‘Bütçe’ üzerinde biraz ‘fantezi’ yapalım dedim....

Hani hep söyleniyoruz ya, “kendi ayaklarımız üzerinde durmak...”

“Taşıma su”ya ihtiyaç duymadan...

“Parayı verenin” ağzında “düdük” olmadan (!)

İşte böyle düşünürken “gelirlerimizi” tırtıkladım...

Ve “hazine”den maaş çekenleri...

Eğer, “Türkiye’den kaynak istemesek” hiç, mesela yani...

Ve elimizdeki geliri “eşit” paylaştırsak memur, kamu emeklisi, kamu işçisi, herkese...

Kaç para düşerdi acaba?

Elbette “yatırımları” hesaba katmıyorum, şimdilik...

***

12 aylık mahalli gelirimiz yaklaşık

2 milyar 64 milyon 310 bin lira!..

Yani aylık ortalama gelirimiz 172 milyon lira dolayında…

Bu para “bizim” topladığımız, toplayabildiğimiz rakam....  “Avuç açmadan” sağa sola…

Peki, kimler “maaş” alıyor HAZİNEDEN?

·        Özürlü Maaşları:  3 bin 803 kişi…

·        Sosyal Yardım:  3 bin 344 kişi….

·        Şehit Eşi, Malul, Gazi vb:  901 kişi…

·        Tüm fiili çalışan memur + emekli maaşları: 31 bin 453 kişi!

***

Eğer “gelirlerimiz”e denk ödeme yapacak olsak…

Ama vekili de, müdürü de, işçisi ve memuru da “eşit” maaş alacak (!)

“Mal ve hizmet alım giderleri”ni de dahil ediyoruz hesaba…

Ve hatta doğrudan gelir desteği ile tarımsal ödemeleri de…

Ne kalıyor geriye, biliyor musunuz?

Herkese 2 bin 945 lira maaş!..

Fena değil yani…

***

Tabii “ek mesai”ler dışarıda kalıyor, bu hesapta… Bir de tedavi ücretleri, burslar, ikramiyeler, kimi transferler...

Tüm bunları da kattık mı işin içine…

Eğer ki topladığımız parayı bölüşmeye kalkarsak “eşit”…

Biraz da tasarruf yaparak ve artırarak gelirleri tabii...

O zaman, herkesin payına, ayda anca

2 bin lira düşer herhalde...

***

Bu iş böyle gitmez, o nedenle…

Hem “alıştıranlar” utansın, 74 sonrası, bu ‘yalan’ düzene, hepimizi…

Hem de alışanlar, sevenler, kutsayanlar...

Keşke, daha da vursak dibe...

Belki, öylece geliriz kendimize...