-Yılda yaklaşık 700 kişi kansere yakalanıyor.

- Kanser Hastalarına Yardım Derneği’nde yaklaşık 7 bin kayıtlı kanser hastası var.

-Yaklaşık 120 çocuk kanser hastalığı ile mücadele ediyor.

----

***Kanser içimizde, evimizde, yanımızda… Ölümle yaşam arasındaki ince çizgide öylesine yaşıyoruz.

***Ülkemizde yılda yaklaşık 700 kişi kanser hastası olabiliyor. Ancak, ‘Neden’i bilimsel olarak bilinmiyor, çünkü bu yönde yeterli araştırma yapılmıyor.

*** Kanser Hastalarına Yardım Derneği’ne yaklaşık 7 bin kayıtlı kanser hastası var. Bu rakam günden güne artarak devam ediyor. Kadınlarda meme, erkekler de prostat kanseri ilk sırada yer alıyor. 

***Kanser Hastalarına Yardım Derneği Başkanı Raziye Kocaismail, biran önce Kanserle Savaş Dairesi’nin kurularak, gerekli araştırmaların yapılması gerektiğini vurguluyor.

Yediğimiz, içtiğimiz, hatta soluduğuz hava bizi kanser ediyor. Ülkemizde her gün en az 2 kişi kanser hastalığına yakalanıyor. Yılda ortalama 700 kişi kanser hastası oluyor.

Kanser Hastalarına Yardım Derneği Başkanı Raziye Kocaismail, “Eskiden evde bir kişi kanser hastası iken şimdi, bu sayı ikiye çıkıyor. Biran önce Kanserle Savaş Dairesi’nin kurulmalı. Kanserin kaynakları araştırılmalı” diye vurguluyor.

Kocaismail, 2012 yılını geride bırakırken, 2012’de kanserle yaşamı, mücadeleyi YENiDÜZE’e anlattı, çarpıcı açıklamalarda bulundu.

YURT DIŞINA GİDİLMİYOR ARTIK…

2012’de birçok acı kaybın, olumsuzluğun yaşandığını ifade eden Kanser Hastalarına Yardım Derneği Başkanı Raziye Kocaismail, tek sevindirici olayın, tedavi için artık hastaların yurt dışına gitmediği olduğunu söyledi.

Kocaismail, “Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Hastanesi’nin açılması, Devlet Hastanesi’nde yapılan iyileştirmeler ve Güney Kıbrıs seçeneğinin olması hastaların tercihini de yurt içine kaydırdı” dedi.

Hem moral hem de maddi açıdan artık daha az kaybın yaşandığını ifade eden Kocaismail, “Eskiden yurtdışına giden hastalar aileden uzak olmanın moral çöküntüsünü yaşarken, bir yandan da ekonomik yıkım yaşıyordu” ifadesinde bulundu.

Tedavilerde yaşanılan sıkıntılara da değinen Kocaismail şunları dile getirdi:

 “Hastalara bazı tedaviler Devlet Hastanesi’nde bazıları da YDÜ Hastanesi’nde veriliyor. Radyasyonu devlette almak örneğin zorunlu kılınıyor. Oysa hasta hakları bakımından ve hastaya kolaylık olması açısından, hasta istediği hastanede ilacını alabilir. Bunun sıkıntısını yaşıyoruz. Çünkü kanser hastaları ağır ilaçlar alıyor ve bir başka hastanede tedavilerine devam etmeleri onlar için büyük bir eziyet. Güney Kıbrıs’ta ise hastalar bir çatı altında tedavi aldıkları için orayı tercih ediyor. Bu sorunumuz acilen çözüm bekliyor.”  

ARTIK BİR EVDE 2 KİŞİ OLABİLİYOR

2012’deki en üzücü gelişmeyi ise hüzünle anlatıyor Kocaismail:

“Eskiden bir evde tek bir kişi kanser hastası iken, şimdi bir bakıyorsunuz, eşi, çocuğu,kardeşi de kanser hastası olmuş. Eskiden adam hastayken, şimdi eşi de olmuş tedaviye birlikte geliyorlar örneğin… Birde gittikçe yaş ortalaması düşüyor. Bu, olayın ne kadar korkunç ve ürkütücü olduğunu gösteriyor. Bu da ‘Kanser olmayan kalmayacak mı?’ yorumuna neden oluyor ne yazık ki…”

ARAŞTIRMA YOK…

Peki “Neden kanser oluyoruz?” diye soruyoruz Kocaismail’e işte yanıtı:

“Ülkemizde bu konuda yeterli bir araştırma yok. Yediğimiz, içtiğimiz her şeyden olabilir. Sebzesinden, hayvanına, suyuna kadar her şey kansere neden olabilir ama araştırma yapılması şart.”

