1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Ekonomistler 'Maliye'nin bölünmesine tepkli
Ekonomistler Maliyenin bölünmesine tepkli

Ekonomistler 'Maliye'nin bölünmesine tepkli

Maliye Bakanlığı'nın yeni hükümet tarafından 'parçalara' bölünmesine ekonomistler tepki gösterdi.

A+A-


Didem MENTEŞ

Yıllardır Maliye Bakanlığı’nın çatısı altında bulunan Hazine ve Muhasebe Dairesi ile Gümrük ve Rüsumat Daireleri’nin, UBP-DP Hükümeti tarafından Ekonomi Bakanlığı’nın kontrolüne verilmesi tartışma konusu oldu. YENİDÜZEN’e konuşan ekonomistler, Maliye Bakanlığı’na bağlı Hazine Dairesi’nin Bütçe Dairesi’nde ayrılarak, Ekonomi Bakanlığı’na bağlanmasının ‘anlamsız’ olduğunu dile getirerek, ülkenin mali politikası açısından sıkıntı yaratacağına işaret etti. Küçük ekonomilerde gelir tahsilatının bir bakanlıkta, ödemenin ise başka bakanlıkta olmasının daireler arasındaki koordinasyon işlemlerine de olumsuz etki edeceğine değinen ekonomistler,  ileriki zamanlarda bunun yansımalarını işletmelerin ve halkın göreceğine dikkat çekti.

Gelir ve Vergi Dairesi eski müdürlerinden, Ekonomist Göksel Saydam,  yeni hükümette Hazine ve Muhasebe Dairesi’nin, Gümrük ve Rüsumat Dairesi’nin Bütçe Dairesi’nden ayrı tutularak Maliye Bakanlığı’ndan alınıp, Ekonomi Bakanlığı’nın kontrolüne verilmesinin ‘maliyenin koordinasyon işlemlerini felce uğratacağını’ dile getirdi.

Hazine Dairesi’nin paranın aktığı ve ödeme yapılan bir kurum olduğunu, Bütçe Dairesi’nin de ihtiyaca göre harcamaların yapıldığı bir kurum olarak birbirinden ayrılarak nasıl organize olacaklarının merak ettiğini ifade eden Besim, bunun zor olacağını dile getirdi.

Saydam: “İdare ve tahsilatta sıkıntı yaratacak”

Gelir ve Vergi Dairesi eski Müdürlerinden, Ekonomist Göksel Saydam,  Yeni Hükümette Hazine ve Muhasebe Dairesi’nin, Gümrük ve Rüsumat Dairesi’nin Bütçe Dairesi’nden ayrı tutularak Maliye Bakanlığı’ndan alınıp, Ekonomi Bakanlığı’nın kontrolüne verilmesinin ‘maliyenin koordinasyon işlemlerini felce uğratacağını’ dile getirdi.

Bakan kim olursa olsun Maliye Bakanlığı’nın Gelir ve Vergi Dairesi, Hazine ve Muhasebe Dairesi ile Gümrük ve Rüsumat Dairesi ile birlikte çalıştığına işaret eden Saydam, “Bir arabanın dümeni başka birinde, sürat ve benzin kontrolü başka birinde olamaz. O zaman irade şoförde olmaz ve aracı götüremez” yorumunda bulundu.

Bu kurumların birbirinden ayrılmasının, idare ve tahsilatta sıkıntı yaratacağına vurgu yapan Saydam, ileriki zamanlarda bunun yansımalarını işletmelerin ve halkın göreceğine dikkat çekti.

Besim: “Maliye yönetişmesinde sorun yaratabilir”

Ekonomist Mustafa Besim ise ülkenin özerk mali konularının tümünün ‘bir bakanlık altında’ tutulmasının, hem ilgili dairelerin aralarındaki veri akışını hem de bilgi paylaşımı koordinasyonun tamamıyla yapılması için, yönetmede etkinlik açısından isabetli olacağını dile getirdi.

Dünyadaki büyük ekonomilerde Hazine ve Gümrük Daireleri’nin Maliye’den ayrı olabileceğini ancak bizim gibi sınırlı olan ekonomik yapıdaki uygulamaların bir bakanlık altında, vergilendirmenin de bir çatı altında olmasının küçük ekonomiler için daha isabetli olacağını aktardı.

