1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Maliyetler altında eziliyoruz”
“Maliyetler altında eziliyoruz”

“Maliyetler altında eziliyoruz”

Toprakla uğraşan ve kazanç elde eden üreticiler isyanda

A+A-

Emek verip, alın teri dökerek toprakla uğraşan üreticiler, maliyetler karşısında ezildiğini söyledi. Maliyetlerin geçtiğimiz yıla göre 3 katı arttığına dikkati çeken üreticiler, isyan etti, devletten destek talep etti. YENİDÜZEN’e konuşan üreticiler, “Böyle giderse domatesi marketten tane hesabı ile alacağız. Devlet üreticiye destek çıkmalı. Tarım sektörü için kırmızı çalıyor” dedi.

 

Hüseyin ÖZBARIŞCI

Türk Lirası’nın döviz karşısında değer kaybetmeye devam etmesi, her sektörde olduğu gibi tarım sektörünü de zora soktu, üretim maliyetleri arttı. Tarlada alın teri dökerek, geçimini kazanan üreticiler, girdi maliyetlerinden yakındı, bu durumun devam etmesi durumunda üretimde kopacaklarını söyledi.

Maliyetlerin, geçen yıla göre 3 katı kadar yüksek olduğunun altını çizen üreticiler, “Altından kalkamıyoruz, tarım sektörü için kırmızı alarm çalıyor, dayanacak gücümüz kalmadı” diyerek isyan etti, devletin üreticilere destek vermesi gerektiğinden bahsetti.

Üreticiler, bu maliyetler karşısında pahalı tüketime alışılması gerektiğini ifade ederek, marketteki sebze fiyatlarının yüksek olmasının tek nedeninin ürün azlığından kaynaklandığını dile getirdi.

Hasat döneminde fiyatların “istenildiği gibi” belirlenebildiğine de dikkat çeken üreticiler, Hal Yasası’nın önemine değindi, ilgili yasanın bir an önce yürürlüğe girmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

 


Üreticiler ne dedi?

h1-112.jpg

Erkan Aydın: “Bu maliyetlerle üretim durur, destek şart”

“Gübreden mazota, işçiden ilaca kadar tüm girdi maliyetleri çok yüksek. Biz üreticiler, tüm bu zorluklara rağmen üretiyoruz. Ancak ürettikçe geriye doğru gidiyoruz. Çünkü geleceğimiz tehlike altında. Markette ürünün pahalı olması, şu anda o ürünün az olmasından dolayı kaynaklanıyor. Ürün, çoğaldıkça fiyat aşağıya doğru düşer. Bu, arz-talep meselesidir. Ancak bu maliyetlerle ürün çoğalmaz aksine azalır. Bir süre sonra da üretim olmamaya başlar. Eğer üretim durursa dışa bağımlı bir ülke oluruz. O yüzden, üreticiye devlet desteği şart.”

Necmi Aslantürk: “Böyle giderse domatesi marketten tane hesabı ile alacağız”

“Tarlaya ayak bastığımız günden, ürünü topladığımız güne kadar bin bir zorlukla uğraşıyoruz. Her şeye rağmen de üretiyoruz. Maliyet anlamında geçen yıllarda zaten kötüydü. Bu yıl, maliyetlerde her şeyin 3 katı… Yani geriye doğru gidiyoruz. Böyle giderse bu ülkede üretim denen bir şey kalmayacak ve domatesi marketten tane hesabı ile alacağız. Çünkü üreticinin önünde çok engel var ve üretici üretemiyor. Devlet, çiftçiye sahip çıkmalı.”

Bozkurt Ozan: “Böyle devam ederse gelecekte kıtlık yaşayacağız. Tarlada üreten hiçbir üretici kalmayacak”

“Girdi maliyetlerinin yüksek olması, üreticiyi üretimden koparıyor. Mazot, gübre, ilaç fiyatları geçen yıldan 3 katı kadar artmış durumunda ve üreticileri bunun altında eziliyor. Biz, bundan dolayı yüzde 50 kapasiteye düştük. Geçen yıl 20 dönümlük bahçeye 150 bin TL harcayarak hasat dönemine kadar gidebiliyorduk. Bu yıl o güne kadar 600 bin TL harcama yapmamız gerek… Üreticiler bunun altından kalkamaz. Ne yazık ki bu durum düzelecek gibi değil. Çünkü kimse üzerinde çalışmıyor, kafa yormuyor. Üretici üretimden kopma noktasına geldi ve tarım sektörü için kırmızı alarm çalıyor. Böyle devam ederse gelecekte kıtlık yaşayacağız. Çünkü tarlada üreten hiçbir üretici kalmayacak. Ben, bir bankadan kredi almak istedim, sulu tarım yaptığım için kredi de alamadım. Üreticiye destek olacakları yerde, köstek oluyorlar.”

