre bulundukları bloğun daha güvenilir göründüğünü kaydeden Ali Yalçın ise, genel olarak sitenin denetlenmesi gerektiğini anlattı.

Can güvenliğinden endişe duyarak yaşam sürdüklerini kaydeden Yalçın da yetkilileri göreve davet etti.

kermiya-foto-1.jpg
Kermiya bölgesinde bazı apartmanların tadilatı yapılmış, bazıları kaderine terk edilmiş…

yd-destek-gorseli-2-982.jpg

Bu haber toplam 2388 defa okunmuştur
Etiketler : , ,