1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. 3 YASA NELER İÇERİYOR? / YASAKÇI ZİHNİYET HORTLADI!
3 YASA NELER İÇERİYOR? / YASAKÇI ZİHNİYET HORTLADI!

3 YASA NELER İÇERİYOR? / YASAKÇI ZİHNİYET HORTLADI!

Hükümet 3 yasada değişiklik gündeme getirdi, özgürlüklerin kapsamının daraltılması için adım attı. Yasal değişikliklerin meclisten geçmesi halinde hem medya hem de sosyal medyada birçok yorum ve eleştiri "suç" kapsamına alınacak.

A+A-

YENİDÜZEN- Özel

Hükümet 3 yasada değişiklik gündeme getirdi, özgürlüklerin kapsamının daraltılması için adım attı. Yasal değişikliklerin meclisten geçmesi halinde hem medya hem de sosyal medyada birçok yorum ve eleştiri suç kapsamına alınacak.

Ceza Yasası, Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması ve Müfsidane Yayınlar yasalarında değişiklikler öngören tasarılar Resmi Gazete’de halkın bilgisine sunuldu.

Tasarılarla ilgili görüş ve önerilerin, yirmi gün içinde yazılı olarak Meclis Başkanlığı’na sunulması istendi.

3 yasada da yapılan değişiklikler yasaların kapsamına sosyal medya ve internet sitelerini de eklemeyi amaçlıyor.

Ceza Yasası'nda yapılacak değişiklikle Cumhurbaşkanı'na, “hoşnutsuzluk” ya da “soğukluk” yaratmak gibi muğlak kavramlar suç sayılacak. Cumhurbaşkanı “alay konusu” yapıldığı iddiası ile dava açabilecek. Sosyal medya ve medyada yer alan birçok eleştiri ya da yorum suç kapsamına girecek.

Ceza Yasası'ndaki yeni düzenlemeye göre; "fesat" yayınlara ilişkin her türlü "iletiyi" yayınlayanlar ağır suç işlemiş sayılacak ve 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak.

Aynı yasadaki değişikliğe göre; “KKTC devletinin egemenliğini yasal olmayan yollardan değiştirmeye çalışmayı sağlama teşebbüsünde bulunmayı kışkırtmak” da ağır suç sayılacak.

"Halk arasında korku ve endişe yaratma niyetli gerçek dışı haber yayınlamak" ise aynı yasal değişikliğe göre "hafif suç" kapsamında değerlendirilecek.

Türkiye ile KKTC arasındaki “dostluğu bozmak” da yasaya göre suç olacak. Yasaya göre KKTC Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı bakanları elçi veya devlet yetkililerinin mensup oldukları ülke ile KKTC arasındaki huzuru bozmak da suç sayılacak. Ayrıca herhangi bir yazı, işaret, resmi şekil, amblem, resim karikatür de olabilecek. Bu şekildeki yayınların yasaya göre hem medyada (kitle iletişim araçlarında) hem de sosyal medyada (bilişim sistemlerinde) olması suç sayılacak. Yani medya ve sosyal medya kapsam dahilinde olacak.

Müfsidane Yayınlar Yasa’nda yapılacak değişiklikte de "Cumhurbaşkanı'na, devlete, nefret, hoşnutsuzluk, soğukluk yaratılmasını kışkırtmak, Cumhurbaşkanı ile devleti aşağılamak, küçük düşürmek ve alay konusu yapmak" suç olarak düzenlendi ancak bunun içeriği ise muğlak bırakıldı.

Yapılacak değişiklikle bu yasaya göre suç işlenirse bu suçu işleyenler "ağır suç işlemiş sayılacak" ve söz konusu yayın da "yasaklanmış yayın" olarak anılacak ve yayınla ilgili yasaklama emri verilecek.

Bu yasaya göre suç işleyenler asgari ücretin 12 katına kadar para cezası ve 5 yıla kadar hapis cezası alabilecek.

Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması (Değişiklik) Yasa Tasarısı da, Ceza (Değişiklik) Yasa Tasarısı’yla benzer gerekçeye sahip.

Yani özel hayatın sosyal medya ve internet ortamında da korunmasını amaçlayan bu değişlik de bazı düzenlemeleri barındırıyor.

Yasal değişiklikle göre eski yasadaki sosyal medya kavramı daha da genişletilerek içeriği detaylandırılacak.


