Adadaki üniversitelere kaydını yaptıran ancak pandemi nedeniyle Kıbrıs Kıbrıs’a gelmeyen yabancı öğrenci sayısının 37 bin olduğu resmi verilere yansıdı.

Fehime ALASYA

Pandemi sürecinin yüksek öğrenime olumsuz yansıması resmi verilerle ortaya çıktı, üniversitelerimizde kaydı bulunan Türkiyeli ve yabancı toplam 37 bin öğrencinin bu dönemde ülkeye gelmediği belirlendi.

Pandemi gölgesindeki 2020 yılı içinde ülkede aktif 21 üniversiteye toplam toplamda 103 bin 110 öğrenci kayıt yaptırdı.

Bu öğrencilerin 78 bininin 'aktif' olduğu görülürken, aktif öğrencilerden sadece yarısının adaya geldiği verilere yansıdı.

Ülkedeki üniversitelerde; 13 bin 428 KKTC vatandaşı, 46 bin 562 TC vatandaşı, 43 Bin 120 de Üçüncü ülke vatandaşı olmak üzere toplamda 103 bin 110 kişinin eğitim gördüğü kayıtlara yansıdı.

Aktif olan öğrenci sayısı 78 bin kişi olurken, adaya gelen öğrenciler bu sayının da altına düştü. Ülkede eğitim gören öğrenci sayısının 40 bin civarında olduğu ifade edildi. 

“Ülkedeki kaydını aktifleştiren öğrenci sayısının 85 binlere çıkacağını düşünüyorum” diyen Yüksek Öğrenim Dairesi Müdürü Ziya Öztürkler, Aralık ayına dek üniversitelere kayıtların devam edeceği için bu adadaki öğrenci sayısının artacağı öngörüsünü paylaştı.  

Ülkeye gelişlerdeki artışın ise pandemi ve sağlıktaki gelişmelerle ilgili olacağını anlatan Öztürkler, söz konusu öğrenci verilerini YENİDÜZEN’e  değerlendirdi, görüşlerini ortaya koydu.  

- Toplam üniversite öğrencisi: 103 bin
- Aktif kayıtlı öğrenci sayısı: 78 bin
- Adaya gelerek eğitim gören öğrenci sayısı: 40 bin.
- KKTC yurttaşı öğrenci sayısı: 13 bin
- TC yurttaşı öğrenci sayısı: 35 bin (6 bini adada, 29 bin TC yurttaşı öğrenci  gelmedi, online eğitime katıldı)
- Yabancı öğrenci sayısı: 30 bin (22 bini adada, 8 bin gelmedi, online eğitime katıldı)

Adadaki öğrenci sayısında en büyük düşüş TC uyruklularda

Ülke üniversitelerinde aktif olan fakat online eğitime katılıp ülkeye gelmeyen binlerce TC uyruklu öğrenci var.

Aktif TC uyruklu 35 bin öğrencinin sadece 6 bininin adada olduğu görülürken, 29 bini adaya gelmeyerek uzaktan eğitime katıldı. Aktif olan 30 bin üçüncü ülke vatandaşı öğrenciden ise 8 bin kişinin aktif olmasına karşın adada olmadığı, aktif olan 22 bininin ise adada olduğu görüldü.  Aktif olan 13 bin KKTC vatandaşı öğrenci ile birlikte şu anda adada toplamda 78 bin öğrenci bulunuyor.

En çok yeni kayıt TC ve Afrika ülkelerinden

En fazla TC vatandaşı öğrencilerin yeni kayıt yaptırdığı görüldü. Yeni kayıtlarda ikinci sırada ise Afrikalı öğrenciler yer aldı.

Cinsiyetlerine göre üniversitelerdeki öğrenci dağılımında ise neredeyse yarı yarıya oldu. Ülke üniversitelerinde toplamda 38 bin 840 öğrenci kız, 64 bin 270 öğrenci ise erkek. Buna karşın ülkedeki KKTC ve TC vatandaşı öğrencilerin cinsiyet dağılımının daha dengeli olduğu dikkat çekti. Ülkedeki toplam 13 bin 428 KKTC vatandaşı öğrenciden 6 bin 816’sı erkek, 6 bin 612’si ise kız.

Ülkedeki TC vatandaşı 46 bin 562 öğrencinin 26 bininin erkek, 20 binin ise kız olduğu görüldü. Üçüncü ülke vatandaşı öğrencilerde ise; 43 bin öğrenci içinde sadece 12 bin kız var, 31 bini ise erkek.

Ziya Öztürkler yabancı öğrencilerde bu oranları, “Dünyadaki genel oranda dağılım aslında bu şekildedir ama tabi ki yine de kız öğrenci sayısını yukarıya çekmek daha iyi olurdu” diye yorumladı.

Lefkoşa başı çekti

Ülkede kayıtlı 103 bin 108 öğrenci arasında 47 bin 149 öğrenci kaydı Lefkoşa, 23 bin 448 öğrencinin Girne, 18 bin 26 öğrencinin Mağusa, 10 bin 502 öğrencinin ise Lefke bölgesinde yer aldığı görüldü. Beş bölgede kayıtlı öğrenci sayısında Lefkoşa başı çekti.

