Salih ARICI

Lefkoşa’da Büyük Han’da bulunan küçük dükkânın da el işleri ile uğraşan, özellikle Lefkara, Lapta, koza, resim işleri ile uğraşan Aydan Lisaniler “Bir kişinin bile Lefkara adını söylemesi benim için büyük bir mutluluktur” diye konuşuyor.  Emekli ve 55 yaşında olan Lisaniler “Lefkara Kıbrıs’a ait bir kültürdür, Rum’un ya da Türk’ün değildir” diyor.

2 kız annesi olan Lisaniler, Lefkara işini daha da geliştirerek “Lefkara işi büyük masa örtüsü ya da bardak altlığı diye düşünülürken, ben kolye, bileklik, yüzük olarak çalıştım, bu şekilde de motifi küçültüp insanların maddi anlamda daha kolay ulaşabilmesini sağladım. Lefkara işinin esas renkleri haki ve beyazdır, ben ise renkli ipliklerle de çalıştım bu şekilde de gençlerin dikkatini çekip Lefkara işini onlara sevdirmeye çalıştım” şeklinde konuştu.

Yeni ve farklı şeyler yaratmayı sevdiğini dile getiren Lisaniler: “Burada çalışırken zevk alıyorum, bu atmosferde olmak hoşuma gidiyor.  Çocukluğumdan beri el işleri ile uğraşırım benim aşkımdır öyle diyebilirim, annem de çok severdi el işlerini, ben de herhalde annemden çekmişim aileden gelen bir sevgi benimkisi”

5 senedir Büyük Han’da dükkânı bulunan Lisaniler Kıbrıs’a özgü çiçekleri toplayıp onları kurutup el emeği göz nuru kolyeler de yapıyor. Lisaniler şöyle devam ediyor: “Emekli olmasam burada kazandığım ile geçinemezdim, çünkü burada emek ve kazanç bir birini tutmuyor. Yerli vatandaşlarımız ürünleri pahalı bulurken, yabancılar ise ürünlerimizi ucuz buluyor, bütün esnaf ikilemde kaldık kaça söyleyelim, kaça satalım diye. Turist ayrımının da iyi yapılması gerekiyor. Yılda şu kadar turist geldi. Turizm Bakanlığı ve Hükümet kelle sayıyor sadece, Casino müşterisi ayrı, turist ayrı, iyi ki Lokmacı Barikatı açık”