Ceza Yasası'ndaki değişiklik ne içeriyor?

Sosyal medyada 'ileti' de ağır suç! 5 yıl hapis!

Ceza (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın genel gerekçesinde, bilişim sistemleri, kitle iletişim araçları ve sosyal medya mecralarında denetimsizce yapılan yayınların, haber ve/veya konuşmaların Anayasa’nın 19’uncu maddesiyle düzenlenen özel hayatın gizliliği kuralına aykırılık oluşturmaması ve insanın var olma özgürlüğü ortadan kaldırmayacak şekilde yapılmasını gerektirdiği kaydedilerek tasarının, yasadaki bazı tanımların ve unsurların günümüz bilişim ve teknolojik koşullarına göre yeniden düzenlenmesini amaçladığı kaydedildi.

 

Yasada yapılacak değişiklik neler getirecek?

- Müsfit (fesat) gizli ittifak ve müsfit niyetli yayınlar yapanlar suç işlemiş sayılacak.

- Söz konusu yayınların kapsamı "her türlü yayın" olarak anılıyor.

- Bu yayınların içeriğinde "bilişim sistemleri" ve kitle iletişim araçları" denilerek sosyal medya ile basın yayın araçları işaret ediliyor.

- Bu "fesat" yayınlara ilişkin her türlü iletiyi yayınlayanlar ağır suç işlemiş sayılacak ve 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak

 

Yasal değişikliğe göre suç kapsamında şunlar olacak:

- KKTC devletinin egemenliğini yasal olmayan yollardan değiştirmeye çalışmayı sağlama teşebbüsünde bulunmayı kışkırtmak

- Cumhurbaşkanı'na, devlete, nefret, hoşnutsuzluk, soğukluk yaratılmasını kışkırtmak, Cumhurbaşkanı ile devleti aşağılamak, küçük düşürmek ve alay konusu yapmak.

Halk arasında korku ve endişe yaratma niyetli gerçek dışı haber yayınlamak. (Bunu yapanlar hafif suç işlemiş olacak)

- KKTC yurttaşlarını şiddete teşvik etmek. (Bu suçu işleyenlerin 12 aya kadar hapis cezasına çarptırılabilecek)

 

Türkiye Cumhurbaşkanı ve elçisini eleştirmek suç!

Türkiye ile KKTC arasındaki “dostluğu bozmak” da yasaya göre suç olacak. Yasaya göre KKTC Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı bakanları elçi veya devlet yetkililerinin mensup oldukları ülke ile KKTC arasındaki huzuru bozmak da suç sayılacak. Ayrıca herhangi bir yazı, işaret, resmi şekil, amblem, resim karikatür de olabilecek. Bu şekildeki yayınların yasaya göre hem medyada (kitle iletişim araçlarında) hem de sosyal medyada (bilişim sistemlerinde) olması suç sayılacak. Yani medya ve sosyal medya kapsam dahilinde olacak.

Yasaya göre kamuya açık alanda, medyada ve sosyal medyada "sövmek" de suç sayılacak ve bu suçu işleyenler asgari ücretin  3 katı ve 1 aya kadar hapis cezasına çarptırılabilecek.

Bir dini kötülemek, o dine ilişkin hakaret etmek de suç sayılacak ve bu suçu işlemek hafif suç sayılacak.


Müfsidane Yayınlar (Değişiklik) Yasa Tasarısı

"Ağır suç, yasaklı yayın"

Müfsidane Yayınlar Yasa’nda yapılacak değişikliğin özel hayatın gizliliğine ilişkin kötü niyetli sosyal medya ve medya yayınlarına ilişkin olduğu belirtildi.

YASADA DİKKAT ÇEKİCİ NELER VAR?

- Müfsidane Yayınlar Yasa’nda yapılacak değişiklikte de "Cumhurbaşkanı'na, devlete, nefret, hoşnutsuzluk, soğukluk yaratılmasını kışkırtmak, Cumhurbaşkanı ile devleti aşağılamak, küçük düşürmek ve alay konusu yapmak" suç olarak düzenlendi.

- Yapılacak değişiklikle bu yasaya göre suç işlenirse bu suçu işleyenler "ağır suç işlemiş sayılacak" ve söz konusu yayın da "yasaklanmış yayın" olarak anılacak ve yayınla ilgili yasaklama emri verilecek.

