Darbeci General EVREN Paşa, 12 Eylül davasında, “İşkencelerle bizim bir ilgimiz yok” demiş!..

***

Lefkoşa Belediye Başkanı Cemal Bulutoğluları da dün açıklamış ki, “Benim nerede olduğumu soruyorlar, ben iş yapıyorum...”

***

Türkiye’nin Kıbrıs’a da bakan Bakanı Beşir Atalay ne demişti:

“KKTC’de istikrarlı bir yönetim var, bu istikrar sürmeli...”

***

Aziz Yıldırım “şikeyle ilgilimiz yok” demişti, Clinton da “Monika’yla”...

Eroğlu imza vermişti seçimden önce, sendikalara: “Kazanılmış haklara dokunulmayacak !..”

Sahi, “Ekonomik Programı” kim imzalamıştı?

***

Saner ve Atun, Kaşif’in yanındaydı, Hasipoğlu’nun “bakanlığı isteği yoktu”, asla!..

“Ekonomi uçuşa geçmişti”,

Tatar limanında...

***

Alexander Canduci, “The Greatest Lies in History (Tarihteki En Büyük Yalanlar)” adlı kitabında şu örnekleri verir mesela:

-  Yalan: Irak’ta “Kitle İmha Silahları” vardı ve ABD ülkeye “demokrasi getirmek” için girdi.

- Doğru: “Kitle İmha Silahları” yoktu. ABD’nin ülkeye giriş amacı, bu bölgede üs sahibi olmak ve enerji kaynaklarını kontrol etmekti.

-  Yalan: Vietnam Savaşı’nı Amerikan askerlerine saldıran Kuzey Vietnamlılar başlattı.

- Doğru: Savaşı başlatan Amerikalılardı.

***

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurulmasından bir sene sonra Bayraktar Camii’yi kim bombalamıştı sahi?

Yıllar sonra emekli “özel harp” generallerinden biri “Kıbrıs’ta düşman yapmış gibi cami yaktık” demişti de !..

***

Bu kadar “yalan” arasında, nasıl “doğru” kalınır, esas mesele bu galiba.

***

Neyse, finali Erdoğan’la yapalım:

“Kıbrıs diye bir ülke yoktur”, hiç unutmayalım!..