1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. Partilerin vazgeçilmezi makyaj ve saç
Partilerin vazgeçilmezi makyaj ve saç

Partilerin vazgeçilmezi makyaj ve saç

Partilerin vazgeçilmezi makyaj ve saç

A+A-

Filiz Uzun

Yeni yılı karşılayacağımız bu son günlerde partiler, akşam yemekleri, çalıştığınız yerlerin düzenlediği yeni yıl yemekleri ve eğlence mekanları için kadınların ilk durağı elbette ki kuaför ve makyaj merkezleridir. Ben de bunu düşünerek sizler için bir makyaj sanatçısı ve kuaför ile görüştüm.

Beni tanıyanlar bilirler yıllardır saçım aynı boyda ve aynı renk tonundadır. Yani doğal hali. Elbette beyazları kapatmak için (aramızda kalsın) bir miktar boya kullanıyorum kendi renginde. Makyaj yapmayı çok sevsem de asla doğallığı bozmaması gerektiğine inanırım.

Son zamanlarda bu konuda inanılmaz komik ama gerçek haberler duyuyoruz basından. Evlendiği eşini makyajını sildikten sonra tanımayan kocanın boşanma davası açması gibi. Yalnız ne kadar zordur bu aslında. Olmadığın biri gibi olmaya kalkmak.

Makyaj sanatının geldiği nokta inanılmazdır aslında son dönemlerde. Yılların yaraları, yanık izleri kapatılabiliyor. Özel bir gün için ne kadar önemlidir bu birçok insan için.

Bu haftaki konuğum uzun yıllar Türkiye’de sinema ve televizyonlarda, moda çekimlerinde hatta reklam filmlerinde makyaj sanatçısı olarak çalışmış. 3 yıldır ülkesine geri dönen Bilay Özgök. Makyajı tamamlayan diğer bir unsur da saçtır elbette. Bu yüzden kuaför Taner Fidan ile de bu yıl saçta modayı konuştuk.

Sinema setlerinde çalışan bir makyaj sanatçısı Kıbrıs’ta ne yapar diye merak etmiştim doğrusu Bilay hanımı duyduğum zaman. Aradım tanıştık. Buyurun size bir makyaj yapayım dedi. Hiç kaçırır mıyım! Fırladım gittim.

Bilay Özgök makyajını tamamladıktan sonra saç için Taner Fidan’ın bölümüne geçtik. Saçımla ilgili eleştirilerde bulunsa da sevdim onu da. İşinde usta. Biraz değişiklik yapmam gerektiğine inanıyor. Bilmem belki beni gaza getirip bir değişiklik yapabilirim.

Makyaj Sanatçısı Bilay Özgök; Hayalim yurtdışı sinema seti

• F.U:  Bilay Özgök, makyaj sanatı için nasıl bir eğitimden geçtiniz?
• B.Ö: 1998 yılında Marmara Üniversitesine Sinema ve Televizyon bölümü Görüntü yönetmenliği eğitimi için gittim. Ancak okurken makyaja olan ilgimden dolayı bu alana kaymak istedim. Tabii makyajı sinema ile birleştirecek bir yönde çalışmaya karar verdim. Öncelikle sinema makyajı ya da efekt makyajı (yara, yaşlandırma gibi) üzerine yurt dışında ve Türkiye’de çeşitli eğitimler aldım. Bu işi çok iyi yapan bir hocamın yanında asistanlığa da başladım. Ama sinemada çalışırken kozmetik makyajı da bilmek gerektiğini anladım ve bu alanda da eğitimler aldım.

• F.U: Sanırım uzun yıllar İstanbul’da bu alanda çalıştınız?
• B.Ö: Evet. Hem eğitimlerim süresince hem de daha sonra uzun yıllar hocamla birlikte sinema, reklam filmlerinde, tiyatrolarda, moda ve model çekimlerinde çalıştık. Hocam beni her yere beraberinde götürdü ve aslında bir nevi işi mutfağından öğrendim diyebilirim.