- Bu yasaya göre suç işleyenler asgari ücretin 12 katına kadar para cezası ve 5 yıla kadar hapis cezası alabilecek.

Müfsidane Yayınlar (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın genel gerekçesinde de şu ifadeler yer alıyor:

“Günümüzde bilişim sistemlerinin hayatımızın her alanına girmesi sonucunda meydana gelen durdurulamaz teknolojik eylemler, iş ve sosyal hayatlarımızdaki kavramların yeniden tanımlanmasını gerekli kılmaktadır. Bu niyetle yaklaşık bir asır önce kaleme alınan Müfsidane Yayınlar Yasası’nda yer alan ‘müfsit niyet’ kavramının yeniden tanımlanmasından başlayarak bu yeni tanımın anlamı üzerinden yasanın bazı maddelerinin tadil edilmesi gerekli görülmektedir.

Bilişim sistemleri ve/veya kitle iletişim araçları ve/veya sosyal medyada denetim dışında ve/veya denetlenemeyecek şekilde ve/veya önlenemez kötü niyetlerle yapılan tüm yayın, haber ve/veya konuşmaların Anayasa’nın 19’uncu maddesi altında düzenlenmiş olan ‘özel hayatın gizliliği’ kuralına aykırı olmaması esastır.

Yukarıdaki gerekçeler ışığında yurttaşları müfsit niyetli yayın ve/veya konuşma ve/veya her türlü iletiden ve gerek sosyal medya mecralarından gerekse bilişim sistemleri ve/veya kitle iletişim araçlarıyla yapılan kötü niyetli eylemlere karşı korumak amacıyla işbu değişiklik yasa tasarısı hazırlanmıştır.”


Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması (Değişiklik) Yasa Tasarısı:

Sosyal medya tanımı genişletildi: "Her türlü ileti yasa kapsamında!"

Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması (Değişiklik) Yasa Tasarısı da, Ceza (Değişiklik) Yasa Tasarısı’yla benzer gerekçeye sahip.

Tasarı, Özel hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Koruması Yasası’ndaki bazı tanımların günümüz bilişim sistemleri ve/veya teknolojik koşullara göre yeniden düzenlenmesini amaçlıyor.

Yani özel hayatın sosyal medya ve internet ortamında da korunmasını amaçlayan bu değişlik de bazı düzenlemeleri barındırıyor.

Yasal değişiklikle göre eski yasadaki sosyal medya kavramı daha da genişletilerek içeriği detaylandırılacak.

Yeni düzenlemede "sosyal medya" şu anlatı ile düzenlenecek: "Sosyal medya kullanıcılarının kişisel veya gruplar içerisinde medya içeriği oluşturmasına yazılı işitsel veya görsel içerik paylaşmasına imkan veren digital medyayı, teknolojileri, bilişim sistemleri ve kitle iletişim araçlarını kullanarak oluşturulan her türlü iletinin yayımlandığı ortam"

 

“Toplumun susması için düğmeye basıldı”

Ceza, Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması ve Müfsidane Yayınlar Yasalarında değişiklikler öngören tasarılarla toplumun susturulmaya çalışıldığı ifade edildi, bu durum birçok kesim tarafından sert tepkilere neden oldu…

 

TEPKİ ÇIĞ GİBİ BÜYÜ:

- Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı: “Bunu yazan da, geçiren de, uygulayan da faşisttir, gericidir, korkaktır! Buna tepkimiz olacak”

Avukat Öncel Polili: “Artık konuşanları cezalandırmaya yönelik daha sert uygulamalar yürürlüğe girecek gibi görülüyor”

- Basın-Sen: “Ceza (Değişiklik) Yasası’nın karşısında olacağız”

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman: “Siz "Cumhurbaşkanı"nın itibarını, "hoşnutsuzluk", "soğukluk", "alay konusu yapma" gibi hukuken abuk sabuk sözcüklerle, suç ve ceza tehdidiyle koruyabileceğinizi sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz! İtibar böyle sağlanamadığı gibi, böyle korunamaz da!