Yüksek Öğrenim Dairesi Müdürü Ziya Öztürkler:

“Esas sıkıntı TC’li öğrencilerin gelişlerinde”

“Şu anda ülke ekonomisine önemli katkısı olan üçüncü ülke vatandaşlarıdır. Uluslararası öğrencinin %90’ı şu an adada. Özellikle Türkiye yönünden gelişlerimiz çok fazla düştü. Bu bağlamda pandemi döneminde bu senaryodan ötürü kimseyi suçlayamayız. Bu yıl Mart ayı öncesinde adada olan tüm öğrencilerim yine pandemi olmasaydı adada olacaktı.”

Öğrenci gelişlerinin az olmasıyla ilgili durumu yorumlayan Yüksek Öğrenim Dairesi Müdürü Ziya Öztürkler, bunu Covid-19 salgınına bağladı. Esas sıkıntının TC üzerinden gelen öğrencilerde yaşandığına işaret eden Öztürkler, bu kişilerin ülkeye gelmeden online eğitim ile kendi ülkesinde eğitime devam ettiğini anlattı.

Öztürkler, özetle şunları ifade etti:

“Şu anda ülke ekonomisine önemli katkısı olan üçüncü ülke vatandaşlarıdır. Uluslararası öğrencinin %90’ı şu an adada. Bunun tek nedeni de bana göre pandemidir. Bu yıl Mart ayı öncesinde adada olan tüm öğrencilerim yine pandemi olmasaydı adada olacaktı. Tek sıkıntımız pandemiden dolayı öğrencilerin adaya gelmemesi oldu. Bu salgın tüm dünyayı etkisi altına aldı, Türkiye’yi de… Özellikle Türkiye yönünden gelişlerimiz çok fazla düştü. Bu bağlamda pandemi döneminde bu senaryodan ötürü kimseyi suçlayamayız.”

“Ne üniversiteleri ne de adaya gelmeyen öğrencileri suçlayamayız”

Bahar döneminde alınacak olan kararlarla bu gelişlerin de seyrinin değişebileceğini anlatan Öztürkler, buna ilişkin hiçbir öngörüde bulunamayacağını ifade etti.

Öztürkler; “Hem sağlığı hem de eğitimi bağlayan noktalarda çekimser kararlar alınması çok normal. Karantina şartları, ülkeye gelişler gibi pek çok önemli ayrıntıyı düşünmek durumundayız. Aralık ayında yapılacak toplantılar ve bilimsel temeller neticesinde alınacak olan kararlar bu durumun seyrini değiştirecektir. Bu nedenle kesin ifadeler kullanamayız” şeklinde konuştu.  

Salgının bu şekilde seyretmesi durumunda seyreltilmiş eğitimden yana olduğunu ifade eden Öztürkler, “Elbette ki normalleşince biz de normale döneceğiz ama şu anda ne üniversiteleri ne de adaya gelmeyen öğrencileri suçlayamayız.” dedi.

Öztürkler, Online eğitimin tamamen kaldırılması durumunda da TC’li öğrencilerin ülkeye dönüş taleplerinin olduğunu anlattı.

Şu anda ciddi bir kısım öğrencinin ikinci dönem adaya gelmek istediğini kaydeden Öztürkler, buna karşın tedirgin olan, seyahatten kaçınan bir öğrenci grubunun da bulunduğunu anlattı.  

“Yanlış atılacak bir adım ters tepebilir”

Gerek online olanakları, gerekse ülkedeki vaka sayısının seyriyle ülkedeki öğrenci yerleştirme sayısının bir önceki yıla oranla %11 artış gösterdiğini ifade eden Öztürkler, “Yanlış atılacak bir adım ters tepebilir. Bu nedenle ülkemize gelen öğrencileri de korumak kollamak gerekiyor. Bu sert kış koşullarını da, pandeminin seyrini de takip edip buna göre adım atılmalıdır” dedi.

Ülkenin her yıl ortalama 20, 25 bin civarında yeni kayıt alabilecek duruma geldiğini anlatan Öztürkler, bu kayıtların 13 bin civarının ise TC’den olduğunu belirtti.

Uzun vadeli, geleceğe yönelik strateji

Ülkede ilk kez Milli Eğitim Bakanlığı ile YÖDAK ve Üniversite Temsilcileri tarafından oluşturulan Yükseköğrenim Strateji Belgesi Eylem Planı’nın hayata geçtiğini anlatan Öztürkler, kapsamından da söz etti.

Öztürkler, üniversitelerdeki kalitenin uluslararası standartlara taşınması gibi pek çok amaç güden çalışmanın 52 toplantı sonucu bir yılı aşkın sürede hayata geçirildiğini anlattı.

Öztürkler, “Bazı hedeflerimizin süresi 2021’de tamamlanması bazılarının ise 2022, 2023 yılını buluyor. İlk kez bir ülkenin yüksek öğrenimdeki geleceği, devlet politikası açısından yol haritası oluşturuldu.” dedi.

Plan içinde pek çok hedef

Bilimsel çalışmalar, yasa revizeleri, güvenlik kurulu oluşturmak veya koordinasyon birimi kuruluşu gibi pek çok uygulamayı kapsayan eylem planı, içinde yüzlerce hedef barındırıyor.

Planda, başlıca Yükseköğretimde yönetişimi yeniden yapılandırmak, Yükseköğretimde yönetişimin işlevselliğini sağlamak, Yükseköğrenimde kaliteyi uluslararası standartlara taşımak, Yükseköğrenimde uluslararasılaşma düzeyini ve tanınırlığını artırmak gibi başlıklar yer aldı.