CTP-BG Yerel Yönetimler Sekreteri Hakan Kuntay, YENİDÜZEN’e konuştu,  CTP-BG’nin 'seçim hedefini' açıkladı:

HEDEF 14+

Ödül Aşık ÜLKER

   CTP-BG Yerel Yönetimler Sekreteri Hakan Kuntay, yerel seçimlerde CTP-BG’nin
14+’yı başaracağını söyledi.

  CTP’nin sosyal devlet anlayışı, sosyalist değerleri taşıyan, insan odaklı bakış açısı nedeniyle başarılı olduğunu belirten Kuntay, “Bizim için insan ve hizmet esastır. Belediyecilikte hizmet veren anlayış, insan odaklı yerel yönetim anlayışı aslında O yüzden, kesinlikle yerel yönetimlerde markayız, yerel yönetimler bizim işimizdir. Bunu kibirli bir şekilde, ‘biz bu işi biliriz’ şeklinde söylemiyoruz, sadece kendimize güveniyoruz ve ne olduğumuzu biliyoruz ama yapacak daha çok işimiz var. Bu yüzden yeni döneme, geleceğe baktığımızda daha önemli hedefler de koyuyoruz. Artık kaynaklarını verimli kullanan, şeffaf, hesap verebilir, denetlenebilir yerel yönetim anlayışını temele koyuyoruz” diye konuştu.
 

  Kuntay, “İnsanların, yaşadıkları yeri daha çok sahiplenip, bağlanması için CTP-BG adaylarını destekleyip, onların geleceğe dair daha güzel şeylere imza atmaları için bu dönem çok önemli bir fırsattır” dedi.

• Soru: CTP-BG, 26 beldede aday gösterdiğini ve 2 belde de bağımsız adayları destekleyeceğini açıkladı ve başkan adaylarını belirleme çalışmalarını da ilk tamamlayan parti. Bu nasıl bir süreç oldu?
• Kuntay: Bu gerçekten zor bir süreçti, tereyağından kıl çeker gibi olmadı. Kendi içinde sıkıntıları olan bir süreç oldu. Çünkü hükümettesiniz ve çok talep eden var, beklentisi olanlar var, maalesef ülkede alışılmış bir sistem var. Örgütlerle bu süreçte çok iyi bir dayanışma içinde, uzlaşıyla bu süreci hayata geçirdik. Bizde yerel seçim çalışmalarına Ağustos ayında, kamuoyu yoklamalarıyla süreç başlatıldı. Hiçbir şekilde örgütleri çiğnemedik, uzlaşıya önem verdik, aday olmak isteyenleri de incitmeden, onlarla da uzlaşı zemininde tek bir adaya odaklanarak çözdük. Bu bizim için önemli bir süreçti. Rakiplerimiz aday belirleyemezken, güç birliği ve işbirliklerini başaramazken, CTP-BG’nin kavgasız, dövüşsüz 28 yerde 26 adayını belirlemesi ülkedeki demokrasi ve siyasete güven açısından altının çizilmesi gereken bir şey. CTP-BG’nin iç disiplini ve sorunları kendi içinde çözebilme kapasitesinin dikkate alınması gerekiyor.

• Soru: Kadın aday olmaması konusunda çok eleştiriliyorsunuz?
• Kuntay: Bu konuda biz de özeleştiri yapıyoruz, eğer normal şartlar çalışabilseydi 4 yerde kadın aday çıkarabilecektik.

• Soru: Normal şartlardan kastınız?
• Kuntay: Ya adayların kendisi özel sebeplerinden dolayı kabul edemedi ya da kazanamayacak adaylar oldu. Kamuoyu yoklamaları da yapıldı. İllaki kadın aday olması değil, kazanıp, kazanamaması da önemli. Kazanacak kadın adaylarımızın da kendi özel durumları yüzünden  aday olmaması nedeniyle kadın aday çıkarmamız mümkün olmadı. Ben 2018’de CTP’nin, ilçe merkezleri de dahil olmak üzere, en az 5 kazanabilecek kadın belediye başkan adayı çıkarabileceğine inanıyorum. Bilindiği gibi belediye meclis üyeliklerinde %30 kadın kotamız var ve bu seçimde bu kota bazı yerlerde geçilecek.

• Soru: Belediye meclis üyelikleri için aday belirleme çalışmaları ne aşamada?
• Kuntay: Belediye meclis üyelikleri de sorunsuz ve uzlaşıyla çözüldü. Çok başvuru vardı. Bu konudaki çalışmalarımız tamamlanmış sayılır. Büyük ihtimalle önümüzdeki hafta meclis üyelerinin de listesini açıklayacağız.