 “Biz dernek olarak kendi kayıtlarımız da bazı araştırmalar yapıyoruz” diyen Kocaismail, en çok kanser vakasının Güzelyurt Bölgesi’nde görüldüğüne işaret ediyor.

Güzelyurt Bölgesi’nden sonra Gönyeli’de de kanser hastalarında artış yaşandığını ifade eden Kocaismail, şu çarpıcı açıklamayı yapıyor:

“Güzelyurt’taki duruma artık alışmıştık. Ancak Gönyeli’de neden arttı diye kendi kendime soruyordum. Katıldığım bir konferansta bir profesöre durumu aktardım. Bana o hastaların geçmişlerini öğrenmemi istedi ve bu hastaların geçmişlerine bakınca, hemen hemen hepsinin Güzelyut’tan Gönyeli’ye yerleşmiş kişiler olduğunu gördük. Güzelyurt’ta acilen bir araştırma yapılmalıdır. Önlemler alınmalıdır.”

Kanserle Savaş Dairesi kurulmalı

Kanserle hastalarıyla bire bir ilgilenen herhangi bir kurumun olmaması da en büyük sorun…

Kocaismail, “Yıllardır yapmak istediğimiz ama başaramadığımız Kanser Araştırma ve Eğitim Merkezlerinin kurulmasıdır. Türkiye’de bu konuda Kanserle Savaş Dairesi kuruldu. Bizde de mutlaka bu daire kurulmalı ve biran önce çalışmalara başlamalı. Kanser haritası çıkartılmalı. Sağlık Bakanlığı ile bu konuyu görüştük, 2013’te bu dairenin kurulması hedefleniyor. Türkiye’deki dairede bunun için destek vereceğini söyledi” dedi.

Kadın-erkek eşitlendi…

Kadınlarda, en çok meme, erkeklerde prostat kanserinin en sık rastlanan kanser türü olduğunu ifade eden Kocaismail, “Ancak artık bu kanser türlerinden korkmuyoruz. Çünkü yapılan tarama kampanyaları ile hem erken teşhis bize bu hastalıkları yenmekte yardımcı oluyor hem de tedavi yöntemleri” dedi.

Akciğer kanserinin geçmişte erkeklerde daha sık rastlandığına işaret eden Kocaismail, “Sanırım kadınlarda sigara kullanımın artmasıyla birlikte kadınlar ile erkekler arasındaki fark kapandı. Bir de yaş ortalaması düştü” dedi.

Çocuklarda erken teşhis!..

Çocuklarda, yetişkinler gibi kanser hastalığı ile mücadele etmek zorunda kalıyor. Ağır tedaviler ve ilaçlarla geçen, minik yüreklerindeki büyük mücadele ile hayata tutunmaya çalışıyor.

Kocaismail, çocuklarda en çok Lösemi ve Lenfoma Kanseri’in görüldüğüne işaret ederken, beyin tümörünün de çok sık rastlanan bir hastalık durumuna geldiğini söyledi.

Çocuklarda kanserin 2 aylığa kadar indiğine dikkat çekildi.

Pedriati Onkoloji Uzmanı Kudret Çağlar ile Dilek Birgen’in ülkemizde erken teşhisteki başarısına değinen Kocaismail, “Erken teşhisle çocuklarda yaşanan ölüm oranları da gittikçe düştü” diyerek, şuan yaklaşık 120 çocuğun kanserle mücadele ettiğini belirtti.

Bu konuda çeşitli eğitimler verilerek, hem ailelerin hem de çocukların doğru beslenme ve  yaşam konusunda eğitildiğini anlatan Kocaismail, “Eğitimle insanlarda farkındalık yaratırsak o zaman kanserle mücadeleyi bilinçli şekilde sürdürürüz” dedi.

 “Eskiden hastaların yüzde 99’nu kaybediyorduk, şimdi yüzde 90’nı hayatta” diyen Kocaismail, “Bu da bilincin yerleşmesindendir” ifadesinde bulundu.