1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. 'Barış için işbirliği'
'Barış için işbirliği'

'Barış için işbirliği'

İki toplumlu Kıbrıslıların Sesi Grubu, 3 dilde yayınladığı basın bildirisinde adada barış için iş birliği vurgusu yaptı

A+A-

İki toplumlu Kıbrıslıların Sesi Grubu, 3 dilde yayınladığı basın bildirisi:

 

KIBRISLILARIN SESİ

www.cypriots-voice.eu

Kıbrıslıların Sesi, Kıbrıs ile ilgili gündemdeki konuları değerlendirmiş ve aşağıdaki sonuçlara varmıştır:

1.   Kıbrıslıların Sesi oldukça zor koşullar altında başkaldıran ve Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumlar arasında barış ve işbirliği için meydanlara dökülen Kıbrıslı Türkleri takdir eder ve saygı duyar. Kıbrıslı Türklerin umudu canlı tutmak için harcadıkları çabanın yanında durmaktan ve bu girişime destek olmaktan onur duyuyoruz.   

2.     Kıbrıs zor bir süreçten geçmektedir. Türkiye’nin Ersin Tatar lehine, Mustafa Akıncı’ya karşı müdahalelerde bulunması siyasi eşitliğe dayalı, iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyon çalışmaları açısından yeni ve tehlikeli bir durum yaratmıştır. Üzerinde mutabakata varılmış çözüm çerçevesinin Ersin Tatar-Türkiye tarafından reddedilmesi, ‘iki devletli çözümü’ destekleyen açıklamaları, Maraş’ta yaptıkları çok tehlikeli ve olumsuz gelişmelerdir.

3.     Kıbrıs sorununu çözmek için birçok fırsat kaçırılmıştır. Geçmişte müzakereler siyasi eşitliğe dayalı, iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyonu amaçlıyordu. Tartışma şu anda önemli konularda işbirliği yapacak iki devletli bir çözüme doğru götürülmektedir. Kıbrıslıların Sesi bu yaklaşımın gerçekdışı ve tehlikeli olduğunu beyan eder. İki devletli çözüm BM kararlarına ve çözüm çerçevesine aykırıdır ve Kıbrıslı Türklerin ve Kıbrıslı Rumların iradelerini yansıtmamaktadır. Bu çözüm şeklinin Uluslararası Toplum, BM veya AB tarafından kabul edilme ihtimali de yoktur. Böylesi bir çözümün Türkiye’nin Kıbrıs’taki tahakkümünü ve Kıbrıslı Türklerin izolasyonunu artıracağı açıktır. Gerçek hayatta, iki devletli çözüm müzakerelerine evsahipliği yapacak bir BM İyi Niyet Misyonu yoktur.

4. Bu koşullar altında BM Genel Sekreteri uluslararası bir ‘beş artı bir’ konferansın düzenlenmesi yönünde çağrı yapmıştır. Bu BM’nin Kıbrıslı Liderlerin sürdürülemez olan bu durumun üstesinden gelebilmesini beklemediğinin ve bu nedenle Garantörlere çağrı yaptığının açık göstergesidir. Kıbrıslı Liderler herhangi bir kararın Kıbrıslıların çıkarını koruyacağından emin olmak için hazırlık yapmalıdırlar. Siyasi eşitliği, kişinin yaşam ve mülkiyet hakkını garanti altına alacak, tarafların kültürel kimliğine saygı duyacak stratejik bir  anlaşma için Kıbrıslı Liderler Guterres çerçevesini ve Berlin toplantısında hâlihazırda anlaşılmış olan noktaları önkoşulsuz olarak kabul etmelidirler.  

5.   Kıbrıs’ın barışa, yeniden yakınlaşmaya ve Türkiye başta olmak üzere tüm komşuları ile iyi ilişkilere ihtiyacı vardır. Kıbrıs kendi çıkarlarını düşünmeli, nefret ve çatışma siyaseti güdenlere alet olmamalıdır.

6.     Doğu Akdeniz’de devam eden doğal gaz ve diğer fosil yakıt aramaları sadece doğayı ve ekosistemi değil bölgedeki barışı da tehdit etmektedir. Gaz arama bölgelerindeki anlaşmazlıklar, yeni doğal gaz borularının inşası bölgeyi militarize etmektedir. Gerginlik, arama bölgelerinin etrafındaki savaş gemileri ile sınırlı kalmamakta yeni boru hatlarını korumak için bölgedeki ülkelerin askeri ittifak arayışlarına da yol açmaktadır. Kıbrıslıları Sesi tüm gaz aramalarının derhal durdurulması çağrısı yapar. Doğal gaz bölgesel barış, ekoloji ve gelecek adına doğada bırakılmalıdır.  

