
Ayıp !
Küçük Kaymaklı’nın rakibi Gençlik Gücü’nü 8-0 yenerek “liderliği” devraldığı maçın önüne geçti teknik adamı Enver Sedat Simavi’nin yaptığı hareket.
Devre arasında “sahadan ayrılıp” önümüzdeki hafta karşılaşacağı
Küçük Kaymaklı’nın rakibi Gençlik Gücü’nü 8-0 yenerek “liderliği” devraldığı maçın önüne geçti teknik adamı Enver Sedat Simavi’nin yaptığı hareket.
Devre arasında “sahadan ayrılıp” önümüzdeki hafta karşılaşacağı rakibi Serdarlı’nın Cihangir ile oynadığı maçı izlemeye giden Enver Sedat Simavi’nin bu hareketi kimse kusura bakmasın, hem oyuncularına, hem rakip takıma ve camiasına hem de ülke futboluna ayıptır.
Yakışmadı.
En büyük ayıbı ise ülke futboluna yaptı.
Bir teknik adamın maç sırasında “takımını bırakıp” başka bir maçı izlemeye gitmesi dünyada görülen bir olay değildir.
Yardımcısını gönderseydi daha uygun olurdu.
Enver Sedat Simavi, “takımını bırakıp” başka maçı izlemek için sahadan ayrılırken, Gençlik Gücü’nün teknik adamı Mehmet Solkanat’ın ise sahada “varlığı” belli değildi.
Maç başlamadan yerine oturdu, maç bitti kalktı soyunma odasına gitti.
Takımın sol tarafı “felç”, evlere şenlik, sekiz golün altısı bu kulvardan geldi, adam tek bir müdahale etmedi.
Tamam, Gençlik Gücü’nde “yönetimsel” anlamda sorunlar olabilir.
Başkan ve yönetim yok.
Futbolcuların motivasyonu kayıp da olabilir.
Ancak bir teknik adamın motivasyonunu kaybetme lüksü olamaz.
Herşeyiyle sahada kendini göstermelidir.
Tüm bu olumsuluklara “teknik adamın motivasyonsuluğu” eklenirse Küçük Kaymaklı gibi ofansif gücü yüksek bir takımla oynayacağınız maça 1-0 mağlup başlarsınız.
Öyle de oldu zaten.
Maçın başlama düdüğü ile birlikte Kaymaklı’nın golü geldi.
Ardından Gençlik Gücü çorap söküğü gibi dağıldı gitti.
Orta saha yok, defans yok, kanatlar kırık.
Direnç yok.
Oyun displinin “D”si yok.
Hal böyle olunca da “hezemite” uğrayan bir takım karşımıza çıktı.
Küçük Kaymaklı ise “antrenman maçı havasında” bir Telsim Süper Lig mücadelesinden galip gelip liderliğe yülkseldi.

















