Nasıl bir toplum olmak istiyoruz? Nasıl bir toplumda, nasıl bir ülkede yaşamak istiyoruz? Hedeflerimiz, amaçlarımız ne? Geleceğimizi, çocuklarımızın geleceğini nerede, hangi çerçevede görüyoruz?

Beklentimiz ne?

Yalnız kaldığımızda, sigaramızı yakıp derin bir soluk aldığımızda, gece uyku tutmayıp yatakta doğrulduğumuzda, dalıp gittiğimizde ne düşünürüz, ne isteriz, ne hayal ederiz, toplum bireyleri olarak ?

Tüm sorunumuz, bize denildiği gibi, 13. maaşlar mıdır? Maaş ve ücretlere hayat pahalılığı yansısa, çalışanların sosyal sigorta ve ihtiyat sandığı yatırımları eksiksiz yapılsa, herşey tamam mı olacak? Ya da asgari maaşa belirgin bir artış olsa?

Bugün piyasa rahatlasa, çekler geri dönmese, mazbatadan arkadaşımız içeri düşmese veya aldığımız kredileri ödeyebilecek bir imkana kavuşsak tüm sorunlar çözülebilecek mi?

Hayvancının, üreticinin sıkıntıları, çiftçinin perişanlığı, yüksek girdi maliyetleri ve ulaşım sorunlarını aşamayan, ürettiğini satamayan ve hergün bir diğeri kapanan küçük sanayi işletmeleri, göz ardı edilebilir mi?

Eğitim sistemi tamamen çökmüş, devlet eğitimden neredeyse çekilmiş durumda. Sağlık keza öyle. Malum, hükümet, devlet artık sosyal değil, toplumdan yana değil, görüyoruz.

Peki bu ekonomik ortam biraz iyileşse hayat, ülke bize yeter olacak mı?

******

Uyumlu olmamız isteniyor. Yeni bir kimlik inşa etmeye çalışanlar tarafından. Kendi varlığımızı, davranışımızı, düşüncelerimizi, kendimizi ifade etme şeklimizi beni ben, bizi biz yapan ne varsa...başkalaşmamız isteniyor.

Herşeyi uyumlulaştırmamız isteniyor. Farklılığımız, toplumsal karakterimiz...benliğimiz...

Uyumlu toplum, uyumlu örgütler, uyumlu siyasi partiler, uyumlu bireyler, uyumlu aydınlar, entellektüeller...

Uyumlu projelerin, bizi temizleyeceğine, arındıracağına, toplumsal anomalileri ortadan kaldıracağına, kirli siyasi ilişkileri ve rant kültürünü bitireceğine dair görüş beyan ediyorlar. Kendileri ve uyumlu sözcüleri...

Siz bize yani ana sisteme asimile olun yeter ki;

Biz sizin toplumsal “zaafiyetler”inizi törpüleriz diyorlar.

Ekonominizi düzeltir, size her türlü desteği de veriririz diyorlar.

Çözümü unutun, duble yollara, gelecek Türkiyeli yatırımcılara bakın siz... Gelecek turistin hayali ile yatırım yapın.

Hatta bankada biriktirdiğiniz üç kuruşu da piyasada harcayın ki ekonomi sözde daha erken canlansın...

Bağımlılık günümüzde bir gerçekliktir, önce ekonomi sonra arkası gelecek, diyorlar...

Birilerine göre herşey mümkün, ancak biliyoruz ki bu uyum tercihinin sonucu, Kıbrıs Türk toplumunun varlığına, kültürel yapısına dayalı olmayacaktır, bu da açık bir gerçekliktir. 

****

Şimdi tekrar başa dönmek lazım.

Soruları çoğaltıp, gerçeğe ulaşmak için.

Onurlu bir yaşam mı kuracağız ? Yoksa uyumlu bir düzeneğin, sözde özgür tutsakları mı olacağız...