Ayşe GÜLER

Girne’de 19 yaşındaki Cuma Cemiloğlu’nun hayatını kaybettiği iş kazasıyla ilgili, İnşaat Mühendisleri Odası ile Maden, Metalurji ve Jeoloji Mühendisleri Odası’na bağlı teknik heyetlerin kaza öncesinde, Girne Belediyesi’ni, İnşaat Encümeni’ni ve projenin inşaat mühendisini ‘göçme riskine’ yönelik uyardığı ortaya çıktı.
İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Seran Aysal, kaza yaşanan inşaatın toptan göçme riski taşıdığı konusunda uyarıda bulunmalarına rağmen, alınması düşünülen önlemlerle ilgili ön çalışmanın yerinde uygulanmadığına dikkat çekti.
Maden, Metalurji ve Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Birol Karaman ise oda üyesi bir jeoloji mühendisinin hazırladığı etüt raporunda böyle riskin varlığından söz etiğini dile getirerek, hazırlanan raporun dikkate alınmadığını, yaşanan olayın ‘kaza’ değil, cinayet olduğunu vurguladı.
Girne Belediyesi Müdür Muavini Mimar Ali Teknikel ise İnşaat Mühendisi Odası tarafından hazırlanan raporun bu hafta başında ellerine geçtiğini belirterek, ruhsat izni verilen binaların yapım aşamasında kontrol edilmediğini söyledi.
Öte yandan Çalışma Dairesi Müdürü İsmail Bayhanlı inşaat çalışmalarını yürüten şirketin istinaf duvarlarının kayma ihtimali olduğu gerekçesiyle temelden çıkmak istediğini, bu yüzden de hafta sonu çalışmak istediklerine yönelik talepte bulunduğunu belirtti
Konuyla ilgili görüş almak istediğimiz şirket yetkililerine ise ulaşılamadı.

İNŞAAT MÜHENDİSLERİ NE DİYOR?

Aysal: “Toptan göçme riski taşıdığı uyarısında bulunduk”
İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Seran Aysal, kaza öncesinde inşaatın toptan göçme riski taşıdığı konusunda Girne Belediyesi’ni, İnşaat Encümenini ve projenin İnşaat Mühendisi
uyardıklarını aktardı.
İnşaatın bodrum kazısı ile ilgili, Girne Belediyesi’nin, İnşaat Mühendisleri Odası’ndan 7 Ağustos tarihinde yazılı olarak yerinde değerlendirme yapılması amacıyla bir heyet gönderilmesi talebinde bulunduğu söyleyen Aysal, teknik heyetin 8 Ağustos’ta yerinde incelemeler yaptığını aktardı.
Aysal, yapılan incelemelerde kazının yapım aşamasında gerekli önlemlerin alınmadığı ve kazının komşu parsellerde bulunan binalara zarar vermiş olduğunun görüldüğüne dikkat çekti.
Aysal, ayrıca alınması düşünülen önlemlerle ilgili ön çalışmanın yerinde uygulanmadığı da kaydetti.
Aysal, yapı denetiminin uygulamaya konulması için uzun yılladır mücadele verdiklerini söyleyerek,
konunun yasal statüye oturtulmadığı sürece bu ve benzeri olayların yaşanılmasının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti.
İnşaat mühendisliği çözümlerinin noksan olduğu, etkin denetimin yapılmadığı ve mühendislik çözümlerinin sahada uygulanmadığı durumlarda sonucun can ve mal kaybı ile ödendiğine dikkat çeken Aysal, şöyle devam etti: “Yaşanan iş kazası inşaat mühendisinin inşaatın tüm safhalarını, tüm yapı malzemelerini, kalıcı ve geçici tüm taşıyıcı sistemin öğelerini kontrol etmesinin ve onaylamasının önemini bizlere üzücü bir sonuçla bir kere daha göstermiş ve tecrübe ettirmiştir”

MİMARLAR ODASI NE DÜŞÜNÜYOR?