Bayram Avcı: “Böyle giderse üretimden kopacağız ve kuru ekmeğe muhtaç kalacağız”

“Üretim esnasındaki her şeyin maliyeti 3, hatta 4 katı kadar arttı ve üreticiler, bu fiyatların altında eziliyor. Şu ana kadar ben 650-700 bin TL harcadım ve bir o kadar daha harcayacağımı öngörüyorum. Geçen yıla göre çok geriyiz, bu gözle görülen bir gerçek. Peki, hiçbir destek olmadan bu üretici bu fiyatlarla ne kadar ayakta kalabilecek? Her şeyi geçtik, bir işçinin günlük kazancı 350 TL oldu, işçi de bulamıyoruz. Böyle giderse üretimden kopacağız ve kuru ekmeğe muhtaç kalacağız. Çünkü üretmeyen toplum yok olur. Halk da haklı, pahalı yemek istemiyor. Yetkililerimiz, üreticinin sesini duysun, üreticilere destek olsun ki, üretimden kopmasın ve halk da ürünü ucuza tüketebilsin.”

Özcan Bıçaklı: “Bu şartlarda ne kadar dayanabileceğiz? Dayanamayacağız ve batacağız”

“Girdi maliyetleri çok yüksek. Bu maliyetler, üretim yaparken bizim işimizi zorlaştırıyor. İnsanlarımız, bu koşullar devam ettiği sürece fiyatlara alışması lazım. Fiyatları indirmek için maliyetlerin düşmesi gerekiyor. Tarihte ilk kez mazot fiyatı, 95 oktan benzin fiyatını geçmiş durumda. Elektrik fiyatı geçen yıl 92 kuruşken, bu yıl 2,65 TL’ye kadar dayandı. Bu şartlarda ne kadar dayanabileceğiz? Dayanamayacağız ve batacağız, bu kadar net.”

Ahmet Ersalıcı: “Artık dayanamıyoruz”

“Girdi maliyetlerin yüksek olması üreticiler olarak bizleri çok zor durumda bırakıyor. Geçen yıl bir torba libazmayı 130 TL’ye alırken, bu yıl 680 TL’ye alıyoruz. Mazot ve ilaçlar da öyle… Artık dayanamıyoruz. Bu zorluklara rağmen hasat döneminde yaptığımız işin karşılığını alabilecek miyiz, onu da bilmiyoruz. Verdiğimiz ürünün kilosu 15 TL’nin üzerine çıkmazsa bu maliyetlerle üreticiler batacak. Çünkü üretici, verdiğini almamış olacak. Fiyatlar istenildiği gibi belirleniyor. Bu da Hal Yasası olmamasından dolayı kaynaklanıyor. Bu ülkede bir Hal Yasası olması artık şarttır. Hal Yasası, Meclis’te konuşulmalı ve yasallaşmalı.”

Mürsel Çakır: “Devlet üreticiye destek vermeli, üreticinin sesi olmalı”

“Girdi maliyetleri 3 katı yükseldi ve devletten aldığımız destek sıfır… Üreticiler olarak bu maliyetlerin altında eziliyoruz ancak sesimizi duyan yok. Biz, Tepebaşı üreticileri olarak bölgemizde su sorunu da yaşıyoruz. Devlet üreticiye destek vermeli, üreticinin sesi olmalı. Marketlerde sebze fiyatlarının pahalı olmasının tek sebebi, ürün azlığından dolayıdır. Biz ürün fiyatını da bilmiyoruz. Hal Yasası’nın yürürlüğe girmesi artık şart oldu. Hal Yasası yürürlüğe girdiği zaman fiyatlar standart olacak ve üretici de en azından vereceği ürünün fiyatını bilecek. Yetkililer, artık bu üreticilere kulak vermeli.”

 

yd-destek-gorseli-2-682.jpg

 

 

Bu haber toplam 1288 defa okunmuştur
Etiketler : ,