7.   Bu kritik zamanda, Kıbrıslıların Sesi’nin, barışçıl bir çözüm için çalışan tüm gruplar ve girişimler ile birlikte siyasi söylem, fikir ve öneri geliştirme görevi vardır. Kıbrıslı Türklerin, Kıbrıslı Rumların, Maronitlerin, Ermenilerin ve Latinlerin birlikteliklerini sağlamak için aşağıdaki konularda çözüm üretilmesini talep ediyoruz:

a) Öncelikle sağlık teknik komitesi aracılığı ile iki taraftan uzmanların karar vereceği sağlık kurallarına bağlı kalacak şekilde geçiş kapılarının açılmasını talep ediyoruz.

b)   Yurttaşların yaşamlarını ve malların Yeşilhat üzerinden dolaşımını kolaylaştırmak amacı ile ekonomik ilişkiler güçlendirilmelidir. Zor zamanlarda sosyal hizmetler alanında iş birliği gereklidir ve iki toplum arasında karşılıklı bağımlılık ilişkisini derinleştirecektir.

c)    Kıbrıs Cumhuriyeti hükümeti tüm Kıbrıslıların çıkarlarını korumak ile sorumludur ve bu bağlamda şu adımlar atmalıdır; 

i) Bir takım Kıbrıslı Türk yurttaşlara, eşlerine ve çocuklarına uygulanan kimlik vermeme durumu kaldırılmalıdır.

ii)Türkçe konuşan Avrupa yurttaşlarına uygulanan ayrımcılığa son vermek adına Türkçenin AB dili olması için yapılan çağrı desteklenmelidir.

d)   Sağlık, çevre, kültür alanlarında iş birliği güçlendirilmelidir. Her iki eğitim sisteminde de Türkçe ve Yunanca öğrenimi zorunlu olmalıdır.

e)   Tarih cesaret ve dürüstlük ile ele alınmalı, her iki toplum tarafından yapılan hatalar ve işlenen suçlar, acı tecrübeleri paylaşarak kabul edilmelidir. Karşılıklı acılara empati gösterilmelidir. Yaşanan facianın mağdurları ve ülkemizin tahribatı anısına ortak bir anıt dikilmelidir.

8.   Tüm bunları başarabilmek için gücümüzü birleştirerek sorunlara daha sistemli yaklaşmalıyız. Son yıllarda oluşmuş çeşitli gruplar ve yeni girişimlere dahil olan çeşitli kişiler vardır. Kıbrıslıların Sesi, Birleşik Kıbrıs Yurttaşlar Meclisinin kurulması için güçlü bir destek verecektir. Bu sesimizi güçlendirecek, liderlere ileteceğimiz mesajları daha etkili kılacak ve siyasi eşitliğe dayalı, iki bölgeli, iki toplumlu Federasyon çalışmalarına ciddi katkı koyacaktır.  

Tarihi barış, yeniden yakınlaşma ve tüm Kıbrıslıların ortak anayurdumuzdaki geleceği yararına kullanmalıyız.

Basın Bildirisi No 37 – Kıbrıslıların Sesi  -   14/12/2020 

 


CYPRIOTS’ VOICE

 

www.cypriots-voice.eu

CYPRIOTS’ VOICE COMMUNIQUÉ #37 – DECEMBER 2020

Cypriot’s Voice reviewed the current situation related to the Cyprus issues and concluded the following:

1.       Cypriots’ Voice expresses appreciation and admiration for Turkish Cypriot demonstrators who, under extremely difficult circumstances, are mobilizing and struggle for peace and harmonious cooperation between Greek and Turkish Cypriots. We feel honoured to stand by and support their initiatives and their hard effort to keep hope alive.

2.         Cyprus is going through a difficult time. Cyprus is going through a difficult time. The intervention of Turkey in favour of Ersin Tatar against Mustafa Akinci has created a new dangerous situation for the prospects of solution on the basis of BBF with political equality. The rejection by Ersin Tatar-Turkey of the already agreed framework for solution, their declarations for supporting a “two state solution”, their movements regarding Famagusta/VAROSHA, constitute very dangerous and negative developments.