 

- Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği’nden üç tasarıya kınama ve uyarı:

“İfade ve düşünce özgürlüğü kısıtlanacak, yasalar geri çekilmezse mücadelemiz daha sert olacak”

Bakanlar Kurulu’nun Fasıl 164 Müfsidane Yayınlar Yasası, Fasıl 154 Ceza Yasası ve 32/2014 sayılı Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasası’larında değişiklikler yaparak Meclis’e sevk etmesine tepkiler çığ gibi büyüdü…

İfade özgürlüğünü kısıtlayan, toplumda baskı oluşturacağı düşünülen yasalar ile ilgili YENİDÜZEN’e konuşan toplumun ileri gelen isimleri, söz konusu yasalara ateş püskürdü.  

Konuyla ilgili çeşitli eylemlerin yapılması gündemde…


Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı:

“Bunu yazan da, geçiren de, uygulayan da faşisttir, gericidir, korkaktır! Buna tepkimiz olacak”

Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı yasaya sert tepki gösterdi, tasarıyı hazırlayanların faşist ve gerici olduğunu söyledi.

Baro Konseyi’nin pazartesi toplanacağını kaydeden Esendağlı, “Buna muhakkak tepki vereceğiz, eylemliliğimiz olacak, bu eylemliliğin içeriğiyle ilgili de Pazartesi toplanacağız.” dedi.

Sosyal medyadan sert bir açıklama yapan Esendağlı,  "Biz, düşünce ve ifadeye yönelik ceza öngören tüm maddelerin yasalardan temizlenmesini beklerken; 2022 yılının Mayıs ayında KKTC Meclisi’ne gönderilen tasarıya bak sen!!! Aldığınız örnekler hiç tamam değil. Hiç uzatmayalım. Bunu yazan da, geçiren de, uygulayan da faşisttir, gericidir, korkaktır!" ifadelerini kullandı.

 

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman:

“Bu şekilde itibar sağlanamaz”

Ceza Yasası Değişiklik Tasarısını değerlendiren CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, “Bu ülkede özgürlükler, sizin demokratik yöntemlerle sağlayamadığınız itibarı suç ve ceza tehdidiyle sağlamak için kullanabileceğiniz oyuncaklar değildir” dedi.

Değişiklik tasarısındaki bazı ifadeleri değerlendiren Erhürman, “Böyle bir ibareyi hangi "hukuk alimi" buldu, merak içindeyim!” yorumunu yaptı.

Hukuken ‘abuk sabuk sözcüklerle’ itibar sağlanamayacağının ve korunamayacağının altını çizen Erhürman, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:

“Ceza Yasası Değişiklik Tasarısı: "Cumhurbaşkanına ve/veya Yasa ile kurulmuş Devlete karşı, nefret uyandırmayı ve/veya hoşnutsuzluk ve/veya soğukluk yaratılmasını kışkırtmayı ve/veya Cumhurbaşkanı ile Devleti aşağılamayı ve/veya küçük düşürmeyi ve ve/veya alay konusu yapmayı..."

"Yasa ile kurulmuş Devlet"! Böyle bir ibareyi hangi "hukuk alimi" buldu, merak içindeyim!

Ama esas mesele tabii ki o değil! Esas mesele "Cumhurbaşkanı"nın itibarı! Siz "Cumhurbaşkanı"nın itibarını, "hoşnutsuzluk", "soğukluk", "alay konusu yapma" gibi hukuken abuk sabuk sözcüklerle, suç ve ceza tehdidiyle koruyabileceğinizi sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz! İtibar böyle sağlanamadığı gibi, böyle korunamaz da!

Ama en önemlisi şu: Bileceksiniz ki bu ülkede özgürlükler, sizin demokratik yöntemlerle sağlayamadığınız itibarı suç ve ceza tehdidiyle sağlamak için kullanabileceğiniz oyuncaklar değildir. Otoriterleşme merakının bu topraklarda zemini yoktur, yaratamazsınız! Meclis sokakta, sokak da Meclis'te bu yasaları size yaptırmaz! Getirmiş olmanın utancıyla kalırsınız! Bizden söylemesi!”

 

Avukat Öncel Polili vurguladı:

“Artık konuşanları cezalandırmaya yönelik daha sert uygulamalar yürürlüğe girecek gibi görülüyor”

Kanal Sim’e konuşan Avukat Öncel Polili, bu yasa tasarılarına bakıldığı zaman iyiye doğru bir gidiş olmadığını söylemenin hiç de zor olmadığını belirtti. Bu tür yasa maddelerinden sıklıkla dava açılmaya başlandığını belirten Polili, ancak mahkemelerin ekseriyetle yargılananları beraat ettiğini söyledi. Polili “dolayısı ile artık konuşanları cezalandırmaya yönelik daha sert uygulamalar yürürlüğe girecek gibi görülüyor” dedi.