Öge: “Tüm sorumluluk yerel yönetimlerde”
Mimarlar Odası Başkanı Azmi Öge, belediyelerin vatandaşlardan aldıkları inşaat ruhsatı içerisinde gerekli denetim yapmaları için de ödeme bulunduğunu söyledi.
Belediyeler Yasası ve Fasıl 96’da bu zorunluluğun yer aldığını ifade eden Öge, “belediyeler, inşaat tamamlandığı zaman içerisinde yaşanabileceğine dair rapor veriyor. Ancak yapım aşamasında denetlemediği bir yapıya bu izin nasıl veriliyor. İçi bilmediğin bir kabuğu nasıl onaylıyor? O binada kaç tane kolon var, demir var mı yok mu bilmiyor. Bu gibi şeyler, inşaat aşamasında yapılan kontrollerle ortaya çıkar” şeklinde konuştu.
Öge, tüm sorumluluğun yerel yönetimlerde olduğunu dile getirerek, kaymakamlıklara ve belediyelere görev düştüğünü söyledi.
Belediyeler arasında sadece Lefkoşa Türk Belediyesi’nde yapı denetimi başlatıldığını ifade eden Öge, Girne Belediyesi ile de geçtiğimiz haftalarda bu konuda görüşme yaptıklarını söyledi.
Öge, yapı denetiminin zorunlu hale getirilmesine yönelik hem İçişleri ve Yerel Yönetim Bakanlığı’na hem de kaymakamlıklara sunum yaptıklarını, bilgi verdiklerini ifade etti.
Vatandaşların bu uygulamayı ‘maddi yük’ olarak değerlendirdiğini söyleyen Öge, kontrol mekanizmasının oluşturularak farkındalık yaratılması gerektiğini belirtti.

MADEN, METALURJİ VE JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI NE AÇIKLADI?

Karaman: “Hazırlanan rapor dikkate alınmadı”
Maden, Metalurji ve Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Birol Karaman, kazanın yaşandığı inşaatla ilgili oda üyesi bir jeoloji mühendisinin hazırladığı Jeolojik ve Jeoteknik etüt raporunda böyle riskin varlığından söz etiğini ve alınması gereken önlemlerle ilgili de uyarılarda bulunduklarını kaydetti.
Karaman, hazırlanan raporun dikkate alınmadığına ve böylesi bir sonuçla karşı karşıya kalındığına dikkat çekti.
Yaşanan olayın ‘kaza’ değil, cinayet olduğunu vurgulayan Karaman, Mesleki Hizmet ve Denetim Tüzüğü’nün yürürlüğe konmasının muhtemel kazaların önlenmesi bakımından kritik bir öneme sahip olduğunu dile getirdi.
Karaman, 2008 yılında yürürlüğe giren İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’nın  etkin bir şekilde uygulanmadığına değinerek,bu konuda hükümetin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi ve ilgili dairelerde yaşanan personel eksikliğini süratle gidermesi gerektiğine dikkat çekildi.
Girne’de sayıları süratle artmakta olan yüksek katlı binalarla ilgili ciddi sıkıntılar yaşandığını söyleyen Karaman, “Bu kaza ölümle sonuçlandığı için kamuoyunun gündemine girmiştir ama ölümle sonuçlanmayan başka kazaların da meydana geldiğini biliyoruz. Dolayısıyla yetkili makamların söz konusu inşaatlarla ilgili daha titiz bir çalışma yürütmesi ve oda üyelerimizi de bu süreçlere dâhil etmesi gerekmektedir” dedi.

BELEDİYE NE DİYOR?

Girne Belediyesi Müdür Muavini Mimar Ali Teknikel İMO tarafından hazırlanan raporla ilgili konuştu

“Rapor, bu hafta başında elimize geçti”
Girne Belediyesi Müdür Muavini Mimar Ali Teknikel, Aydoğan Investment’a ait inşaat ile ilgili İnşaat Mühendisleri Odası tarafından hazırlanan raporun bu hafta başında belediyeye ulaştığını belirtti.
Süreçle ilgili bilgi veren Teknikel,  bölgedeki vatandaşlardan gelen şikayetler üzerine ilgili şirket sahipleri ile görüştüklerini söyledi.
Firma sahiplerinin Türkiye’den ekip getirdiğini ve ekip tarafından yapılan incelemelere yönelik raporun hem İnşaat Mühendisleri Odası (IMO) hem de belediyeye sunulduğunu ifade eden Teknikel, konuyla ilgili İMO tarafından raporun da bu hafta başında ellerine geçtiğini belirtti.
Teknikel,  ruhsat izni verilen binaların yapım aşamasında kontrol edilmediğini söyleyerek, belediyede imar ve bayındırlık bölümüne bağlı ekiplerin yeni başlayacak binalarda hudut mesafesi ölçümü yaparak,  binanın arazi içerisindeki uygunluğuna dair ilk kontrolünü yaptıklarını dile getirdi.
Yapımı devam eden inşaat ile ilgili herhangi bir şikayet gelmesi üzerine belediyeye bağlı imar ve bayındırlık bölüm ekiplerinin kontrole gittiğini ifade eden Teknikel, inşaat sektöründeki esas sıkıntının ‘kontrollük’ konusunda yaşandığını vurguladı.
Teknikel, bina yapım aşamasına gelindiğinde gerekli kontrollerin yapılması için yetkililer tarafından çalışma başlatılmasının şart olduğuna dikkat çekerek,  “mimar ve mühendisler projeyi hazırlamak için belli bir ücret alıyor. Bina başladıktan sonra gerekli kontrollerin yapılması gerekiyor. Ancak bu kontrollerin de bir bedeli vardır. Esas sıkıntı bu noktadadır” şeklinde konuştu.

