Toparlanıyoruz Hareketi” olarak da bilinen ve kısa süre önce seçimle kurullarını oluşturan Temiz Toplum Derneği Başkanı Kudret Özersay, seçim olsa da değişen hiçbir şey olmayacağı; erken seçimin mevcut düzenin devamı demek olduğunu belirterek, “Bu yöndeki uğraşlar beyhudedir” dedi.

Özersay, TAK’a yaptığı yazılı açıklamada, ülke gündeminde yer alan bazı konuları değerlendirdi.

Toplumun bugün gelmiş olduğu noktanın, seçim olursa hiçbir şey değişmez noktası olduğunu ve bu saptamayı doğru bulduğunu belirten Özarsay, ortada 2 seçenek bulunduğu; bunlardan birinin baskı gurubu oluşturup iktidar ve muhalefetin değişmesi, doğruları yapmalarının sağlanması, ikinci yolun ise seçimle, değişmeyen ve direnenleri değiştirmek olduğunu anlattı.

Birinci yoldan sonuç çıkmadığı ancak seçim konusunda da, bu adayların neye aday olduklarına bakmak gerektiğini ifade eden Özersay “Bunlar sadece mevcut düzene aday oluyorlar. Mevcut düzenin devam ettirilmesine aday oluyorlar. Bu seçim bu düzen taraftarlarının sadece iktidara gelmesine yardımcı olur. Onlar da eski ve eleştirdikleri yöntemleri kendi yandaşları için kullanmaya başlarlar” ifadelerini kullandı.

Özersay, sistemi kırmanın yolunun bu aşamada siyasallaşma değil, aşağıdan yukarıya doğru örgütlenmek olduğuna işaret ederek, başlangıçta gerekli olan bilinç ve farkındalığın yaratıldığı, mevcut siyasi partilere olan bağlılığın ciddi anlamda azaldığını ileri sürdü.

“BİLİNÇ VE FARKINDALIK YARATILDI…ÖRGÜTLENME AŞAMASINA GEÇTİK”

Özersay, “Toparlanıyoruz Hareketi bilinç ve farkındalık yaratmış olup artık ikinci aşama olan örgütlenme aşamasına geçmiş bulunmaktadır. Bu güne kadar ortaya çıkan hemen hemen tüm hareketler ve Sivil Toplum Örgütleri bir siyasi parti ile ilintili olmuşlardır. Toparlanıyoruz Hareketi’nin dikkat çekmesi bu ilintinin hiçbir siyasi partiyle bulunmamasından kaynaklanmaktadır. Hiçbir siyasi partinin arka bahçesi olmadık bundan sonra da olmayacağız” dedi.

Toplum yararına verdikleri önemi dile getiren Özersay, “Elimizde çok önemli bir denetim kriteri vardır. O da toplum yararıdır. Denetim kriteri sadece bundan ibaret olmalıdır. İyi yapanları teşvik etmeli, kötü yapanları eleştirmelisiniz. Bu mantığı esas alarak yürüyoruz” ifadelerini kullandı.

Özelleştirme konusunda, “Biz genel olarak çıkıp da biz özelleştirmeye karşıyız demenin ülkenin menfaatine bir yaklaşım olduğuna inanmıyoruz. İlke olarak özelleştirmeye karşı değiliz. Ama her kurumun kendisine has olduğunu ve ayrı ayrı incelenmesi gerektiğine inanıyorum” diyen Özersay, Ekonomik Paket’te ise hem olumlu hem de olumsuz unsurları olduğunu dile getirdi.

Özersay, laiklikten asla taviz vermeyeceklerini belirttiği açıklamasında, “Gerici uygulamaları asla benimsemeyeceğiz. Halkımız ileriye doğru batılı bir mantaliteyle bakacak bilinç seviyesine sahiptir” dedi.

2013 yılının 2012 yılından daha kolay geçmeyeceği; Ekonomik Paket’in uygulamaya başlanmasıyla siyasetin çatırdayacağı öngörüsünde bulunan Özersay şöyle dedi:

“Çatırdayan siyasetin yerine Kıbrıs Türkü başkasından medet ummadan alternatifi kendisi koymalıdır. Örgütlenir, toparlanır ve güçlenirsek bu sistemi ve düzeni gerçekten değiştirebileceğimize inanıyorum. Bu düzene aday olursak bu düzenin vekilciklerinden birisi oluruz. Düzene aday olmak çözüm değildir. Sonuçta halk gelir ve bunu yapar dediğimiz nedir? Halkın gerekirse içinden çıkacak bir siyasallaşmadır. Söylenen bu kadar açık ve nettir.”

Özersay, kurultay yoluyla meşru başbakan seçilmeyeceği görüşünü de savunarak “Toplumun seçmediği bir başbakanın demokratik meşruiyeti olamaz. Sayın İrsen Küçük’ün demokratik meşruiyeti yoktur. Her halükarda kim seçilirse seçilsin bunlar bir miktar delegenin seçtiği meşruiyet sorunu olan başbakanlar olacak. İşin ilginci aslında muhalefet de hükümetin düşmesini tam olarak istememektedir. Hükümet’in dizleri üzerine düşmesini istemektedirler ki onu daha rahat tekmeleyebilsinler ve seçime de o şartlarda gitsinler “ ifadelerini kullandı.