Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, sistemden sürekli şikayet eden bir düşünce yerine sistemi sorgulamanın ve değişimler konusunda aktif adım atmanın önemli olduğunu ifade etti.

Cumhuriyet Meclisi’nden yapılan yazılı açıklamaya göre Siber, Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Uluslararası İlişkiler Ve Siyaset Bilimi öğrencileri ile görüştü, sorularını yanıtladı.

Siber, Kıbrıslı Türklerin geleceğini etkin bir yapıda güvence altına almak için kurumsallaşan bir yapı ile süreğen ve yaşayabilir bir yapının el birliği ile oluşturulması gerektiğini belirtti.

Siyaset bilimi mezunlarının siyasetçilere danışman olmasının önemine vurgu yapan Siber,  “Sizlerin bilimsel katkıları siyasetçiyi fikirsel bazda zenginleştirir” dedi.

“GÜVENSİZLİK OLUŞTURUR”

Siber, sistemden sürekli şikayet eden bir düşünce yerine, sistemi sorgulamanın ve olması gereken değişimler konusunda aktif adım atmanın önemli olduğunu, halkın bu konuda talepkar olması gerektiğini belirtti.

Siber şöyle devam etti:

“Sürekli şikayet ederek değişimi gerçekleştirememe mutsuzluk yaratır, özgüveni zedeler böylelikle gelecek nesillere aktarılan güvensizlik oluşur. Bu ise göç olgusunu güçlendirir. Uluslararası platformda da kendi iç sorunlarını halletmiş, kurumsallaşmayı sağlamış bir yapı bizi güçlü kılar. Durağan düşünceye sahip statükodan beslenen yönetim kadrosuyla değil, halk yararına değişime hazır, reformlar için cesur adımlar atabileceklerle ilerleyebiliriz”

Meclis’te uzun yıllardır geçmeyen ve sistemi olumlu yönde etkileyecek yasaların geçmesi için uğraş verdiklerini belirten Siber, bir reform yasası olan kamu reformunu önümüzdeki günlerde Meclis’ten geçirmeyi planladıklarını vurguladı.

Uluslararası platformlarda da aktif, dinamik bir politikaya ihtiyaç olduğuna işaret eden Siber, sadece Dışişleri Bakanlığı bünyesinde değil bu yönde katkı koyabilecek akademik kadro, yurt dışında yaşayan bu alanda etkin insanları da katarak tezleri dünyaya daha iyi duyurmanın yollarını bulmak gerektiğini belirtti.

Siber, “Uluslararası destek müzakere masasında bizi güçlendirir ve çözüme de katkı sağlar” dedi.

Siber, şunları kaydetti:

“Müzakereler şu an durdu. Konuya müdahil taraf olarak Kıbrıs Türk tarafının lehimize olan fakat uluslararası kamuoyuna bu şekilde yansımayan bu süreç için de böyle bir çalışmaya ihtiyacımız vardır. İletişim ve diyalogun barış dili ile anlatılmasının önemli. Bin kez ‘Ben haklıyım’ diye haykırsanız da bunu anlatamadıktan sonra hiçbir şey ifade etmez.”

Müzakerelerin yeniden başlaması yönünde zorlayıcı taraf olarak Kıbrıs Türk tarafının istencini açık ve anlaşılır şekilde ortaya koyması ve algıyı bu yönde oluşturması gerektiğini kaydeden Siber, müzakere masasından kaçarak hiçbir çözüme ulaşılamayacağını belirtti.

Siber, “Kriz varsa çözümü masa başıdır. Masadan kaçarak, uzlaşıyı değil, kavgayı tercih ederek kriz çözümü arayışlarına girmek, felaketle sonuçlanır” dedi.

Kıbrıs Türk halkının iki temel sorunu olduğunu belirten Siber, “Bir tanesi, kendi iç yapımızla ilgili, diğeri ise yarım asırlık Kıbrıs sorunu. 2015 yılında özellikle kendi irademizle, kendimizin çözeceği iç sorunlarımızı çözmek ve geleceğe güvenle bakan, birlik ve beraberlik ruhu ile hareket eden güçlü bir halk olarak da Kıbrıs sorununun çözümü yönünde irademizi ve çabamızı güçlü tutmak en büyük hedefimizdir” ifadesini kullandı.(tak)