BAKANLIK NE DİYOR?

Bayhanlı: “Şirket, istinaf duvarlarının kayma ihtimali olduğunu bildirmişti”
Çalışma Dairesi Müdürü İsmail Bayhanlı inşaat çalışmalarını yürüten şirketin istinaf duvarlarının kayma ihtimali olduğu gerekçesiyle temelden çıkmak istediğini, bu yüzden de hafta sonu çalışmak istediklerine yönelik talepte bulunduğunu belirtti.
Bayhanlı, şirkete 9 Eylül’e kadar hafta sonları da çalışmaları için izin verildiğini ifade etti.
İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda inşaat sektöründe etkin denetim yapılamadığını kaydeden Bayhanlı, bakanlıkta 16 müfettiş bulunduğunu, bunların 4’ünün teknik müfettiş olduğunu diğerlerinin ise inşaatları denetlediğini dile getirdi.
Bayhanlı, “iş kazaları bizi üzüyor. Denetimi sürekli yapmak istiyoruz. Çalışma Bakanlığı’na bu konuda görevler düşüyor. Ancak işveren de gerekli yükümlülüklerini yerine getirmelidir” şeklinde konuştu.
Kaza ile ilgili tahkikatın devam ettiğini söyleyen Bayhanlı, konunun kısa sürede savcılığa aktarılacağını dile getirdi.

Yasa neyi emrediyor?
Belediyeler Yasası’nda belediyelerin imara ilişkin görevleri de belirlendi. Yasa’nın ilgili maddesine göre belediyeler zorunluluk hallerinde her çeşit inşaat ve tesisat için inceleme yapmak, izin ve rapor vermekle yükümlü olduğu vurgulandı.
Bunun yanı sıra belediyelerin gereken incelemeleri yapacak olanağa sahip olmaması halinde en yakın ilgili kuruluş aracılığı ile gereğini yapması gerektiğine işaret edilerek, izinsiz, tehlikeli veya projeye uygun olmayan bina ve yapıları kapattırmak veya yıkmak, ikametgâh ve işyeri olarak kullanılmalarını yasaklamakla görevli olduklarına dikkat çekildi.

Yapı denetimi sadece Lefkoşa Türk Belediyesi’nde
28 belediye arasında sadece Lefkoşa Türk Belediyesi’nde yapı denetiminin olması dikkat çekti.
Hatırlanacağı üzere LTB Teknik İşler ve Tasarım Komitesi, İmar Şubesi ve ilgili tüm kesimlerin katılımı ile yapılan toplantılar sonrasında etkin yapı denetimi ile ilgili kapsamlı bir karar alınmış, bu karar Belediye Meclisi tarafından onaylanmıştı. 
1 Ocak 2014’te alınan karar çerçevesinde LTB sınırları  dahilinde yapılara etkin denetimler getiren belediye idaresi ilgili yapıları projelendirdikten sonra yapım aşamasında da denetlemeye başlanmıştı.
Denetimlerle kalite ve güvenlik eksiklikleri başta olmak üzere birçok noktada yaşanan sıkıntılar anında tespit edilmesi hedeflendiği açıklanmıştı.

KAMU-SEN Devleti ve Hükümeti suçladı…

Özkardaş: “İş kazası dedikleri, devlet eliyle cinayet”

Kamu-Sen Genel Başkanı Mehmet Özkardaş, iş kazası sonucu 19 yaşında bir gencin yaşamını yitirmesi konusunda devleti ve hükümeti suçlayarak, yasaların, iş ve işçi güvenliğinin devlet tarafından ciddiye alınmadığını ve gerekli denetimlerin yapılmadığını savundu.
Özkardaş yazılı açıklamasında, adına “iş kazası” denen ve devlet eliyle yapıldığını iddia ettiği ölümlü iş kazalarını “cinayetler” olarak niteledi.
Mehmet, Özkardaş, ülkedeki yasaların ve denetimlerin yetersizliğine işaret ederek, bu durumun yanı sıra iş ve işçi güvenliğinin devlet tarafından ciddiye alınmamasından dolayı dün Girne’de bir otel inşaatında 19 yaşındaki gencin öldüğünü kaydetti.
Hükümeti, bu ve bunun gibi ölümlere seyirci kalmakla suçlayan Özkardaş, yeterli önemleri almak yerine, kaçak inşaatlara, çarpık yapılaşmalara ve emeğin sömürülerek ülkenin can pazarına dönmesine neden olduğunu öne sürdü.

Hatay’da defnedildi

Feci bir iş kazası sonrasında hayatını kaybeden 19 yaşındaki Cuma Cemiloğlu, dün memleketi Hatay’da defnedildi.
Cenaze törenine şirket yetkililerinin de katıldığı öğrenildi