Küçük bir yapıda ithalata bağlı bir ekonomide, kayıp kaçak sorunun üzerine gidilmesi gerektiği, ithalattan başlayarak tüm alımların bir veri altında toplanması gerektiğini kaydeden Besim, Vergi Dairesi ve Gümrük Dairesi’nin bir elden yapılması ve kayıp kaçaktan kurtulması gerektiğine değindi.
Hazine Dairesi’nin paranın aktığı ve ödeme yapılan bir kurum olduğunu, Bütçe Dairesi’nin de ihtiyaca göre harcamaların yapıldığı bir kurum olarak birbirinden ayrılarak nasıl organize olacaklarının merak ettiğini ifade eden Besim, bunun zor olacağını dile getirdi.

Besim, “ülkenin gelir tarafının bir bakanlığa veriyorsunuz, harcama uygulamalarını da bir bakanlığa veriyorsunuz. Bu maliye yönetişmesinde sorun yaratabilir” dedi.

-------------------------------------------------------------------------------------------

Göksel Saydam: “Maliyenin koordinasyon işlemleri felç olacak”

Gelir ve Vergi Dairesi eski Müdürlerinden, Ekonomist Göksel Saydam,  maliye ilmi ile ekonomi ilminin birbirine yakın olmasına rağmen, maliye ilminin gelirlere ve fiili ödemelere dayandığını söyleyerek, ekonomi ilminin de istatistik bilgilerle yol gösterici olup, varsayımlara dayandığını dile getirdi.

Saydam, Maliyenin fiili gerçekleştiren, sıcak paraya ve mevcut fiziksel olaylara dayanması nedeniyle Gümrük ve Rüsumat Dairesi, Hazine ve Muhasebe Dairesi’nin Bütçe Dairesi ile birlikte Maliye Bakanlığı’ndan ayrılamayacağını ifade etti. Hazine Dairesi ve Gümrük Dairesi’nin, Ekonomi Bakanlığı’na verilmesinin maliyenin koordinasyon işlemlerini felce uğratacağını söyleyen Saydam, bu iki kurumun ayrı ayrı iyi çalışacağını kimse söyleyemez” dedi. Hükümetin koalisyon değil de tek bir parti tarafından kurulmuş olsaydı, birbirinden ayrılan bu dairelerin bir koordinasyon içerisinde yürütülebileceğini anlatan Saydam, “Ancak gerçekleri görmek istemiyorlar. Koalisyon Hükümetleri genellikle kendi uhdelerinde bulundurdukları bakanlıklarda işlem yaptırmak için, popülizm yapacaklar diye birbirlerinin önüne geçemeye çalışır” dedi.

Kendisinin eski bir maliyeci olduğunu, Gümrük ve Hazine Dairelerinin Maliye’nin çatısı altında olduğunu vurgulayan Saydam, “Böyle bir şey hiç duymadım. Maliye’de gümrük gereklidir. Gümrük Maliye’nin gelir kaynağından biridir. Bu başka bir bakanlığa verildiği zaman ne olacak? Parayı bulan Maliye Bakanlığı’dır,  yönetim Ekonomideyse bunun koordinasyonu nasıl olacak” diye sordu.

Bakan kim olursa olsun Maliye Bakanlığı’nın Gelir ve Vergi Dairesi, Hazine ve Muhasebe Dairesi ile Gümrük ve Rüsumat Dairesi ile birlikte çalıştığına işaret eden Saydam, “Bir arabanın dümeni başka birinde, sürat ve benzin kontrolü başka birinde olamaz. O zaman irade şoförde olmaz ve aracı götüremez” yorumunda bulundu. Yeni Hükümetin şuanda balayı dönemi geçirdiğini ancak ilerde bunun yansımasını işletmelerin ve halkın göreceğini dile getiren Ekonomist Göksel Saydam, dünya konjektüründe Hazine, Bütçe ve Gümrük Daireleri’nin bir iki ülke dışında tek bir bakanlık altında toplandığına dikkat çekti.  Göksel Saydam, şunları aktardı: “AB’de 28 ülkede Hazine ve Gümrük Maliye Bakanlığı’nın altındadır. İngiltere’de de budur. Macaristan’da Ulusal Ekonomi Bakanlığı altındadır ama Maliye Bakanlığı yoktur. Fransa ve İtalya’da Maliye ve Ekonomi Bakanlığı bir bakanlık altındadır. Danimarka’da gelirler önemli olduğu için Vergiler Bakanlığı var. Bunların özü, makul ve mantıklı gelir temin etme ve bütçenin akıllıca dağıtmasıdır. Ne Hazine Dairesi’nin ne de Gümrük Dairesi’nin Maliye Bakanlığı’ndan Ekonomi Bakanlığı’na gitmemesi gerekirdi. Çünkü bu çalışan bir motorun bazı parçalarını çıkarıp başka bir yere vermesidir. Bu ne alana ne de verene yarar, kimsede yetki olmaz. Ekonomi idareye bakacak, Maliyede tahsilata bakmakla yükümlüyse yetki nasıl yürüyecek? Toplama başkasında tahsilat başkasında nasıl olacak?  Saydam, ayrıca, Türk Ajansı Kıbrıs (TAK)’ın Maliye Bakanlığı’na bağlanmasını da anlayamadığını ifade ederek, Maliye Bakanlığı’nın en az beyanat vermesi gereken bir kurum olduğunu dile getirdi.