ÇOCUK VE KIBRIS

• F.U: Tek başına da çalıştın mı İstanbul’da?
• B.Ö: Evet. Hocam bir süre sonra sen tek başına da çalışabilirsin deyip beni gönderdi. Bir dönem NTV’de televizyonda çalıştım. Ancak televizyon da pek bana göre değildi. Sadece kozmetikle sınırlı olduğundan... Serbest olarak sinema filmleri ağırlıklı olmak üzere moda çekimlerinde, reklam filmlerinde yaklaşık 13 yıl aktif bir şekilde çalıştım. Asistanlık yıllarım hariç.

• F.U: Kıbrıs’a dönme kararını nasıl aldın?
• B.Ö: Evlenip çocuk doğurduktan sonra İstanbul’da yaptığım iş de çok zor olmaya başladı.

• F.U: Sinema veya moda gibi alanlarda KKTC’de çalışmak zor. Hatta yok. Ne yapıyorsunuz?
• B.Ö: Evet bu bilinçle döndüm ülkeme. Kryolan gibi profesyonel bir bünye altında çalışıyorum. Elbette kozmetik çalışıyoruz burada. Gelin makyajları, gece makyajları.

• F.U: 3 yıldır Kıbrıs’tasın hiç kapını çalan oldu mu? Sinema filmi gibi bir iş için?
• B.Ö: Oldu elbette.  Birkaç kısa film için arandım ancak bu yolun çok başında olduğumuzdan neredeyse gönüllülükle yapılıyor bu işler. Birkaç filmde tanıdık vasıtası ile birlikte çalıştık. Yine Türkiye’den 1984 grubunun bir klip çekimi oldu, burada birlikte çalıştık. Biz kendi bünyemizde bir proje yaptık. Kar Kraliçesi adı adlında orada değişik makyaj çalışmaları yaptık.

SİNEMA SETLERİNE ÖZLEM

• F.U: Özlüyor musun sinema ya da moda setlerini?
• B.Ö: Elbette özlüyorum. Ama burada da daha profesyonel işler olacağını umut ediyorum.

• F.U: Özellikle dönem filmleri ya da belgesel gibi çalışmalarda örneğin o dönemleri yaşatmak adına makyajın önemli yeri var değil mi?
• B.Ö: Elbette. Öncesinde çok ciddi bir çalışma gerektirir belgeselde, bire bir olmasa bile ö döneme benzetebilmek için. O dönem makyaj malzemesi pek yoktu ancak bu teknoloji ve malzemelerle en doğalı kamera arkasına yansıtabilmektir ustalık. Oyuncuların oynayacağı zor bir sahnede bile fakir zavallı bir halde olan kadın oyuncuya dahi makyaj yapılıyor. Ancak yok gibi gösterebilmektir mühim olan. Yaşlandırmak mesela, ya da yara izleri yapmak. Bu gerçekten çok önemlidir sinemada.

• F.U: Makyajı en çok tamamlayan unsur saçtır. İstanbul’da bunun için iyi bir ekip oluşturuluyor sinema ya da moda çekimlerinde. Şu an burada böyle bir ekip kurabildiniz mi?
• B.Ö: Kryolan’da genellikle kozmetik ağırlıklı çalışıyoruz. Ama dediğiniz çok doğru. İyi bir makyajı usta bir kuaförle birleştirdiğiniz zaman işte o zaman tamamlanıyor. Şu an bizler gece saçı ve makyajı bir de gelin saç ve makyajı yapıyoruz. Bunun için de birlikte çalıştığımız çok iyi kuaförlerimiz var. Saç ve makyaj uyum içinde olmalı bir de kişinin karakterine uymalıdır. Bir ekip işidir yani. Kişinin fikri ve talebi de çok önemlidir.