“Kendimize güveniyoruz”

• Soru: Her zaman CTP’nin yerel yönetimlerde marka olduğunu söylüyorsunuz. CTP’nin yerel yönetimler vizyonu, yerel yönetimlerdeki başarısının sırrı nedir?
• Kuntay: Tartışmasız şu andaki 28 belediyeden en başarılı olanlar CTP’nin adaylarının başkan olduğu belediyelerdir. Her belediye kendi içinde sınırlarını zorluyor. Değirmenlik kırsal bir yer ve belediyenin orada harikalar yarattığını görüyorsunuz. Yeni Boğaziçi ilk “yavaş şehir” oldu. Gönyeli Belediyesi SAM projesiyle Kuzey Avrupa belediyecilik sınırlarına yaklaştı. Mağusa’da kadın, gençlik merkezleri konusu ön plana çıktı. Dikmen gibi zor bir alanda altyapı, sosyal ihtiyaçlar konusunda önemli adımlar atılıyor. Akıncılar AB projelerinde katkı koyuyor. Alayköy şu anda maddi anlamda en güçlü belediyelerden bir tanesi, hiç bir borcu yok, altyapı sorunu yok. Lefkoşa’yı özel değerlendireceğim, onun yeri ayrı. Dolayısıyla bunlar da CTP-BG’nin ülkede yerel yönetim standardını yükselten bir yaklaşımı olduğunu gösteriyor. CTP, sosyal devlet anlayışı, sosyalist değerleri taşıyan, insan odaklı bakış açısı sebebiyle başarılı. Bizim için insan ve hizmet esastır. Belediyecilikte hizmet veren anlayış, insan odaklı yerel yönetim anlayışı aslında CTP ile başladı. Yerel yönetimde kültür sanat konusunda öncelikleri başlatan da CTP oldu. O yüzden, biz kesinlikle yerel yönetimlerde markayız, yerel yönetimler bizim işimizdir. Bunu kibirli bir şekilde, “biz bu işi biliriz” şeklinde söylemiyoruz, sadece kendimize güveniyoruz ve ne olduğumuzu biliyoruz ama yapacak daha çok işimiz var. Bu yüzden yeni döneme, geleceğe baktığımızda daha önemli hedefler de koyuyoruz. Artık kaynaklarını verimli kullanan, şeffaf, hesap verebilir, denetlenebilir yerel yönetim anlayışını temele koyuyoruz. Hükümetin yerel yönetimler hakkında yaptığı yasal değişiklikler de bu temel üzerindedir. Artık kaynaklarını doğru kullanmayan belediyeler için yasal yaptırımları da kapsayan ve gerektiğinde devlet katkı paylarından kesinti yapılabilecek düzenlemeler yapılıyor.

“LTB’de normalleşme adına ne söz verdiysek yaptık”

• Soru: Lefkoşa için amiral gemisi deniyor ancak gemi hala daha tam olarak yüzemiyor. UBP ve DP Lefkoşa’da önce ortak aday belirledi, sonra işbirliği bozuldu, Serdar Denktaş bağımsız aday olması durumunda Sertoğlu’nu destekleyebileceklerini söyledi. İki partinin Lefkoşa Belediyesi için daha önceki seçimlerde de işbirlikleri olmuştu. Lefkoşa Belediyesi’nin durumunu ve Lefkoşa’da seçimi nasıl değerlendiriyorsunuz?
• Kuntay: Cemal Bulutoğluları siyasi figür olarak, Lefkoşa Belediyesi’nde yaşananlar da yerel yönetim anlayışı ve siyasetin algısı açısından tam bir kara lekedir. Toplum olarak yeterince dersimizi aldık mı? Emin değilim. 2010’da Cemal Bulutoğluları %65 oy alarak geldi. LTB’de yaşananlar da o ittifakın bıraktıklarıdır, kendisi daha önce de DP’nin adayıydı. CTP, 2010’da da bu belediyenin batak olduğunu söylemişti ama Lefkoşa insanı o dönemde bunu duymak istemedi. Toplumsal özeleştirimizi de yapmamız gerekiyor. Daha da önemlisi, hükümetin, devletin Lefkoşalıların ve çalışanların haklarının bu kadar tecavüze uğradığı noktada, bu kadar aciz ve zavallı oluşunu aklımızda bulundurmamız gerekiyor. Lefkoşa Belediyesi, yaklaşık 1.5 yıl, çalışanlarıyla, sokaktaki çöplerle, oradaki kavgalarla, eylemlerle, tartışmalarla hem ülke insanını, hem de Lefkoşalıyı daralttı, bunalttı. Kadri Fellahoğlu başkan olduğu gün bu belediye tuvalet kağıdı, sabun, eldiven alamayacak kadar parasızdı. O zaman hep altını çizerek söylüyorduk, “normalleşmeye ihtiyaç var”. Lefkoşa’da normalleşme adına ne söz verdiysek her şeyi yaptık, fazlasını da yaptık. Halin geri getirilmesi hariç, bu  konu da gündemdedir ancak henüz ona konsantre olunamadı. LTB’de çalışanlar maaşlarını alabiliyor, geriye dönük bir maaşları var, onu da alacaklar. Çalışanlar bayramlıklarını alabiliyorlar. LTB’de çöp toplama belki başkentin hak ettiği noktada değil ama eskisi gibi kötü de değil. LTB çek yasağından çıktı, devletten katkı payı alamayacak durumdaydı, şimdi katkı payını almaya başladı. O dönemde aylık harcama 2.3 milyon TL iken, şimdi bu 156 bin TL. Ancak çok erken unutuyoruz.

