Papadopoulou röportajının devamını bugün aktarıyorum.

--

SAMİ ÖZUSLU: Kıbrıs’a gelecek olursak... AB içinde sınır yok diyorsunuz, ama Kıbrıs’ta sınır var. Kıbrıs’ta sınırın diğer yanında yaşayan Kıbrıslı Türkler Avrupa Parlamentosu’nda temsil edilmiyor. 2014’te seçimler var. Kıbrıslı Türklere tavsiyeniz var mı bu konuda?

ANTIOGNI PERICLEOUS PAPADOPOULOU: Kıbrıslı Türklere tavsiyem, ‘Birleşik Kıbrıs’ için Kıbrıslı Rumlarla birlikte çalışmalardır. Çünkü çok küçük ve güzel bir adada yaşıyoruz. Yabancıların severek geldiği bir ülkemiz var. Hem Kıbrıslı Rumlar, hem de Kıbrıslı Türkler bakımından bölünmüş bir adada yaşamak haksızlıktır. Kıbrıslı Türklerin de diğer bütün AB yurttaşları gibi AB genelinde özgürce dolaşım, yerleşim ve çalışma hakları vardır. Ancak ortada bir de gerçek vardır ki, Kıbrıs’ın kuzeyinde 1974’ten beri bir işgal vardır. Bu durum hem Kıbrıslı Türkler hem de Kıbrıslı Rumların yaşamını olumsuz etkilemektedir. Bundan kurtulmak için Kıbrıs Türk Toplumu ve Kıbrıs Rum Toplumu AB içindeki ortak geleceğimizi inşa etmek için kalp kalbe çalışmalıyız. Bunun da anlamı şu: Türk ordusunun adadan ayrılmasını talep etmeliyiz. Çünkü biz adamızda saldırgan bir ordu ve bölünmüşlük istemiyoruz. Kıbrıs sorununun çözümü için çalışmalıyız. Çözüm yaşayabilir, bütün Kıbrıslıların haklarını güvence altına alan bir çözüm olmalıdır. Adada yaşayanların durumu yasal olmalıdır. Çünkü çok sayıda yasadışı insan gerek Türkiye’den, gerekse Suriye ve Irak’tan gelip adamızda yasadışı biçimde yaşamaktadır. Bu durum Kıbrıs için adil değildir.

Kıbrıs’ta mutlu bir gelecek için birlikte çalışma hakkımız vardır. Ortak vizyonumuz vardır. Bizler Avrupa Birliği yurttaşlarıyız. Avrupa Birliği sınırsız, yoksulluğun olmadığı bir birliktir. Ekonomik kriz olabilir, ama Avrupa Birliği’nde kalkınma ve yatırımlar süreklidir.

Biz adada yasal olarak yaşayan Kıbrıslı Türkler ve Rumlar, yani AB yurttaşları olarak birlikte çalışırsak, geleceğimizi en iyi şekilde inşa edebilir, bizim için en iyi olanı bulabiliriz.

SAMİ ÖZUSLU: ‘Çözüm’ derken federal bir Kıbrıs’tan mı söz ediyorsunuz, yoksa başka bir model mi?

ANTIOGNI PERICLEOUS PAPADOPOULOU: Evet, federal bir çözümden söz ediyorum, çünkü böyle bir çözümü kabullenmiş durumdayız.

SAMİ ÖZUSLU: Çözümden sonrasına işaret ediyorsunuz, ama şu anda bir çözüm yok ve yakında da olacak gibi görünmüyor. Peki ama çözüme kadar Kıbrıslı Türkler ne yapmalı? Örneğin 2014’te yapılacak seçimleri de dikkate alırsak, Avrupa Parlamentosu’nda temsiliyet için Kıbrıslı Türklere ne önerirsiniz?

ANTIOGNI PERICLEOUS PAPADOPOULOU: Kıbrıs Türkler Avrupa Parlamentosu’nda ayrı temsil edilemez. Çünkü onlar tanınmamış bir yerde yaşıyorlar. Kıbrıslı Türkler ayrı bir ülkede yaşamıyorlar. Kıbrıslı Türkler Kıbrıs Cumhuriyeti yurttaşıdır. Bu yüzden Kıbrıslı Türklerin Avrupa Parlamentosu üyesi olmaları gündemde değildir. Kıbrıslı Türkler adanın bölünmesinden bu yana gerek Avrupa Konseyi’nde, gerekse Avrupa Parlamentosu’nda temsil edilmiyor. Ama eğer Kıbrıs’ta bir çözüm bulursak ve Kıbrıslı Türkler ile Kıbrıslı Rumlar birlikte çalışırsa temsiliyet konusu da kendiliğinden çözümlenir. Aksi halde Kıbrıslı Türklerin Avrupa Parlamentosu’nda ayrı temsiliyeti mümkün değil. Çünkü ‘sözde’ Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Türkiye dışında hiçbir ülke tarafından tanınmıyor.

(BİTTİ)