1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. Türk Ajansı ‘Kargaşa’
Türk Ajansı ‘Kargaşa’

Türk Ajansı ‘Kargaşa’

Türk Ajansı Kıbrıs’ta bir süredir devam eden çıkmaza rağmen, Emir Ersoy başkanlığındaki Yönetim Kurulu ısrarla toplanmıyor, dün yapılan Yönetim’i toplama girişimi de başarısız oldu.

A+A-

 

Canlarına ‘TAK’ dedi!

 

Ayşe Güler

Türk Ajansı Kıbrıs(TAK)’ta dün yine eylem vardı.
Ajansta örgütlü Kamu İşçileri Sendikası KAMU-İŞ’e bağlı çoğunlukla birlikte, kimi KTAMS üyeleri de eyleme katıldı. BASIN-SEN üyesi çoğunluk olmak üzere, bir grup çalışan ise görev yaptı.
Çalışanların bir kısmı dün 10.00-12.00 saatleri arasında iki saatlik iş bırakma eylemi yaptı, “TAK Yönetim Kurulu başkanı Emir Ersoy’un yurt dışında olmasına rağmen yapılan toplantı girişiminin de protesto edildiği” söylendi.
Ajanstaki huzur ve verimli çalışma ortamının uzlaşı ile yeniden oluşturulması gerektiğini ifade eden çalışanlar, diyalog çağrısı yaptı.
Yenidüzen’e konuşan çalışanlar, karşılıklı uzlaşı sağlanması adına adım attıklarını ancak TAK müdürü Hüseyin Yalyalı’nın bu yönde adım atmadığını savundu.
Bazı çalışanlar ise yapılan toplantıya ilgili sendika temsilcilerinin çağrılmamasını eleştirdi.

Toplantı yapılamadı

TAK Yönetim Kurulu Başkanı Emir Ersoy’un yurt dışında olması nedeniyle, toplantı çağrısını başkan yardımcısı Levent Özadam yaptı.
Toplam dokuz üyesi bulunan yönetim kurulu yeterli nisap çoğunluğu sağlanamamasından dolayı gerçekleştirilemedi.
Toplantıya dört üye katıldı.

Gündemde ne vardı?

Yeterli sayıya ulaşılamadığı için toplanamayan yönetim kurulunun gündeminde ajans faaliyetleri hakkında bilgi verilmesi ve ajansın çalışma sisteminin yanı sıra yeni oluşturulan çalışma çizelgesi ile ilgili çalışmalar da bulunuyordu.

***

Dilek: Basın-Sen, müdürün
sözcülüğünü yapıyor

Kamu-İş Genel Başkanı Sami Dilek, aylardır sendikanın girişimi ve çalışanlarla birlikte uzlaşı noktasının bulunması adına uğraş verdiklerini söyledi.
TAK Müdürü Hüseyin Yalyalı’nın çalışanların rahatsızlıklarını gidermek adına herhangi bir adım atmadığını ifade eden Dilek, “Tüm çalışanla birlikte ajansta huzur ortamının yaratılmasını, çalışma ortamının düzene girmesini istiyoruz” dedi.
Dilek, kimsenin art niyet aramamasını isteyerek, bir an önce çözüm yolunun bulunmasını beklerken Yönetim Kurulu’nun kendilerine haber vermeden toplantı çağrısında bulunduğunu kaydetti.
Toplantıdan çıkacak sonuçtan endişe duyduklarını belirten Dilek, “Her geçen gün işin boyutu daha da sıkıntı içerisine girmektedir” şeklinde konuştu.
Dilek, TAK Müdürü Hüseyin Yalyalı ile birlikte Yönetim Kurulu üyelerini de uzlaşıya davet etti.
Basın-Sen’in Tak Müdürünün sözcülüğünü yaptığını da savunan Dilek, bu durumun çalışanları rencide ettiğini dile getirdi.

***

Kemal Darbaz:
“Kimileri statükonun devamını istiyor”


Darbaz: Ek mesai ödenekleri astronomik rakamlar

Yenidüzen’e konuşan Basın-Sen Genel Başkanı Kemal Darbaz yasaya göre yönetim kurulu gündeminde eğer üye ile ilgili bir konu görüşülecekse söz konusu üyelerin toplantıya çağrılmadığını söyledi.
Öte yandan TAK’ta yaşanan sorunlar konusunda Gazeteciler Birliği’nin sendika ile paralel düşünceye sahip olduğunu bildiklerini ancak dünkü toplantıya ilgili örgütün temsilcisinin katılmadığını söyleyen Darbaz, “Gazeteciler Birliği temsilcisi toplantıya katılsaydı, bu toplantı yapılabilirdi. Ama bu sorumluluk sadece ona ait değildir” şeklinde konuştu.
Darbaz, Yönetim Kurulu Başkanı Emir Esroy’un 28 Nisan’dan beridir üyeleri toplantıya çağırmadığını söyleyerek, “Yasalara göre yetkili sendika Basın Sen’dir. Sendika üyesini toplantıya çağırmamak için 4 aydır toplantıya çağırmayarak, onlarca sorunun birikmesine neden oldular” dedi.
TAK’taki huzursuzluğun tarif edilemeyecek boyutta olduğunu söyleyen Darbaz, en kısa zamanda sorunların çözülmesi gerektiğini vurguladı. 
Darbaz, ek mesai hakkında ortaya çıkan tartışmalara da değinerek, “Ek mesailer çalışanların en doğal hakkıdır.  Yalyalı’nın göreve gelmesiyle yasada editör olarak tanımlanan altı çalışan hafta sonları görevlendirildi. Hafta sonu düzenlemesi de yeniden yapıldı… Bu noktada sorunlar yaşandığı” dedi.
Darbaz, alınan ek mesailerin bugünkü ülke şartlarına göre “astronomik rakam” olduğunu da vurguladı.
“TAK’taki dört amir, statükonun devam etmesini istediler. Elde ettikleri ek gelirin azalmaması için itiraz ediyorlar. Sendika olarak böyle bir haksız talebi savunamayız “diye konuşan Darbaz, ajanstaki ek mesai ödeneklerin aşağılara çekilmesi gerektiğini belirtti.
Darbaz, en kısa zamanda beş redaktör muhabirin istihdam edilmesini talep edeceklerini de aktararak, “bunları savunmak ne zamandan beri suç oldu?” diye sordu.

