
Avukatın işkence iddiaları bitmiyor
Öz oğlu Mustafa Diker’i öldürmekle suçlanan sanık Erol Diker’in Avukatı, şimdi de yazılı dava tebliğine itiraz etti. Avukat, sanığın ifadesindeki işkence iddialarını yinelerken, cinayet davası uzatıldıkça uzatılıyor…
Didem MENTEŞ
7 yaşındaki Mustafa Diker cinayet davası uzatıldıkça uzatıldı… Sanık Erol Diker’in ikinci ifadesinin işkenceyle alındığına dair daha önce açılan duruşma içinde duruşma kararı dün sanık aleyhine sonuçlandı. Lefkoşa Ağır Ceza Heyeti, sanığın ikinci ifadesinin gönüllü verdiğini ve hiçbir şekilde işkenceye tabi tutulmadığına karar verdi. Ancak bunun ardından davanın esas duruşmasında sanık Erol Diker’in Avukatı Özkul Özdevim bu kez sanığa okunan“yazılı dava tebliğine” itiraz etti. Sanık Erol Diker’in yazılı dava tebliğinde “suçunu kabul ettiği ve imza atmasının” gönüllü değil işkence görerek kabul ettirildiğini öne sürdü. Avukatın bu itirazı hem İddia Makamı’nı hem de Mahkeme’yi şaşırttı. Avukatın itirazı üzerine İddia Makamı işkence olmadığını ispatlamak için uzun bir süreye ihtiyaç duyduğunu ve tanıkları hazırlaması gerektiğini beyan etti. Ağır Ceza Heyeti de sanık Erol Diker’in yazılı dava tebliğine verdiği cevabın gönüllü olup olmadığını görüşmek üzere duruşma içinde duruşma yapılmasına karar verdi.
82 emare mahkemede
Başkanlığı’nda Bahar Saner, Kıdemli Yargıç Nüvit Gazi ve Yargıç Musa Avcıoğlu’ndan oluşan Ağır Ceza Mahkeme Heyeti huzurunda görülen davada, İddia Makamı’nda Savcı Ahmet Varol ve sanık Erol Diker’in Avukatı Özkul Özdevim mahkemede hazır bulundu. Heyet, sanık Erol Diker’in ikinci ifadenin gönüllü verilip verilmediğine dair işkence iddialarıyla ilgili açılan duruşma içinde duruşmanın kararını okudu. Kararın ardından davanın esasına geçilerek cinayetin Tahkikat Subayı Müfettiş Aslan Coşkun, şahadetine kaldığı yerden devam etti. Savcı Ahmet Varol, dünkü duruşmada 5 emareyi daha mahkemeye sunarken, delil sayısı 82’ye çıktı.
Mahkeme heyeti işkenceyi kabul etmedi
Avukat Özdevim, daha önce müvekkilinin ‘Mustafa Diker’e ‘tecavüz ettiğiyle’ ilgili olguların yer aldığı ikinci gönüllü ifadeye itiraz ederek, işkence yapıldığını ileri sürmüştü. Mahkeme, işkence iddialarına yönelik yapılan duruşma içinde duruşma kararını okudu. Başkan Bahar Saner, işkence yaptıkları iddia edilen CÖŞ’de görevli iki polis memuru ve tahkikat memurunun mahkemede verdikleri şahadetlerin uyum içinde olduğuna dikkat çekerek, sanığın 14 ila 17 Nisan 2012 tarihleri arasında saat 20.00’dan 23.00 arasında hücre dışında olmadığının sabit görüldüğünü açıkladı.
Sanığın beyanlara itibar edilmedi
Bahar Saner, duruşma içinde duruşmada tanıklık eden diğer polis memurlarının şahadetlerine de itibar edildiğini belirterek, sanık Erol Diker’in ifadesinin Aslan Coşkun tarafından yazıldığını ve sanığa beyanda bulunduğuna dair olgulara itibar edilmediğini, baskı olmadığına bulgu yapıldığını açıkladı. Sanığın yeminsiz olarak verdiği şahadetin yeminli şahadet unsurlarına göre tartışılabileceğini aktaran Saner, sanığın itirazda bulunurken bazı bulgulara değinmediğine dikkat çekti. Yargıç Saner, sanığın beyanlarının doğru olmadığını ve iddia edilen işkence iddialarının doğru olmadığını vurgulayarak, İddia Makamı’nın ortaya koyduğu bulguları ispatladığını açıkladı.
Tecavüzü içeren ifade okundu
Başkan Bahar Saner, işkence iddialarının doğru olmadığına karar vermesi ardından, mahkemeye delil olarak sunulan sanığa ait ikinci gönüllü ifadenin emare 78 olarak sunulmasına karar verdi. İfadenin kabul edilmesiyle Tahkikat Subayı Aslan Coşkun, esas duruşma içinde kaldığı yerden devam ederek, ikinci gönüllü ifadeyi mahkemeye okudu. Sanığın ikinci gönüllü ifadesinde “Mustafa Diker’e tecavüz ettiği ve boğarak öldürdüğü” ifadeler yer alarak, suçunu kabul ettiği belirtildi. İfadenin ardından Savcı, davayla ilgili 3 adet şampuan, Adli Tıp Uzmanı Dr. İdris Deniz’e ait ek raporu, elektrik kurumuna ait rapor, Nüfus Kayıt Dairesi’nden ve Mustafa Diker’in okulundan alınan doğum kayıt belgeleri mahkemeye ibraz edildi.
Avukat, yazılı dava tebliğine itiraz etti
Aslan Coşkun, Mustafa Diker’i öldürdüğüne dair sanığa yazılı dava tebliğini okuduğunu ve imzalattığını belirtti. Bu sırada avukat bu kez yazılı dava tebliğinde geçen “suçumu kabul ediyorum” ifadesinin işkenceyle alındığını iddia ederek, yazılı dava tebliğine itiraz etti. Avukat, daha önce mahkemeye beyan ettiği işkence iddialarını yineleyerek, 21 ila 23 Nisan ve 1 ila 8 Mayıs tarihleri arasında saat 20.00’dan 23.00’a kadar müvekkiline işkence edildiği ileri sürdü. Sanığa yazılı dava tebliğinin okunmadığını iddia eden Avukat, polislerin sanığa bulunduğu yerden kurtulması için dava tebliğini kabul edip, imzalaması konusunda tehdit ettiklerini öne sürdü.
Yeniden duruşma içinde duruşma yapılacak
Avukatın işkence iddialarına tepki gösteren İddia Makamı, yeni bir duruşma içinde duruşma açılmasının uzun bir inceleme süreci istediğini aktardı. tanıkları ve olguların yeninden hazırlanması gerektiğine vurgu yapan Savcı, duruşma içinde duruşma yapılmasına itiraz etti.
Bunun üzerine Ağır Ceza Heyeti Başkanı Bahar Saner de sanık Erol Diker’in yazılı dava tebliğine verdiği cevabın gönüllü olup olmadığını görüşmek üzere duruşma içinde duruşma yapılmasına karar verdi. Heyet, ikinci bir duruşma içinde duruşmaya başlanmak üzere davayı bugün saat 09.00’a tehir etti.