1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. Biraz emlak, biraz inşaat…
Biraz emlak, biraz inşaat…

Biraz emlak, biraz inşaat…

Biraz emlak, biraz inşaat…

A+A-

 

Stella Aciman

Yakın bir zamanda Kıbrıs’a geldiğim ilk günden itibaren on yıl oturduğum dairemden, ayrılma vakti geldiğinde düştüm yollara. İşte o gün anladım, istediğin gibi bir ev bulmanın zorluğunu. Yolum bir tesadüf eseri Ufuk Emlak’ a düştü. Sahibi Belgin Hanım, tatlı dilli, işini iyi bilen, dürüst ve güvenilir bir kadın. Merak bu ya; ben ev aramayı bıraktım ve emlak sektörünün sorunları arasında buldum kendimi. Emlak işini yeterli bulmadım, inşaat sektörüne de el attım ve OS-HA İnşaat’ın ortaklarından Halil Keyfiala ile konuştum. Ev buldum mu? Umutluyum!

Belgin Ufuk- Ufuk Emlak
(Göle yoğurt çalmak)

Kaç yıldır emlak işiyle uğraşıyorsunuz?
2 yıldır yapıyorum. 

Nasıl karar verdiniz?
Yaşadığımız ekonomik zorluklardan dolayı, evime katkı koymak amacı ile bu işe giriştim. Zaten inşaat işinden anlardım. Ailemin tuğla fabrikası vardı. Yani bu işin yabancısı değildim.

Satılık veya kiralık bir yerim var… Ben mi size gelmeliyim, yoksa siz mi bana gelirsiniz?
Yaptığımız reklamlardan dolayı insanlar bize gelir.

Müşteri profiliniz kimlerden oluşur?
Öğrenci ağırlıklıdır ama farklı kesimlerden de müşterilerim var. Sadece öğrencilere bağlı çalışmak olmaz. Sonuçta onlar süreleri dolunca giderler buradan.

Satılık veya kiralık evlerin önce fotoğraflarını mı çekiyorsunuz?
Evet, çekiyoruz. Müşteriye önce resimleri gösteriyor, evin özelliklerini anlatıyoruz. Eğer beğenirse o zaman gösteriyoruz. Diğer türlü her evi göstermek çok vakit alıyor.

Emlak işinde yaşadığınız zorluklar nelerdir?
Az önce söylediğim gibi,  müşterinin talebi üzerine, varsayımla yola çıkılarak, elimizde bulundurduğumuz kiralık veya satılıklara müşteriyi kendi arabamızla götürürüz. Bu işlem günlerce hatta bazen haftalarca sürer. Gerek müşteriyle gerekse mal sahibi ile yapılan telefon görüşmelerinin günlerce sürmesine rağmen sonuç her zaman olumlu olmaz.
Bazı müşteriler emlak bürosunu dışlayarak, kendi amaçları doğrultusunda mal sahibi ile gerek kira gerekse satış işlemini gerçekleştirme yoluna gidebiliyor. Yani emlak bürolarının buradaki rolü göle bir kaşık yoğurt çalmaktır, ya tutarsa!

///////////////

OS-HA İnşaat Şti. Ltd.
Halil Keyfiala
(Sektöre güven yitirildi)


Kendinizi tanıtır mısınız?
Ben inşaat mühendisiyim. 1983 yılında okulu bitirdim. Bir yıl Türkiye’de çalıştım. 1984 yılında askere gittim. 1986 yılında bir inşaat şirketinde işe başladım. Yaklaşık beş yıl o şirketin inşaatlarında şantiye şefi olarak çalıştım. 1991 yılında ise ortağım Osman Arıkan’la kendi şirketimizi kurduk. O yıllardan itibaren inşaat sektörünün içindeyiz.

Neler yapıyorsunuz?
Biz inşaatla ilgili her türlü işi yapıyoruz. Apartman, villa, havuzlu tatil evleri yapıyoruz.

Yıllar içinde kaç ev veya apartman yaptınız?
Bugüne kadar çok ev ve havuz yaptık. Askeri ve devlet ihalelerine katıldık…

Annan Planı dönemi

İnsanların çoğu memlekette çok fazla ev yapıldığını ama çoğunun satılamadığını söylüyor…
Doğrudur… Özellikle 2003-2004 Annan Planı döneminde çok ev yapıldı. Düzgün iş yapan, iyi şirketlerin yaptığı evler ve apartmanların çoğu satılmıştır. Satılmayanlar ise piyasaya sonradan giren, bu işten anlamayan müteahhitlerin yaptıkları mülklerdir. Çünkü o dönemde inşaat sektöründe olmayan insanlar da bu işi yapmaya girişti.

