
‘Kardeş cinayetine’ 14 yıl
Toplumda büyük yankı uyandıran, Göçmenköy’de 28 Kasım 2015 tarihinde tartıştığı abisi Turgut Özdeğirmenci’ye 4 el ateş ederek öldüren 27 yaşındaki Turgay Özdeğirmenci, 14 yıl hapse çaptırıldı, ömür boyu ateşli silah bulundurmaktan da men edildi.
Ayşe GÜLER
Göçmenköy’de 28 Kasım 2015 tarihinde tartıştığı abisi Turgut Özdeğirmenci’ye 4 el ateş ederek öldüren 27 yaşındaki Turgay Özdeğirmenci, 14 yıl hapse çaptırıldı, ömür boyu ateşli silah bulundurmaktan da men edildi.
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti, 10 Aralık 2015 tarihinden beridir Merkezi Cezaevi’nde tutuklu bulunan sanığı ‘adam öldürme’ suçundan suçlu bularak mahkum etti.
Dünkü duruşmada, ilginç olaylar da yaşandı. Mahkeme kararı açıklanırken, salonda bulunan ve olay sonrasında hayatını kaybeden Turgut Özdeğirmenci’nin arkadaşı olduğu öğrenilen bir kadın ayağa kalkarak “Sizi yanıltıyorlar, ispatım var” diye bağırdı.
Kadın, Heyet Başkanı Ömer Güran’ın talimatı ile dışarıya çıkarıldı, duruşma kaldığı yerden devam etti.
Kararı Yargıç Barkın okudu
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Heyet Başkanı Ömer Güran, Yargıç Rauf Kürşad ve Yargıç Vedia Berkut Barkın huzurunda görüşülen duruşmada, İddia Makamı Başsavcılık adına Savcı Aliye Özçınar, sanık ve avukatı Hasan Yücelen hazır bulundu.
Toplumda infial yaratan ‘kardeş cinayeti’ davası ile ilgili kararı Yargıç Vedia Berkut Barkın okudu.
“Yaşam hakkı, temel hak ve özgürlüklerin en önemlisi…”
Yargıç Barkın, sanığın aleyhine getirilen davalardan suçlu bulunup mahkum edildiğini söyledi.
Kamuoyunda büyük yankı uyandıran aile faciasının yaşandığına değinen Barkın, yaşam hakkının Anayasa’nın öngördüğü temel hak ve özgürlüklerin en önemlisi olduğuna vurgu yaptı.
Barkın, bu nedenle hiç kimsenin bir başkasının yaşam hakkını elinden alma hakkının bulunmadığına işaret ederek, söz konusu suçun en ağır suçlar arasında olduğuna ve müebbet hapis cezasının öngörüldüğüne bulgu yaptı.
“Kamu yararı ön planda tutulmalı”
Yaygın suçlarda kamu yararının ön planda tutularak cezaların caydırıcı olmasına gerektiğine değinen Barkın, böylesine ciddi ve trajik kararların mahkemenin en zor kararları arasında olduğunu, Yüksek İdare Mahkemesi kararlarına bakılmasına gerektiğini söyledi.
Barkın, sanık avukatının suçun maktulün ‘tahriki’ altında işlendiğini ifade ettiğine değinerek, yapılacak değerlendirmede suçun tahrik altında işlenip işlenmediğine bakılması gerektiğine, bununla birlikte sanığın maktul karşısında kendini kaybedip kaybetmediğine cevap verilmesi gerektiğine işaret etti.
Mahkemede aktarılan şahadetler ışığında yıllardır yaşanılan travmalar, baskı ve şiddet sonucunda annesi İlmiye Özdeğirmenci ve sanık Turgay Özdeğirmenci’nin intihara teşebbüs girişimlerinin olduğuna da değinen Barkın, bu olguların sanık lehine dikkate alınacak hususlar olduğunu belirtti.
“Cinayeti tahrik altında işlemedi”
Olayda silah kullanılmasının ve 4 el ateş edilmesinin sanık aleyhine değerlendirilen hususlar olduğunu açıklayan Barkın, yapılan değerlendirmede sanığın söz konusu cinayeti tahrik altında işlediği anlamına gelmeyeceğine vurgu yaptı.
Barkın, ateşli silah ve patlayıcı taşımanın özel izin karşılığında olduğuna değinerek, sanığın izinsiz ve meskun mahal içerisinde söz konusu silahı kullandığına ve 4 adet fişek taşıdığını ifade etti.
Bu tür suçlardaki ölümlerde artış olduğuna vurgu yapan Barkın, caydırıcı ve ibret verici cezaların verilmesinin elzem olduğuna dikkat çekti.
Barkın, suçun hangi koşullar altında işlendiğinin, kişisel durumu da göz önünde bulundurulduğunda 14 yıl hapis cezasına çarptırıldığını açıkladı.

















