1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. ‘SU’ İÇİN ÖZERK OTORİTE
‘SU’ İÇİN ÖZERK OTORİTE

‘SU’ İÇİN ÖZERK OTORİTE

Türkiye, adaya gelecek su için “özelleştirme” kartını masaya koydu, hükümet ise “Kıbrıs Türk Su Kurumu” projesini hazırlıyor

A+A-

Cenk MUTLUYAKALI

Türkiye’den Kıbrıs adasına 66.5 kilometrelik askılı boru sistemi ile deniz altından taşınacak su için “geri sayım” sürerken, bu kez “Su Yönetimi” gündeme geldi.
Ada için dönüm noktası olması beklenen 75 milyon metreküp su için “nasıl yönetilecek, kim yönetecek” sorusu yanıt bekliyor.
Türkiye hükümetinin su yönetimi konusunda “özelleştirme”yi işaret ettiği bilinirken, Cumhuriyetçi Türk Partisi – Birleşik Güçler (CTP-BG) Genel Başkanı Mehmet Ali Talat “Özerk Su Otoritesi” üzerinde çalıştıklarını açıkladı.
“Kıbrıs Türk Su Kurumu”nu oluşturmak için yoğun bir çalışma içerisinde olduklarını belirten Talat, hükümetin de katılımı ve bilgisiyle, yeni bir yapı oluşturulması yönündeki bu çalışmaya öncülük ettiğini belirterek, “Türkiye’nin kendi önerisi var. Bizler de Su Kurumu üzerinde çalışıyoruz. Yeni bir yapı oluşturuyoruz. Maalesef, geçmiş hükümetler bu yönde gerekli hazırlığı yapmadı. Çok yoğun çalışıyoruz ve sonuçta, hükümetimiz, Türkiye ile gerekli müzakereleri de yapıyor” açıklamasını yaptı.

Talat gazetecilerle buluştu

CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, “Gazetecilerle Yuvarlak Masa Buluşmaları”nın ilkini dün parti genel merkezinde yaptı.
Gazeteci ve köşe yazarlarının yer aldığı toplantıya, CTP Basın-Yayın ve Halkla İlişkiler Sekreteri Ürün Solyalı’nın yanı sıra CTP Basın Bürosu sorumluları da katıldı.
Söz konusu toplantıların, farklı gazeteci, köşe yazarı ve yayın yönetmenleri ile en az ayda bir yapılacağı belirtilen toplantı, yaklaşık iki saat sürdü.

Gündem: Su

“Gazetecilerle Yuvarlak Masa Buluşmaları”nın ana gündemini, Türkiye Anamur-Dragon Çayı üzerinde inşa edilen Alaköprü Barajı’ndan adaya taşınacak “su” oluşturdu.
Türkiye’den gelecek suyun ekonomik ve etkin kullanımı için ciddi bir çalışma içinde olduklarını belirten Talat, Güzelyalı'dan su çıktığı andan itibaren, bu suyun belediyelere dağıtımı ve belediyelerden tahsilatı için ‘özerk bir üst otorite’ oluşturmak istediklerini anlattı.
Talat, “Kıbrıs Türk Su Kurumu”nun çoğunlukla bağımsız uzmanlardan oluşmasını hedeflediklerini, “siyasi otoritenin müdahil olmayacağı, fiyat politikasını bağımsız uzmanların saptayacağı” bir yapıdan söz etti.
“Su İşleri Dairesi böylece gerçek işlevine yönelecek, su ölçümleri yapacak, yine suyun sahibi olacak ancak su yönetimi, üst kurum tarafından yürütülecek” diyen Talat, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Su Kurumu bir üst otorite olacak. Yerel yönetimlerdeki su dağıtımı ise belediyelerin ortaklığından kurulan BESKİ tarafından yürütülecek. Su Kurumu’nun Lefkoşa Arıtma Tesisi dahil atık hatta göletlerde biriken suyun tarımda kullanılması konusunda da etkin olmasını hedefliyoruz. Kişisel kullanımdaki kuyular dışında tüm su kaynaklarının, üst otorite konumundaki bu kurumun kontrolünde olmasını arzuluyoruz.”
Talat, Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları bünyesindeki pek çok uzman ve hukukçu ile çalışmaların yürütüldüğünü de belirterek; Ahmet Hüdaoğlu, Mustafa Sıdal, Bektaş Göz, Ercan Sınay ayrıca hukukçularla birlikte ciddi bir çalışma yürüttüklerini anımsattı.
Talat, teknik heyetin, Türkiye’de de temaslar yaptığını söyledi.

