1. HABERLER

  2. ARŞİV

  3. Defansların Maçı
Defansların Maçı

Defansların Maçı

Dün, Şht. Hüseyin Ruso Stadı’nda yer alan yılın derbisinde lider K.Kaymaklı ile ikinci sırada yer alan Çetinkaya belki de istedikleri sonucu alırken, golsüz berabere kalarak, haftayı en az azarlı atlattılar. Her ne kadar da, Teknik Direktörler Sima

A+A-

 

Dün, Şht. Hüseyin Ruso Stadı’nda yer alan yılın derbisinde lider K.Kaymaklı ile ikinci sırada yer alan Çetinkaya belki de istedikleri sonucu alırken, golsüz berabere kalarak, haftayı en az azarlı atlattılar.

Her ne kadar da, Teknik Direktörler Simavi ile Turan bu maça çıkmadan önce, galibiyet istediklerini deklare etseler de eminim, maçın sonunda bu beraberliğe sevindiler.

Ama, bu beraberliğe en çok sevinen ligin üçüncü sırasında yer alan ve K.Kaymaklı ile Çetinkaya’yı amansız bir şekilde takip eden Yenicami idi. Yenicami’nin, bugün son sıradaki Göçmenköy’ü yenmesi halinde 24 puanla, 23 puanlı Çetinkaya’dan ikinciliği devralırken, lider ile arasındaki puan farkını da ikiyi indirmiş olacak.

Tabii, şampiyonluk uzun bir staratejiyi gerektirir. Bu nedenle, dünkü maça çıkarken teknik adamlar “yenemezsen, yenilme” stratejisi ile oyun alanına dağıldı.

Dün, vasat bir görünüm çizen ve ne çaldığı düdüklerde, ne de gösterdiği kartlarda standardı yakalayamayan orta hakem Savaş Tilki’nin başlama düdüğü ile oyuna başlayan K.Kaymaklı ile Çetinkaya’nın orta sahalarını kalabalık tutarak, kontra hücumlarla gol aramayı planladıkları görüldü.

Ancak, bu stratejide Çetinkaya Batshi, Serhan önet, Erdin Börekçi, Hüseyin Kayalılar ve Akın Topal ile bu alanı daha iyi kullandığı gözlemlendi. Buna mukabil,  H.Adal, Hamis Çakır, Mehmet Kaygısız ile Yasin Kansu ve ilerlemiş yaşına ile Jacques’li K.Kaymaklı oyunu biraz da kendi alanında kabul ederken, oyunun insiyatifini Çetinkaya’ya bıraktı.

Carlos’un ve Mustafa Yaşinses’in hastalığından dolayı kötü bir gününde olmaları Kaymaklı sol tarafını adeta yok olmasına neden oldu. Sağda sahanın en iyilerinden Çağrı Kıral-Yasin Kurt’un geliştirdiği ataklarda Çetinkaya defansını zorlarken, Yasin Kurt’un Çağrı’ya ayak uydurabilseydi Çetinkaya’yı bu cenahtan yıkabilirdi.

Bu maça, her iki takım olanlardan çok, olmayanlar damga vurdu diye düşünüyorum. K.Kaymaklı’da defanstan hücuma kalkan iki bek Çağrı Kıral’ı tenzih ederim; Carlos hücuma kalkamayan, orta yapamayan  ve orta sahada pres yaparken bu hattını da ileri çıkarıp, hücumda çoğalamayan bir ekip görünümündeydi. 

Çetinkaya ise, orta sahada öldürücü pres yapan, rakibi bunaltan kanat ataklarını unutan ve  en büyük silahlarından olan duran top organizayonlarında kulelerini kullanamayan bir görünümdeydi.

Oyunun son bölümlerinde her iki teknik adam taktik değişikliklere giderek, oyunun kaderini değiştirtmeye çalıştı. Simavi, baktı hücumda başarılı olamıyor; oyunda biraz ağır kalan Jacques’in yerine Debola’yı, Yasin Kansu’nun yerine Bayram’ı oyuna aldı. Ancak, Bayram’ın beklenmedik sakatlığında Taner’i oyuna sürdü. İşte, bu Taner o bölgeyi toparlarken, Simavi’ye adeta “benim bu takımda sürekli oynarım” mesajını verdi.

Çetinkaya’da gol umutları Esin yokları oynarken, yerine giren Ediz de bir varlık gösteremedi. Çetinkaya’nın iyilerinden Hüseyin Kayalılar’ın sakatlığı Turan Altay’ın planlarını bozarken, Kayalılar’ın yerine giren Tunç da oyuna adapte olamadı. Bu arada, son maçlarda Çetinkaya’yı sürükleyen Batshi-Sherman ikilisi de sıkı markaj karşısında adeta kayboldular.

Aslında, bu maça defansların maçı diyebilriz. Her iki takım defansı da bire bir de adam adam savunmada hiç gedik vermedi. Bu bağlamda, Çağrı-Sherman, Mehmet-Esin ve de Adal-Batshi, Yasin Kurt-Akın, Yasin Kansu-Serhan, Jaques-Serkan, Yaşinses-H.Kayalılar, Tunç sonra Debola-Serkan eşleşmeleri  zaman zaman değişkenlik arzederken, maçın sıfır pozisyonla sona ermesi defansların maçı olarak nitelendirilebilirdi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu haber toplam 744 defa okunmuştur