YILIN MODASI

• F.U: Türkiye’de çalışmaktan keyif aldığınız sanatçılar var mı?
• B.Ö: Evet. En son Özcan Deniz’in “Ya Sonra ”dizisinde çalışmıştım. Deniz Çakır ile keyifle çalışmıştık. Yüzü de kendi de çok uyumluydu. Özcan Deniz de. Deniz Akkaya ile de çok güzel çalışılır. Dolunay Soysert ile de.

• F.U: Bu yıl makyajda moda nedir?
• B.Ö: Makyajda bu yıl moda doğal olmasıdır. Kış sezonuna girdiğimiz bu günlerde ise dudaklarda bordomsu koyu kırmızı renkler çok moda. Aslında makyajda püf noktası bir insanı tanınmayacak hale getirmek olmamalıdır. Yüzdeki güzel noktaları belirginleştirmek olmalıdır esas. Makyajın kalıcı olması kat kat makyaj yapılması anlamına da gelmemelidir.

• F.U: Sinema makyajı ile televizyon makyajı farklı mıdır?
• B.Ö: Çok farklıdır. Sinemada çok ince katlar ve az makyaj olmalıdır. Büyük ekran olduğu için her detay daha çok görülür makyaj fazlalıkları da belirgin olur. Televizyonda ise tam tersi çok daha fazla makyaj yapılır çünkü ışık fazladır ve makyaj kaybolur çok görünmez. Ancak ben az makyaj yapmayı tercih ederim. Kişi makyaj tercihini bana bırakırsa doğal bir makyaj yapmak tercihimdir.

ALTERNATİF ÇOK

• F.U: Makyajda hayalin nedir?
• B.Ö: Yurt dışında bir sinema setinde çalışmaktır. Gerçekleştirebilir miyim bilmiyorum ama Türkiye’de çalıştığım dönemlerde de hayalimdi. Kim bilir belki olur.

• F.U: Bilgilerinizi, deneyimlerinizi paylaşıyor musunuz? Makyaj öğrenmek isteyenlere eğitim yapıyor musunuz?
• B.Ö: Evet. Kryolan’da makyaj kurslarımız oluyor, 2 aylık sertifikalı kurslar düzenliyoruz meslek edinmek isteyenler için. Burada çalışmamın avantajı da bu. Kozmetik ürünlerde çok fazla alternatifimiz var. Çok yakında da bireysel eğitimlere başlamayı planlıyoruz. Bazı kişiler kendilerine makyaj yapmayı öğrenmek isterler. Onlarla bire bir kendi yüzlerinde çalışacağız.

• F.U: Bu 2 aylık kursun ücreti ne kadar?
• B.Ö: Türkiye fiyatları bildiğim için gerçekten burada çok uygun. 2 aylık eğitim için 2 bin tl.

• F.U: Kadınlar için birkaç makyaj tüyosu verebilir misin?
• B.Ö: Eyeliner’ı yanlış kullanıyor çoğu kadın. Göz kapağı dar olanların eyeliner kullanmaması gerekir. Ya da çok ince bir çizgi olmalıdır. Her göze kuyruklu eyeliner çekilmez. İnce dudaklarınız varsa koyu renk rujlar kullanmamalısınız.

• F.U: Makyajın olmazsa olmazı nedir?
• B.Ö: Bana göre rimeldir. Günlük bir makyajda ince bir kapatıcı, doğal tonlarda bir dudak parlatıcısı ve rimel yeterlidir. Bazıları fondöten konusunda ısrarlıdır. Eğer gündüz kullanacaklarsa ince bir kat kullanılmalıdır.

• F.U: Makyajda sanat güzel yüze makyaj yapmaktan çok zor ciltlere makyaj yapmak mıdır sizce?
• B.Ö: Aslında ikisi de güzel. Örneğin yüzünde yanık izleri olan ya da akneli, sivilceli bir yüz ile çalışmak ve kişinin kalktığında mutlu ayrılması beni çok mutlu ediyor. Ama güzel bir yüzle çalışmak da sanatını ortaya koymak adına önemlidir.

