Türkiye’de, Avrupa ve Kuzey Kıbrıs’ta liglerin devre arasına girildiği bugünlerde takımların kamp çalışmaları başlamış durumda.

Bu bağlamda, kulüplerin tercihleri son yıllarda bu alanda büyük yatırımlar yapan Türkiye’nin Akdeniz sahillerindeki tatil beldesi Antalya yine adeta bu kış aylarında futbolun başkenti oldu.

Bu konuda yaptığımız araştırmada, geçtiğimiz yıllarda tüm dünyadan 1500 takımı konuk eden, bu sezonda en az 1200 takımı konuk etmesi beklenen Antalya, 20 Ocak 2013'te başlayacak liglerin ikinci dönemine kadar Spor Toto Süper Lig, Bank Asya, 2 ve 3. lig takımları ile yabancı futbol takımlarını ağırlamaya hazırlanıyor. Bu takımların 600'ünü Belek beldesi, diğerlerini ise Kundu, Kemer, Tekirova, Göynük, Alanya, Manavgat ve Side gibi turizm merkezleri konuk ediyor.
Halen, Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe, Trabzonspor başta olmak üzere Spor Toto Süper Lig takımlarının tamamına yakınının yanı sıra Bank Asya, 2 ve 3. lig takımlarının pek çoğu Antalya'ya gitmeye başladı.

Bazı takımların, bu alanda yatırımlar yapmaya başlayan Katar, Dubai ve İspanya gibi ülkeleri tercih etmesine rağmen, bu yıl geçen yıla göre ciddi anlamda bir kayıp yaşanmayacağı yetkililer tarafından ifade ediliyor. Ayrıca Almanya, Belçika, Hollanda, Rusya, Kazakistan ve Ukrayna'dan da takımların Antalya’da olacak olması Kıbrıs sahillerinden sadece 70 km. uzakta olan Antalya’yı spor turizminde zirveye taşıyor. Kuşkusuz, Türkiye’nin FIFA tarafından tanınmış bir ülke olması bu akının da önemli öğelerinden biridir.

Bu konuda, Antalya ile aynı hatta, zaman zaman daha elverişli iklimi taşıyan Kuzey Kıbrıs son yıllarda, kumarhaneleriyle ünlü beş yıldızlı otel yatırımlarına rağmen, FIFA dışında bir ülke olması nedeniyle bu büyük avantajını kullanamıyor.

Geçmişte anımsıyorum da, Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzon gibi Türkiye’nin dört büyükleri olarak anılan takımları ve diğerleri Kuzey Kıbrıs’ta kamp yapma teşebbüsünde bulunmuşlardı. Haluk Ulusoy’un Türkiye Futbol Federasyonu başkanlığına denk gelen bu dönemde, Haluk Ulusoy burada bulunan takımlara Kıbrıs Türk takımları ile maç yapmaması hatta, kamplarını yarıda kesip, Türkiye’ye dönmeleri konusunda FIFA’nın ültimatomuyla uyarmıştı.

Hatta ekonomisi güçlü Kuzey Kıbrıs takımları da Antalya’nın yolunu tutuyor adeta.

Evet,  Kıbrıs’ta futbolu birleştirme adına bir süredir FIFA’nın tanıdığı tek yasal futbol federasyonu olan Kıbrıs (Güney) Futbol Federasyonu ile Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu arasındaki görüşmelerin olumlu sona ermesi ve Kuzey Kıbrıs’ın FIFA şemsiyesi altında olmasıyla Kuzey Kıbrıs’ta spor turizminde neden bir patlama yapmasın?

Bu bağlamda, Sertoğlu ile Gutsongomis arasındaki görüşmesi çok büyük bir önem arz etmektedir. Böylesine olumlu bir sonuç, Kuzey Kıbrıs’ta halen yapımları devam eden beş yıldızlı otellerin yanlarına inşa edecekleri kamp tesisleri Kuzey Kıbrıs’ı da spor turizmi açısından cazip bir merkez haline getirebilir.

Sayıştaylık kulüpleri denetleyemez

KKTC’nin tanınmamışlığından ötürü izolasyonlar altında olan futbolumuzda garip şeyler olmaya devam ediyor.

Bu bağlamda, CTP-BG iktidarları döneminde Spor Bakanlığı ve Spor Koordinatörlüğü ile başkanlığını Niyazi Okutan’ın yaptığı zamanın Futbol Federasyonu arasında ilk olarak başlatılan ve bir protokole bağlanan 2,5 milyonluk TL’lik katkı payının bugünlerde nereye harcandığı sorgulanmaya başlanmış.

Tabii, Okutan’dan sonra bu göreve Ömer Adal ile Hasan Sertoğlu getirildi. Bu katkı Adal ile Sertoğlu döneninde de devam etti.

Bu protokolde neler vardı? Söz konusu 2,5 milyonun sporcu ve tesis altyapısına harcanması esastı.

Yanlış anımsamıyorsam 2007 yılında yani, tam beş yıl önce başlatılan bu uygulamada imzalanan protokole uygun olarak harcanıp, harcanmadığı da denetlenecekti.

Ne var ki, CTP-BG iktidarlarında bu denetimin yapıldığını bilmiyorum. Ancak, o dönemlerde kendisi de bir kulüp başkanı olan şimdiki Futbol Federasyonu Başkanı Sertoğlu da bu harcamaların nerelere yapıldığını çok iyi bilmektedir.

Bu katkının yapıldığı günden, bugüne kadar nereye harcandığı konusundaki bilgiler veya duyumlar, bu paraların sporcu veya tesis altyapısı yerine kulüplerin futbolcu transferine harcandığı noktasındadır.

İşte bu bağlamda yapılan araştırmada görüldü ki Sayıştay’ın kulüpleri değil federasyonları denetleme yetkisi vardır. Bu da ancak spor bakanlığının yazılı başvurusu üzerine olur.

Sayıştay Başkanı Osman Korahan, gazetemize yaptığı açıklamada bu konuda Sayıştaylığa hiçbir başvuru yapılmadığını belirtti.

Yahu, bu olay yeni değil ki. Yıllardır bu paraların nereye harcandığı (transfere) biliniyor.

 Cihangir’in Kurmayları

Telsim Süper Ligi’ne büyük umutlarla giren ancak, ilk yarı sonunda aradığını bulamayan ve lig sıralamasında 17 puanla, gol farkıyla altıncı sırada bulunan “Mesarya’nın Yıldızı” Cihangir, bu kötü gidişe son vermek için dört sezonluk teknik direktörleri Fırat Canova ile yollarını ayırmak zorunda kaldı.

Karşılıklı anlayış ve centilmenlik ile olan bu ayrılığın ardından Cihangir başkanı sevgili dostum Aytaç Karavezirler takımın başına Ahmet Dedekorkut getirdi.

Bu bağlamda, geçtiğimiz çarşamba günü Cihangir antrenman sahasında Başkan Karavezirler’in eşlik ettiği Cihangirli futbolcular ile tanışan ve ilk antrenmanına çıkan Dedekorkut ve ekibi, antrenman öncesi futbolculara yaptığı konuşma sırasında deklanşöre takıldı.

Bu resmi, yorumsuz olarak yayınlıyorum. Herkes kendi yorumunu yapsın.