------------------------------------------------------------------------------

Mustafa Besim: “Gelir ve giderlerde sorun yaratabilir”

Ekonomist Mustafa Besim, ülkenin özerk mali konularının tümünün bir bakanlık altında tutulmasının, hem ilgili dairelerin aralarındaki veri akışını hem de bilgi paylaşımı koordinasyonun tamamıyla yapılması için yönetmede etkinlik açısından isabetli olacağını dile getirdi.

Besim, “Bir tarafta mal ithali olayı, bunun bir gümrük vergisi var. Bu ayrı bir bakanlıkta değerlendirilir ama bunun devamı, bunun değerinde bir KDV var. Bunlarla ilgili işlemler ise Vergi Dairesi altında yapılır. Bundan ayrı bir birleştirme yapılarak bu bağlamda vergide tutarlılık yapılacak işlemler, ekonomiye aktarılacak tamam vergilendirmeler var. Kayıp kaçağı minimize edecek birlikte çalışmalar önemlidir. Yeni teşkilatta bu nasıl olacak? Bu sadece Maliye ve ekonomiyle ilgili değil, bilgisayarların birbirine bağlanması, veri akımının olması gerçekleştirilerek, vergi açısından tamam olması, kayıp kaçağın daha düzenli hale getirilmesi gerekir. Bunlar büyük bir sorundur ve bir mekanizma altında yürütülmeleri daha isabetli olur” dedi. 

Dünyada Türkiye gibi ülkelerde ekonomilerde Hazine ve Gümrük Daireleri’nin birbirinden ayrı olabileceğini ancak bizim ülkemizde sınırlı olan ekonomik yapının bu tarz uygulamalarının, bir bakanlık altında olması, KDV, kurumlar ve gelir vergilendirmelerinin bir çatıda olmasının, küçük ekonomiler için daha isabetli olacağını söyledi. Besim, bu ayırımın nerede yapıldığını anlayamadığını ifade etti. Küçük bir yapıda ithalata bağlı bir ekonomide, kayıp kaçak sorunun üzerine gidilmesi gerektiği, ithalattan başlayarak tüm alımlar bir veri altında toplanması gerektiğini kaydeden Mustafa Besim, Vergi Dairesi ve Gümrük Dairesi’nin bir elden yapılması ve kayıp kaçaktan kurtulması gerektiğine değindi. Hazine Dairesi’nin paranın aktığı ve ödeme yapılan bir kurum olduğunu, Bütçe Dairesi’nin de ihtiyaca göre harcamaların yapıldığı bir kurum olarak birbirinden ayrılarak nasıl organize olacaklarının merak ettiğini ifade eden Besim, “Bence zor olacak” dedi. Maliye Bakanlığı’nın yönetilmesinin bir ülkenin mali giderleri ve gelirleri ile ilgili olduğunu hatırlatan Besim, “ülkede bütçe sorunu var. Umarım daireler arasındaki bu değişiklik sorun yaratmaz. Mali yatırımların bir elden yapılmaması, maliye politikalarında inşallah olumsuz etki etmez” dedi.

Kuzey Kıbrıs ekonomisini yönlendirmek için en güçlü politikanın Maliye politikaları olduğunu vurgulayan Mustafa Besim, bunun da vergi politikası olduğunu söyledi. Besim, “ülkenin gelir tarafının bir bakanlığa veriyorsunuz, harcama uygulamalarını da bir bakanlığa veriyorsunuz. Gümrük gibi gelir tarafının bir kısmını başka bir bakanlığa veriyorsunuz. Bu maliye yönetişmesinde sorun yaratabilir. Şuanda bize bunu bekleyip görmek düşer” şeklinde konuştu.

Bu haber toplam 3729 defa okunmuştur