3.         Many opportunities to resolve the Cyprus issue were lost. In the past years the Cyprus discussions were aiming to a Bizonal Bicommunal Federation (BBF) settlement. The latest situation tends to move the discussion towards a two state solution with a kind of cooperation at the top level. Cypriots’ Voice declares that such a diversion is dangerous and unrealistic. It is against the UN resolutions and framework for settlement and it opposes the will of the Greek Cypriots and Turkish Cypriots. It does not have a chance of recognition by the international community neither by EU or the UN. It is clear that such a settlement would ultimately result in extension of Turkey’s domination in the north and enhancement of the isolation of Turkish Cypriot Community. In any case, in real life there is no such Good Offices Mission of the Secretary General to prepare a table to accommodate negotiation of a two state solution.

4.       In these circumstances the UN Secretary General is promoting a “five-party plus one” international conference. This is a clear message that the UN does not expect the Cypriot leaders to overcome the unsustainable status quo and therefore appeals to the Guarantor Powers for a breakthrough. Cypriot leaders must therefore prepare for a positive contribution so that any potential decision takes into account the interests of Cypriots. Their prime duty is to accept unconditionally the Guterres framework and the already agreed points in the Berlin Meeting, as a strategic agreement for a Cyprus solution securing political equality, security of life and property and respect of each other’s cultural identity.

5.       Cyprus needs peace and reconciliation and good relations with all its neighbours including primarily with Turkey. Cyprus needs to serve its own interests and NOT to become an instrument of anyone engaging in the policies of hatred and controversy.

6.         Natural gas and other fossil fuel explorations in the Eastern Mediterranean threaten not only nature and the ecosystem, but also the peace in the region. Disputes in exploration areas, the construction of new natural gas pipelines also increase the militarisation of the region. Tensions are not only about warships around the search areas, but also extend to military alliances to protect the new pipeline project involving the countries of the region. Cypriots’ Voice calls for the immediate suspension of all searches. Natural gas must be kept in its natural place in the name of regional peace, ecology and the future.

7.       At this critical moment, Cypriots’ Voice together with all groups and initiatives that work for a peaceful settlement, have a place and a role to play by providing a political discourse, ideas and proposals. We must engage in practical measures that ensure togetherness of Greek Cypriots, Turkish Cypriots, Maronites, Armenians and Latins. Our demands therefore address the following:

1.    First of all we demand that checkpoints should open applying rules of hygiene which must be set by the experts of both sides via the relevant technical committee.

Economic relations should be strengthened in order to facilitate the lives of citizens and the movement of products through Green Line. Cooperation in social services is absolutely necessary in the age of hardship and coronavirus aiming a deep interdependence between the two communities.

The government of the Republic should take initiatives serving all Cypriots such as i) lifting the ban on providing identity cards to a number of Turkish Cypriot citizens, to their spouses and children. ii) Support a call to EU to adopt Turkish as an official language and end the discrimination against Turkish speaking European citizens.

The cooperation in the field of health, the environment, culture, should be strengthened. The teaching of both the Greek and Turkish languages should become obligatory in both educational systems.

History should be approached with courage and honesty, by accepting mistakes and crimes by both communities, by speaking about bitter experiences. Each other's pain should be recognised with empathy. Let us build a common monument for all the unfortunate victims of the disaster and the destruction of our country.

8.       In order to achieve all this we need a more structured approach to problems and situations by joining forces. There are many groups that have been formed in recent years and there are many people and personalities who have recently been involved in new initiatives. Cypriots’ Voice will extend strong support to the initiative for setting up a Citizens Assembly of a United Cyprus. It will make our voice louder. It will make our messages to leaders more effective and contribute substantially to the path towards a BBF for the unification of Cyprus.

Together we can mobilise history for our benefit, for peace, for reconciliation, for the future of all Cypriots in our common homeland.

Communiqué No 37 - Cypriots’ Voice - 14/12/2020

 


 

ΦΩΝΗ ΚΥΠΡΙΩΝ

Η Φωνή Κυπρίων εξέτασε την τρέχουσα κατάσταση στο κυπριακό και κατέληξε στα εξής:

1.         Η Φωνή Κυπρίων εκφράζει εκτίμηση και θαυμασμό για τους Τουρκοκύπριους διαδηλωτές που, κάτω από εξαιρετικά δύσκολες συνθήκες, κινητοποιούνται και αγωνίζονται για ειρήνη και αρμονική συνεργασία μεταξύ Ελληνοκυπρίων και Τουρκοκυπρίων. Αισθανόμαστε τιμή που υποστηρίζουμε τις πρωτοβουλίες και τη σκληρή προσπάθειά τους να διατηρήσουν την ελπίδα ζωντανή.

