
Denemekte yarar var!
“KIB-TEK zarar ediyor, özelleştiriyorum ki zarar etmesin” diyen hükümet KIB-TEK’in toplaması gereken paralara da engel oluyor. İlgili sendika, yani El-Sen, toplanması gereken paraları toplamaya çalışıyor çünkü KIB-TEK’in zararda ol
“KIB-TEK zarar ediyor, özelleştiriyorum ki zarar etmesin” diyen hükümet KIB-TEK’in toplaması gereken paralara da engel oluyor. İlgili sendika, yani El-Sen, toplanması gereken paraları toplamaya çalışıyor çünkü KIB-TEK’in zararda olmadığını, özellikle devletin ödemediği paralar olduğunu söylüyor, belgeliyor ve alacakların peşine düşerek yüklü miktarda ödenmeyen borcu bulunan yerlerin de elektrik akımlarının kesileceğini ilan ediyor. Dün de Maliye Bakanlığı’nın elektriğini kesmek için gidiyor.
Ancak polisle karşılaşıyor. Sayacların olduğu yer de zincirle kilitleniyor. Maliye Bakanlığı önünde arbede yaşanıyor, elektrik akımı kesilemeden El-Sen üyeleri oradan ayrılıyor. Ancak bu elektriğin başka bir yöntemle kesileceğini açıklıyor El-Sen basın sözcüsü Tuluy Kalyoncu… Bu konuda kararlılar…
Elbette ki sözkonusu kurum yani KIB-TEK, hükümetin öncelikli özelleştirme yeri iken sözkonusu yerde faaliyet gösteren çalışanların sendikası sessiz kalamazdı, kalmadı ve uzun süredir de çabasını sürdürüyor.
Peki başarılı olacak mı? Uzaktan veya yakından! kumandalı hükümet kendi ülkesinin çıkarını ön plana alabilecek mi? Bu hükümetten böyle bir mantık ve vizyon beklenemez. Hiçbir konuda beklenemeyeceği gibi… Peki ne olacak? Erken seçime gidilecek. Ortada zaten hükümet yok, iktidar partisi ikiye, hatta üçe bölünmüş. Meclis genel kurullarını bile açamaz durumda… UBP’nin başkanı mahkemece yok zaten…
Bu işi erken seçim temizleyecek gibi… “Bişey fark etmez” mi diyeceksiniz!.. Bir kez daha deneyelim bakalım…
Önce açlığı bitir…
Geçen yıl da konu edilmişti, Çevre Dairesi tarafından yasaklanmıştı. Nergisin kesilmesi, satılması yasaklanmıştı… Bu yıl da yasak. İyi, güzel yasaklayalım, flora faunamızı koruyalım. Ben de çevreci biri olarak nergisin ve diğer endemik bitkilerin korunması gerektiğini söylerim.
Ancak geçen yıl da yazmıştım; Nergis gibi çiçekler, ağrelli gibi sofraların farklı lezzetleri genelde Karpaz’da yaşayanlar tarafından kesilip, yol kenarlarında satılıyor. Bu faaliyet evlerine birkaç kuruş götürebilmek içindir. Veya okul harçlığı yapabilmek için… Bazı evlerin ağrelli zamanı sadece ağrelliden kazandıkları parayla evi geçindirdiklerini biliyorum.
Çevreciyim ama önce hümanistim. Aç insan nergisin tükenip tükenmediği konusunda düşünmez. Onun derdi birkaç kuruş kazanmaktır. Onun için hükümet önce o evlerin geçimlerini nasıl sağlayacağını düşünmeli, Çevre Dairesi de yapması gereken konusunda rahat olmalı… İrsen Küçük, “Rum tarafı isterse Türkiye’ye söyleriz, yardım eder” sözleriyle güneyi aşağılamaya çalışırken aslında kendi kendini de küçük düşürdüğünü görmeli ve nergisten ve ağrelliden başka geliri olmayan kendi yurttaşının ne hallerde olduğunu görmeli… Yoksa seçim zamanları birkaç kuruş dağıtarak oy almanın kurallarından biri de böyle bir yaşam tarzı mıdır!

