*******************

Kuaför Taner Fidan; Kadın her yerde kadındır

• F.U: Kaç yıldır kuaförlük yapıyorsun?
• T.F: 14 yıldır kuaförlük yapıyorum. 8 yıl İzmir’de çalıştım. 6 yıldır da Kıbrıs’ta çalışıyorum.

• F.U: Kuaförler genellikle usta yanında çıraklık yaparak eğitim alırlar değil mi?
• T.F: Evet. Küçük yaşlarda kuaför yanlarında çıraklık yaparak başlıyoruz mesleğe bizim işimiz daha çok usta çırak şeklinde öğreniliyor.

F.U: Kıbrıs’ta kuaför olmak nasıl?
• T.F: Güzel. Kadın her yerde kadındır.

FARKLI RENKLER

• F.U: Şu an saçta moda nedir?
• T.F: Uzun saç hala moda. Omre modası var. Saçın giderek açılarak uçlarda farklı bir rengin olmasıdır. Örneğin kahve renkli bir saçın uçlara doğru giderek açılması ve uçların sarı olması gibi. Postişler yine moda. Saç renginde ise karamel tonları ve gri renk moda. Açık tonlar çok moda.

• F.U: Farklı renkler de moda sanırım. Saçın bazı bölümlerini iddialı renge boyamak.
• T.F: Evet moda ancak daha marjinal kişiler tercih ediyor. Maviler, morlar, sarılar, kırmızılar kullanılabiliyor. Hatta cesur olanlar tüm saça zebra gibi birçok rengi kullanabiliyor. Kıbrıs’ta çok yaygın değil ama Türkiye’de çok moda.

• F.U: Yeni yıl partileri, yemekler için birçok kadın saç yapmaya gelecek. Ne tür saçlar yapacaksınız?
• T.F: Saç uzun ise doğal ve iri dalgalı modelleri öneriyorum. Topuzda ise doğal sanki kuaförden çıkmamış gibi doğal topuzlar moda bu yıl.

• F.U: Her kuaför kendini iddialı bulduğu bir alan vardır. Senin iddialı olduğun nedir? Boya mı? Topuz mu? Nedir?

“KADINLARI TANIYORUZ”

• T.F: Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki örgüler hariç saçla ilgili her konuda iddialıyım.

• F.U: Kadın ve güzellik söz konusu olduğunda kadınlar çekilmez oluyor mu?
• T.F: Bu kadar yıllık meslek yaşamımızda işimizin bir parçası olarak kadınları anlamayı da öğreniyoruz. Oturduğu andan bir kadının ne istediğini, neleri kaldırıp kaldırmayacağını tahmin ediyoruz.

• F.U: Benim gibi dalgalı saçların kısa kesim yapması çok zordur, ne önerirsin?
• T.F: Kullanımı zor olabilir. Eğer sürekli fön çekebilecekse öneriyoruz. Ya da önce saçını düzleştirerek kısa kesmesini öneriyoruz. Düzleştirici ilaçlarla önce düzleştirip sonra kesiyoruz. Sizin gibi saçlara çok kısa değil ama bir miktar düzleştirdikten sonra bir tarafı kısa diğer taraf daha uzun olan model çok güzel olur. Hatta uzun olan tarafın uçlarına farklı yumuşak bir renk katmak harika olabilir.

• F.U: Genellikle bazı kuaförlere fön çekmek için gidildiğinde çırak alt katı çeker sonra ustası gelip 2. düzeltmeyi yapar. Bu doğru mudur sence?
• T.F: Aslında bana göre doğru değil. Özellikle benim için alt kat çok önemlidir. Hatta ben fönü tek katta bitirebilirim. Türkiye’de hep böyle yapıyordum. Burada kadınlar alışkın olmadığından sanki baştan savmışız sanıyorlar. Oysa alt katı iyi çekmişseniz yeterlidir.

 

Fotoğraf: Gürcan Topukcu

Bu haber toplam 3045 defa okunmuştur
Adres Kıbrıs 243. Sayısı

Adres Kıbrıs 243. Sayısı