2.         Η Κύπρος περνά μια δύσκολη στιγμή. Η παρέμβαση της Τουρκίας υπέρ του Ersin Tatar εναντίον του Mustafa Akinci δημιούργησε μια νέα επικίνδυνη κατάσταση για τις προοπτικές λύσης στη βάση της Διζωνικής Δικοινοτικής Ομοσπονδίας (ΔΔΟ)  με πολιτική ισότητα. Η απόρριψη από τον Ερσίν Τατάρ-Τουρκία του ήδη συμφωνηθέντος πλαισίου λύσης, των δηλώσεών τους για υποστήριξη μιας «λύσης δύο κρατών», των κινήσεών τους σχετικά με την Αμμόχωστο / Βαρώσια, αποτελούν πολύ επικίνδυνες και αρνητικές εξελίξεις.

3.          Πολλές ευκαιρίες επίλυσης του Κυπριακού χάθηκαν τα τελευταία χρόνια καθώς οι συνομιλίες για το κυπριακό είχαν στόχο μια διευθέτηση ΔΔΟ. Η τελευταία κατάσταση τείνει να μεταφέρει τη συζήτηση προς μια λύση δύο κρατών με ένα είδος συνεργασίας σε ανώτατο επίπεδο. Η Φωνή Κυπρίων δηλώνει ότι μια τέτοια εκτροπή είναι επικίνδυνη και μη ρεαλιστική. Είναι αντίθετη με τα ψηφίσματα των ΗΕ και του πλαισίου για διευθέτηση του κυπριακού καθώς και με τη βούληση των Ελληνοκυπρίων και Τουρκοκυπρίων. Δεν μπορεί να αναγνωριστεί από τη διεθνή κοινότητα ούτε από την ΕΕ και τα ΗΕ. Είναι σαφές ότι μια τέτοια διευθέτηση θα οδηγήσει τελικά σε επέκταση της τουρκικής κυριαρχίας στον βορρά και ένταση της απομόνωσης της τουρκοκυπριακής κοινότητας. Και εν πάση περιπτώσει επί της ουσίας δεν εφίσταται καν Εντολή Καλών Υπηρεσιών του Γενικού Γραμματέα για ετοιμασία περιγράμματος συνομιλιών για διευθέτηση λύσης δύο κρατών

4.         Υπό αυτές τις συνθήκες, ο Γενικός Γραμματέας του ΟΗΕ προωθεί μια «πενταμερή συν ένα» διεθνή διάσκεψη. Αυτό είναι ένα σαφές μήνυμα ότι τα Ηνωμένα Έθνη δεν περιμένουν από τους Κυπρίους ηγέτες να ξεπεράσουν το μη βιώσιμο status quo και έτσι στρέφεται προς τις εγγυήτριες δυνάμεις ως μια αποφασιστική διέξοδος. Οι Κύπριοι ηγέτες πρέπει επομένως να προετοιμαστούν για μια θετική συμβολή, ώστε οποιαδήποτε πιθανή απόφαση να λαμβάνει υπόψη τα συμφέροντα των κυπρίων. Πρωταρχικό καθήκον τους είναι να αποδεχθούν άνευ όρων το πλαίσιο Guterres και τα σημεία που ήδη συμφωνήθηκαν στη διάσκεψη του Βερολίνου, ως στρατηγική συμφωνία για τη λύση του Κυπριακού διασφαλίζοντας πολιτική ισότητα, ασφάλεια ζωής και περιουσίας και σεβασμό της πολιτισμικής ταυτότητας του καθενός.

5.         Η Κύπρος χρειάζεται ειρήνη και συμφιλίωση και καλές σχέσεις με όλους τους γείτονές της, συμπεριλαμβανομένης της Τουρκίας. Η Κύπρος πρέπει να εξυπηρετήσει τα δικά της συμφέροντα και ΟΧΙ να γίνει όργανο οποιουδήποτε συμμετέχοντας σε πολιτικές μίσους και αντιπαραθέσεων.

6.            Οι εξερευνήσεις για φυσικό αέριο και άλλα ορυκτά καύσιμα στην Ανατολική Μεσόγειο απειλούν όχι μόνο τη φύση και το οικοσύστημα, αλλά και την ειρήνη στην περιοχή. Οι διενέξεις στις περιοχές της δραστηριότητας αυτής καιθώς και η κατασκευή νέων αγωγών φυσικού αερίου αυξάνουν επίσης τη στρατιωτικοποίηση της περιοχής. Οι εντάσεις δεν αφορούν μόνο τα πολεμικά πλοία στην περιοχή μας, αλλά και τις στρατιωτικές συμμαχίες με χώρες της περιοχής για την δήθεν προστασία του νέου αγωγού. Η Φωνή Κυπρίων ζητά την άμεση κατάπαυση όλων των ερευνών. Το φυσικό αέριο πρέπει να αφεθεί στην φυσική του θέση στο όνομα της περιφερειακής ειρήνης, της οικολογίας και του μέλλοντος.