Neden?
Çünkü özellikle yabancılardan çok talep vardı. Barış olacak havası vardı ve bizim taraf Rum tarafına ve Avrupa’ya göre çok daha ucuz, işler kaliteliydi. Ama belirli kişiler yapıyordu bu kaliteli inşaatları, herkes için söyleyemeyeceğim. Tabii biraz da denetimsizlik oldu o dönemde. Yani o dönemde çok iyi inşaatların yanı sıra çok kötü inşaatlar da yapıldı. Bu arada alıcıların birçoğu da kandırılmıştır. Şu an ayakta duranlar, iyi işler yapan kişilerdir ve şirketlerdir. O dönemde mantar gibi piyasaya çıkan müteahhitlerin hiçbiri şu anda ortada yoktur. Zaten onlar müteahhit bile değillerdi. İnşaat işçisi, boyacı, sıvacıydılar.

Türkiye’den gelen bir müteahhit buradan bir arsa alıp üzerine inşaat yapabilir mi?
Resmi olarak bu işi yapamaz.

Peki, gayrı resmi olarak inşaat işi yapanlar var mı?
Var tabii…

Kontrol yok

Nasıl yapabiliyor, kontrol edilmiyor mu?
Maalesef kontrol edilmiyor. Rastgele Çalışma Dairesi’nden birileri gelirse ki, o inşaatta çalışanların muhakkak çalışma izinleri yoktur, resmi yollardan iş yapmıyordur, kaçak çalışıyordur. Belki onlar denetlerken ortaya çıkıyordur. Onlar da inşaat encümenine bildirir, o da eğer gider kontrol ederse orasını mühürlettirebilir. Projesini buradaki teknik arkadaşlara yaptırmış olabilir. İznini de almış olabilir ama işi yapan kişi kaçaktır. Yani inşaat kaçak olmayabilir, arazinin üzerine villaları veya apartmanı kondurabilir ama yapan kişi kaçak olabilir. Vergisini, sigortasını ödemiyordur devlete…

Çok kaçak işçi var mı?
Kaçak işçi en çok inşaat sektöründedir ama eskiye göre nispeten azalmıştır.

Neden azaldı?
Kontroller sıklaştı, cezalar arttı. Bugün kaçak bir işçi yakalansa; onu çalıştıran kişi asgari ücretin beş katı ceza ödemek zorunda. Bu da bayağı yüklü bir miktar, dolayısıyla işveren bunu göze alamıyor. Ama bu cezaya rağmen kaçak işçi yok mu, tabii ki vardır.

Yabancılardan ilgi yok

Satışlar nasıl gidiyor?
Şu anda yerli müşterilere satış yapıyoruz. Avrupalılardan eski talep gelmiyor artık.

Neden?
Çünkü kandırıldılar.  Bir daireyi veya villayı birkaç kişiye birden satanlar oldu. Bu olaylar internet aracılığıyla duyuldu. İnsanlar artık güvenmez oldu tabii ki. Bu arada kurunun yanında yaş da yandı. Her müteahhit bunu yapmış değil ama ne yazık ki genelleme yapılıyor. İnsanların canı yandı bir kere. Eskiden daha temelden satıyorduk daireyi veya villayı. Şimdi bir apartman yapıyorsun, ortaya bir şey çıkmadan kimse satın almaya yanaşmıyor.

Kiralık mülkleriniz var mı?
Kiralık yerlerimiz var. Biz bazı yatırımlar düşünüyoruz kendimizle ilgili. Bazı yaptığımız apartmanları satmıyoruz. İnşaatı yaparken amacına uygun bir şekilde 1+1 veya 2+1 olarak yapıyoruz çünkü biz öğrencilere kiralıyoruz mülklerimizi. Kira olayının geleceği parlaktır. Üniversite öğrencileri giderek fazlalaşıyor. Bu işi ömür boyu yapmayacağız. Belli bir süre sonra ‘tamam, buraya kadar’ diyeceğiz.

Malzemeler hep Türkiye’den….

İnşaat malzemelerini ithal mi ediyorsunuz?
Ana maddemiz demir dâhil hemen hemen her malzemeyi Türkiye’den ithal ediyoruz.

Gümrük ödüyor musunuz, bir ayrıcalığınız var mı?
Ödüyorum tabii. Hiçbir ayrıcalığım da yok. Burada inşaatların pahalı olmasının sebebi de budur. Devlet sadece sanayi sektörünü vergiden muaf tutuyor. Sanayici, iş adamı atölye yaparken o kişi demiri kendi adına muafiyetli alıyor.

Hiç yerli üretim malzeme kullanmıyor musunuz?
Kum, çakıl ve tuğla ve basit mermer kullanıyoruz. Bazı plastik boru imalatı var ama onun da ham maddesi Türkiye’den ithal ediliyor.

Bu haber toplam 5058 defa okunmuştur
Adres Kıbrıs 117. Sayısı

Adres Kıbrıs 117. Sayısı