***

 

Çalışanlar ne dedi?

Özgül Gürkut Mutluyakalı: 

Ajansta her dönem sorunlar yaşanmaktaydı. Yeni TAK Yasası’nın geçmesinin ardından ajans yeni bir işleyişe kavuştu. Bu süreçte redaktör muhabir 1 olarak en fazla mağdur olan gruptan olduğuma inanıyorum. Mesleğimi ve ajans haberciliğini en iyi şekilde yerine getirmek için çalışmaya devam etmeme rağmen sorunlar çözümlenmedi. Hüseyin Yalyalı’nın müdür olarak atanmasının ardından kimi arkadaşlarımız kişisel olduğuna inandığım birikmiş tepkilerle hareket ettiği için problemler yaşıyoruz. Çıkmaz yoldayız. İşimi huzur içinde yapmak istiyorum.

Şifa Aslan: 

Kurumda hiyerarşik düzen bozuldu. Üyeler eksikler olmasına rağmen, yönetim kurulu toplanmaya çalışılıyor. Yasadışı çalışma çizelgesini hayata geçirmek için böyle bir şey yapılıyor. Otorite boşluğu var.

Fezile Öksüz:

Ajansta terfiler döneminde başlayıp, hala devam eden huzursuzluklar var. Hüseyin Yalyalı müdür olduktan sonra Basın-Sen Genel Sekreteri olduğu dönemde kendisiyle ters düşenlere karşı bir tavır aldı. Ek mesai ödenekleri ile ilgili ciddi eleştiriler aldık. Bunları çalıştığımız için alıyoruz. Yalyalı özellikle bunu ön plana çıkardı. Ek mesailerin bölündüğünü ve huzursuzluğun bu noktaya çıktığını iddia ettiler. Ama bunların yaşananlarla alakası yok. Basın-Sen Başkanı Kemal Darbaz, TAK müdürünün sözcülüğünü yapıyor. Yalyalı, terfiler döneminde hakkını alamayan insanlara kendi eliyle terfi veriyor.


Emir Ertorun:

Kamu İş üyesi bir personel olarak TAK personeli ve müdür arasında uzlaşıyı sağlamaya çalışan biriyim. Ancak bugün her şeye rağmen, müdür ileri adım atmıyor. Bununla birlikte bugün saat 10:00’da eylemde olduğumuzu bildiği halde bana verilen göreve gitmediğim için hakkımda soruşturma açılacağını öğrendim. Çalışma düzeni ile ilgili uzlaşıya gidilmesi için uğraşmamıza rağmen, iyi niyetle davranacak yerde eylemde olduğum bir vakitte hakkımda soruşturma açılacağı belirtiliyor. Bunun ne kadar etik olduğunu eski bir sendikacı olarak kendisine sorduğumda, bana cevap veremedi. Bu durumu şiddetle kınıyorum. Hüseyin Yalyalı’nın göreve gelmesiyle huzursuzluk tavan yaptı. Müdür odasından Basın-Sen’i savunur hale gelmiştir. Protesto ederek, kınıyorum.

Hasan Karaokçu:

Basın Sen üyesiyim, yapılan eyleme katılmadım ama yeni müdürün atanmasının ardından huzursuzluğun başladığını söyleyebilirim. Çalışanlar arasında ciddi huzursuzluk var. En eski personellerden biriyim. Yaşanan huzursuzluktan dolayı ben de huzursuzum. Bu durumu çözmek ajansın yönetimdeki kişilere düşer. Ama şu anda herkes ben bilirim havasındadır. Kurum içerisinde sağduyu kayboldu.

Nezire Gürkan: 

Ajansta uzun süreden beridir devam eden ve son atamadan sonra artan ciddi bir huzursuzluk vardır. Ajansın verimliliği de bu süreçten etkileniyor. Bu duruma hep birlikte çözüm üretmemiz gerekir. Bizim işimiz memuriyet değildir. İnsanların üretkenliği önemlidir. Şu anki durum kabul edilebilir bir durum değildir. Öte yandan Basın Sen TAK müdürünün sözcülüğünü yapmaktadır. Çalışanların, hafta sonu ve bayramlarda aldıkları ek mesaileri dışarıya farklı yansıyor. TAK Yasası’na göre çalışanların bu şekilde çalışması bir zorunluluktur. Ve bu durumu işveren kurmuştur. Personel hem hafta sonu ya da bayramlarda çalışıyor. Hem de aldığı ek mesailer için eleştiriliyor. Bu konuda sendika başkanı Kemal Darbaz’ın yaptığı açıklamaları ahlaksız buluyorum.

Bu haber toplam 1725 defa okunmuştur