7.         Σε αυτήν την κρίσιμη στιγμή, η Φωνή Κυπρίων καθώς και όλες τις ομάδες και πρωτοβουλίες που εργάζονται για μια ειρηνική λύση, έχουν μια θέση και έναν ρόλο να διαδραματίσουν παρέχοντας έναν πολιτικό λόγο, ιδέες και προτάσεις. Πρέπει να λάβουμε πρακτικά μέτρα που διασφαλίζουν την ενότητα των Ελληνοκυπρίων, των Τουρκοκυπρίων, των Μαρωνιτών, των Αρμενίων και των Λατίνων. Τα αιτήματά μας επομένως εστιάζονται στα εξής:

α). Πρώτα απ' όλα πρέπει να ανοίξουν όλα τα οδοφράγματα σύμφωνα με τους κανόνες υγιεινής που θα πρέπει να καθοριστούν από τους εμπειρογνώμονες και των δύο πλευρών μέσω της αντίστοιχης τεχνικής επιτροπής.

β). Οι οικονομικές σχέσεις μεταξύ των δύο κοινοτήτων πρέπει να ενισχυθούν για να διευκολύνουν τη ζωή των πολιτών και τη μετακίνηση προϊόντων μέσω της πράσινης γραμμής. Η συνεργασία στις κοινωνικές υπηρεσίες είναι απολύτως απαραίτητη στην εποχή των οικονομικών  δυσκολιών και του κορονοϊού, στοχεύοντας την εις βάθος αλληλεξάρτηση των δύο κοινοτήτων.

γ). Η κυβέρνηση της Δημοκρατίας πρέπει να αναλάβει πρωτοβουλίες για την εξυπηρέτηση των πολιτών, όπως: i) άρση της απαγόρευσης παροχής ταυτότητας σε ορισμένους τουρκοκύπριους πολίτες, των συζύγων και των παιδιών τους. ii) Αίτημα προς την ΕΕ να υιοθετήσει την τουρκική ως επίσημη γλώσσα τερματίζοντας τις διακρίσεις εις βάρος των τουρκόφωνων κυπρίων ευρωπαίων πολιτών.

δ). Η συνεργασία στον τομέα της υγείας, του περιβάλλοντος, του πολιτισμού, πρέπει να ενισχυθεί. Η διδασκαλία της ελληνικής και της τουρκικής γλώσσας πρέπει να εισαχθεί στα αντίστοιχα εκπαιδευτικά συστήματα.

ε). Πρέπει να προσεγγίσουμε την ιστορία με θάρρος και ειλικρίνεια, αποδεχόμενοι λάθη και εγκλήματα και  από τις δύο κοινότητες, να μιλήσουμε για πικρές εμπειρίες, να αναγνωρίσουμε τον πόνο του άλλου με να κατανόηση. Ας χτίσουμε ένα κοινό μνημείο για όλα τα ατυχή θύματα της συμφοράς και της καταστροφής της χώρας μας.

8.         Για να επιτύχουμε όλα αυτά χρειαζόμαστε μια πιο δομημένη προσέγγιση σε προβλήματα και καταστάσεις, ενώνοντας δυνάμεις και αξιοποιώντας προσωπικότητες. Υπάρχουν πολλές ομάδες που έχουν σχηματιστεί τα τελευταία χρόνια και υπάρχουν πολλοί άνθρωποι που συμμετέχουν πρόσφατα σε νέες πρωτοβουλίες. Η Φωνή Κυπρίων υποστηρίζει σθεναρά την πρωτοβουλία για σύσταση Συνέλευσης Πολιτών της Ενωμένης Κύπρου. Θα κάνει τη φωνή μας πιο δυνατή. Θα κάνει τα μηνύματά μας προς στους ηγέτες πιο αποτελεσματικά και θα συμβάλει ουσιαστικά στην πορεία προς μια ΔΔΟ για την ενοποίηση της Κύπρου.

Μαζί μπορούμε να κινητοποιήσουμε την ιστορία προς όφελός μας, για ειρήνη, συμφιλίωση, για το μέλλον όλων των Κυπρίων στην κοινή μας πατρίδα

Ανακοίνωση Αρ 37 – Φωνή Κυπρίων  14/12/2020

Bu haber toplam 1413 defa okunmuştur