Türkiye ile müzakere

“Türkiye’nin kendi önerisi var. Bizler de Su Kurumu üzerinde çalışıyoruz” diyen Talat, yeni bir yapı oluşturmak için yola çıktıklarının altını çizdi.
Talat, “Yeni bir yapı oluşturuyoruz. Maalesef, geçmiş hükümetler bu yönde gerekli hazırlığı yeterince yapmadı. Çok yoğun çalışıyoruz ve hükümetimiz, Türkiye ile gerekli müzakereleri yürütüyor” diye konuştu.
Talat “su maliyeti ne olacak” sorusuna, şu anda bunun net  yanıtını vermenin mümkün olmadığını, çalışmaların ve maliyet hesaplamalarının sonucunda tam rakamın ortaya çıkacağını söyledi.
“Türkiye’nin yaptığı yatırımının amortisman maliyeti istenecek mi, bu önemli” diyen Talat, daha önce, bu yatırımın Kıbrıs Türk toplumuna hediye edileceğinin açıklandığını, ancak, maliyet hesaplamasında durumun ne olacağını tam olarak bilemediklerini de anlattı.
“Fiyatlandırma yasa ile belirlenecek” diyen Talat, kurumun ‘özerk’ olacağını, ancak ‘özerkliğin’ bu anlamda ‘keyfi fiyat politikası’na dönüşmemesi için önlemlerin alınacağını belirtti.
Su Kurumu’nda görev alacak kişilerin uzman kurumlarca ‘performans değerlendirmesi’ ile çalışmasını hedeflediklerini de belirten Talat, “Türkiye ile uzlaşma sağlanacak mı” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“İrsen Küçük'ün imzaladığı 'mali protokol'de bir zafiyet var, ancak, hükümetimiz gerekli müzakereleri de yürütüyor; ortak hedefimiz adamıza gelecek suyun etkin, verimli kullanımıdır.”

Talat, Kıbrıs müzakerelerinde ciddi ilerleme olduğunu söyledi: “Akıncı’ya tam destek veriyoruz”

“CTP niçin sahaya indi? Çünkü bu işin şakası yok. Görüşmeler son derece iyi gidiyor. Yönetim ve güç birliği, Avrupa Birliği gibi konularda hem ciddi yakınlaşmalar var hem de yeni ilerlemeler.”

“5 yıl kaybettik, sayın Akıncı ile birlikte yeni bir motivasyon oluştu. Akıncı’ya tam destek vereceğiz. Bizim için önemli olan çözümdür… Şimdi Mülkiyet başlığı masada… En zoru bu ancak 2010’da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki Demopoulos Kararı ile artık kriterlere dayalı bir mülkiyet anlayışını Kıbrıslı Rum liderliği de kabul etti.”

“Mülkiyette 25 kategori belirlendi. Tabii henüz kriterler belirlenmedi. Kimi abartılı haberler ya da kışkırtıcı yayınlar yapılıyor, yalandır. Henüz ortada görüşülen hiçbir kriter yoktur.”

“Çözümle birlikte mülkiyet tartışmasının çok uzamadan sonuçlanması bizim açımızdan önemli. Çünkü MÜLKİYET meselesi KOMİSYONA bağlı olarak çok uzarsa ekonomimiz ciddi zarar görecek.”

“Müzakerelerin doğal bir takvimi elbette vardır. Kıbrıslı Rum liderliği de inanıyorum ki, mayın ayına kadar bir sonuca ulaşılması gerektiğini biliyor. Çünkü güneyde seçimler olacak.”