 

Basın-Sen: “Ceza (Değişiklik) Yasası’nın karşısında olacağız”

Basın-Sen, hükümet tarafından Meclis’e gönderilen “Ceza Değişiklik Yasası”nın karşısında olacağını bildirdi.

Basın-Sen Başkanı Ali Kişmir yazılı açıklamasında, hükümeti, Meclis’e getirilen yasalar konusunda eleştirerek, bunu “Ankara’ya yaranmak ve yasaları topluma dayatmak” olarak niteledi.

Halkın ekonomik darboğazdan geçtiği böylesi bir dönemde, “baskılarla daha da zor duruma sokup, sindirilmeye çalışılacağını” savunan Kişmir, “Biz sendika olarak toplumumuzun ve aydınlarımızın düşünce ve ifade özgürlüklerini sonuna kadar kullanabilecekleri bir ülkede yaşamak istiyoruz. O nedenle bunu bozacak her girişimin karşısında oluyoruz, olacağız” dedi.

 

Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği’nden üç tasarıya kınama ve uyarı:

“İfade ve düşünce özgürlüğü kısıtlanacak, yasalar geri çekilmezse mücadelemiz daha sert olacak”

Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği, hükümetin onaylayarak Meclis’e sevk ettiği Ceza (Değişiklik), Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması (Değişiklik) ve Müfsidane Yayınlar (Değişiklik) Yasa Tasarılarına tepki gösterdi; bu değişikliklerin baskıcı bir yönetim hedeflendiğini gösterdiğini savundu.

KTGB Yönetim Kurulu yaptığı yazılı açıklamada, “Bizler, ifade özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması için çaba sarf ederken, yeni hükümetin ülkemizdeki düşünce ve ifade özgürlüğünü daha da kısıtlama yönünde adımlar atarak işe başlamasını endişeyle karşılıyor ve şiddetle kınıyoruz” ifadelerine yer verdi.

Ülkede çözülmeyi bekleyen birçok sorun varken yeni hükümetin, toplumun düşüncesini ifade etmesi önüne yeni engeller koyma girişiminin, yeni hükümetin toplumla barışık değil, topluma ceza verme ve eleştiri ortamını yok eden baskıcı bir yönetimi hedeflediğini gösterdiği öne sürülen açıklamada, tasarların geri çekilmemesi halinde farklı platformlarda ve daha sert tepki gösterileceği kaydedildi.

KTGB açıklamasında, erken genel seçimin ardından düşünce ve ifade özgürlüğüne yönelik ceza öngören maddelerin yasalardan çıkartılmasıyla ilgili görüşlerin ve hazırlanan yasa önerilerinin yetkililere iletildiği hatırlatılarak “Yeniden şekillendirilen hükümetin bu taleplerimizin tam tersini yapmasının tesadüf olmadığı nettir” denildi.

Düşünce ve ifade özgürlüğü konusunda dünyadaki ideal örneklerin ülkede hayata geçirilmesi beklenirken karşılarına getirilen tasarıları “yasakçı, gerici ve baskıcı” olarak niteleyen KTGB, bunlara karşı çıkarak, üç yasada öngörülen değişiklikleri kabul etmediğini vurguladı.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“’Hoşnutsuzluk’ gibi soyut kavramların cezai kapsama alınması, devlet ve hükümet yetkililerinin her hoşlarına gitmeyen ifadeyi dava etmesi ve toplumsal huzurun daha da bozulmasının yolunun açılacağı bile bile bu adımlar atılmaktadır. Hükümetten beklentimiz, bu anlayışla ilerleyecekse toplumu susturma niyetini net olarak ortaya koyması, ya da özgürlükleri daha da kısıtlayan bu girişimden geri adım atmasıdır.

İfade özgürlüğü kırmızı çizgisi olan Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği’nin, hükümetin bu yasaları geri çekmemesi durumunda mücadelesini farklı platformlarda ve daha sert göstermesinin de görevi olduğu bilinmelidir.”

yd-destek-gorseli-431.jpg

Bu haber toplam 3071 defa okunmuştur
Etiketler :