“CTP, Lefkoşa’da 1+4’ü hak ediyor”

Bu süreçte yaşananlardan sonra gelinen noktayı göz önünde bulundurmamız, doğru okumamız lazım. Kadri Fellahoğlu 1+4’ü hak ediyor. CTP yerel yönetimlerdeki başarısı, parti örgütü disiplini, uyumuyla, Lefkoşa Belediyesi’ni kazanacak çünkü 1+4’ü hak ediyor. Rakiplerimizin Lefkoşa Belediyesi’nde bir önceki seçimde kaybetmiş bir adayı var. Bu dönemde seçimi kazanmasını imkansız görüyorum. Zaten zorlama işbirliği de çuvalladı.

“Adaylarımızı başka partilerdeki gibi göstermelik çıkarmıyoruz”

• Soru: UBP-DP işbirliği bozuldu. Ancak DP-UG’den bir milletvekili, meclisteki ulusal kanadın 26 sayısını bozmak için CTP’nin İskele’de kendi adayını değil, Alanlı’yı destekleyeceğini savunuyor. Bu açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
• Kuntay: CTP’nin parti içi disiplini bu süreci gayet iyi anlatıyor, biz adaylarımızı desteklemek için çıkardık. Biz adaylarımızı başka partilerdeki gibi göstermelik çıkarmıyoruz, bizim parti içi disiplin sorunumuz yok. Bunu söyleyen kişinin belli ki parti içi disiplin sorunu var. Bizim partimizde bir karar alındıktan sonra herkes bu karara uyar. Kendisi, kendi partisinin kararına uymayacağını zaten söyledi, dolayısıyla önce kendi içine baksın, kendi adaylarını destekleme konusunda örnek olsun. Zorlu Töre önce kendi evini düzeltsin, DP’de mi, UBP’de mi olacak, önce yerinin neresi olduğuna karar versin. Biz CTP olarak topluma daha çok hizmet vermeyi hedefliyoruz. Benim kendilerine tavsiyem, yerel yönetimlerde toplumun standartlarını yükseltmek adına ne koyacaklarını söylesinler, belden aşağıya çalışmasınlar.

Zorlama işbirliğinin çuvallayacağı belliydi, yıllarca birbirine düşmanlıktan beslenen iki parti. Siyasete güveni bir kez daha sarstılar. Zaten ülkemizin demokrasisi açısından partilerin kendi adaylarını çıkarması gerekiyor. Partiler kendi yerel yönetim vizyonlarını belirlemeli, bu sayede de genel siyaset açısından partinin siyasetinin ipuçlarını vermeli.

“Bal korkmaz, asil azmaz”

• Soru: CTP 14+ hedefliyor. Vatandaş neden CTP’nin adaylarına oy versin?
• Kuntay: %50’yi mutlaka başaracağız, inancımız 14+’dır. Çok sevdiğim bir söz var, “bal korkmaz, asil azmaz”, CTP asaletiyle bu süreci götürüyor. CTP hizmete odaklı, işine bakıyor, toplumda bir şeyleri değiştirmek için örnek olmaya çalışıyor, çevresindeki birçok siyasi parti onu aşağıya çekmeye çalışsa da... Bize göre, yerel yönetimlerde daha çok yapılacak şey var. Günlük hayatımızda merkezi hükümeti görmeyiz ama yerel yönetimleri yaşarız, hayatımıza dokunurlar. Dolayısıyla biz yerinden yönetim anlayışını daha da öteye götürmek hedefindeyiz. Yerel yönetimleri denetleyerek, şeffaf olarak, hizmet odaklı, daha donanımlı hale getirmeyi hedefliyoruz. İnsanların, yaşadıkları yeri daha çok sahiplenip, bağlanması için CTP-BG adaylarını destekleyip, onların geleceğe dair daha güzel şeylere imza atmaları için bu dönem çok önemli bir fırsattır.