“Önemli ilerlemeler olduğunu düşünüyorum, ‘Yurttaşlık’ başlığında, Türkiye-Yunanistan dengesinde, yönetim ve güç paylaşımında…. Ciddi ilerlemeler var ve süreç iyi gidiyor. Mülkiyette de yeni, yaratıcı önerilerle yol alınacak. Önemli olan kimsenin mağdur olmayacağı bir sonuç. Belki yer değiştiren de olacak, iade de… Ama bu insanlar mağdur olmayacak. Bu kesin.”

“Kurucu devletlerin uluslararası anlaşma yapma yetkisi başlığında sorun olabilir ancak bu da aşılır. GARANTİLER konusu garantörlerin bir araya geleceği bir konferansta masaya yatırılır ve inanıyorum ki bir sonuca ulaşılır, sıkıntı olmaz.”

‘Hükümeti CTP Genel Merkezi Yönetmiyor’

Hükümetten memnun musunuz?
Talat:
Önemli olan belirlediğimiz hedeflere ve Hükümet Programı’na ulaşmaktır. Biz bunun için hükümete siyaset üretiyor, destek veriyoruz. Ancak şu değişti, CTP Genel Merkezi, hükümet yönetmiyor. Böylesi bir yapı bizim kabul ettiğimiz bir model değildi. Müsteşarlar ya da müdürler CTP Merkez Yönetim Kurulu'nda belirlenmiyor, bunu yanlış görüyorduk ve değiştirdik.

Bu hükümet ne kadar gider?
Talat:
2.5 yıllık bir hükümet vardır ve çalışma takvimi de ortadadır. Bu hükümeti geçici bir hükümet olarak görmüyorum.

İlk KURULTAY’da CTP Genel Başkanlığı’na yeniden aday mısınız? Parti başkanlığını Ömer Kalyoncu’ya bırakacağınız konuşuluyor!
Talat:
Şu anda önümüzde bir Tüzük Kurultayı var. Yıl sonuna kadar tüzük kurultayımızı yapmak istiyoruz. Üyelik sistemi de dahil değişiklikler olacak, henüz parti meclisimiz son şeklini onaylamadı. Ancak üyelik belirli kriterlerle verilecek. Yani aidatını ödemeyen, eğitim çalışmalarına katılmayan üye olamayacak. O nedenle şu anda asıl gündemimiz Tüzük Kurultayı. Ayrıca, parti genel başkanı ve başbakanın farklı kişiler olmasını çok daha verimli bulduğumu söylemek istiyorum. Sayın Ömer Kalyoncu ile de son derece uyumlu çalışıyoruz. Bizim bir sorunumuz yoktur. Doğrusu spekülasyonlar hep olur… Şu anda kim başkan olacak, kim aday olacak değil, hükümet programı, müzakere süreci ve diğer siyasi çalışmalarımıza yoğunlaşmamız gerekiyor.

“Kıb-TEK Başkanı biraz susacak”

Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’ndan şikayetçi misiniz?
Talat:
Evet, Kıb-Tek her bir yurttaşa karşı sorumluluğu olan bir işletmedir, bu nedenle tüm aboneleri ile ilişkileri açısından, başkanın üslubu çok daha yapıcı olmalıdır. Şikayetim bu, Kıb-Tek Başkanı konuşurken daha dikkatli olacak ya da biraz susacak.

Kıb-Tek Yönetim Kurulu Başkanı’nın görevden alınması gündemde var mı?
Talat:
Öyle bir gündemimiz yoktur. Kıb-Tek çok önemli iyileşmeler ve gelişmeler yaşanmıştır.

Elektrik tarifelerinde artış olması gerektiğini söylemiştiniz, ancak Başbakan, bu önergenin geri alınacağını açıkladı?
Talat:
Kendi görüşümü açıkladım, çünkü ortada bir maliyet hesaplaması ve yatırım ihtiyacı vardır. Eğer bu yatırım yapılmazsa, günün sonunda ödeyeceğimiz bedel daha büyüktür. Bu nedenle böyle konuştum. Yatırıma ve yeni teknolojiye ihtiyaç vardır ki, enerji maliyetlerimiz çok daha aşağıya düşebilsin.

Bu haber toplam 2982 defa okunmuştur