1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Hayvancılar yine isyanda: “Et ve süt fiyatları maliyetlere göre ucuz, hayvan satıp yem alabiliyoruz”
Hayvancılar yine isyanda: “Et ve süt fiyatları maliyetlere göre ucuz, hayvan satıp yem alabiliyoruz”

Hayvancılar yine isyanda: “Et ve süt fiyatları maliyetlere göre ucuz, hayvan satıp yem alabiliyoruz”

YENİDÜZEN’e konuşan hayvan üreticileri, “Maliyetler çok yüksek, üretemiyoruz.  Üreticiler mutsuz ve bu durumdan bıktı usandı. Yanımızda olan kimse yok. Üretimden kopacağız” dedi, hükümetten destek talep etti.

A+A-

Hüseyin ÖZBARIŞCI

Türk Lirası’nın döviz karşısında özellikle son bir yılda yaşadığı rekor derecelerdeki değer kaybı, büyükbaş ve küçükbaş hayvan üreticilerini bir çıkmaza doğru itti. Özellikle yem ve mazot fiyatlarında ciddi bir artış üreticiyi zora soktu.

YENİDÜZEN’e görüşlerini aktaran hayvan üreticileri, et ve süt fiyatlarının maliyetler karşısında “ucuz” olduğunu iddia etti, üreticiye destek verilmesi gerektiğinden bahsetti.

“Ödendiğimiz süt miktarının yanında hayvan satıp yem alabiliyoruz. Her ay 7-8 tane hayvan satıp yem parasını ödemek, sürüyü yok etmek demektir” şeklinde konuşan hayvan üreticileri, bunun böyle devam etmesi durumunda üreticilerin üretimden kopacağını dile getirdi.

 

Hayvan üreticileri ne dedi?

Kıbrıs Türk Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları:

“Üretici yüksek maliyetler karşısında yok olup gidiyor”

Kıbrıs Türk Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları, “Mazot fiyatları bir yılda yüzde 200 arttı, yem fiyatları ve ilaçlar 3 katı değerinde arttı ancak sütün ve canlı hayvanın fiyatı çok az arttı. Üreticiler bu maliyetlerle üretim yapamıyor” dedi. En temel sorunlarının yüksek maliyetler olduğuna dikkat çeken Naimoğulları, yeni kurulan hükümetin de bu konuya bir çare bulacağına inancı olmadığını savundu.

Naimoğulları şöyle devam etti: “Üretici yüksek maliyetler karşısında yok olup gidiyor ama bizi yönetenler sadece izlemekle yetiniyor. 2021 yılı ile 2022 yılı arasındaki farklar haddinden fazla büyük. Birçok olumsuzluk yaşadık. Ancak bu ülkeyi hükümet değil, zenginler yönetiyor. Üreticiyi ve köylüyü resmen sömürüyorlar.”

 

Mustafa Turhan: “Yatırımdan vazgeçtik, üretimden de kopuyoruz”

“Şu anda maliyetler sütün fiyatından çok yüksek. Ödendiğimiz süt miktarının yanında hayvan satıp yem alabiliyoruz. Her ay 7-8 tane hayvan satıp yem parasını ödemek, sürüyü yok etmek demektir. Benim son 1 yıl içerisinde 50-60 civarında hayvanım bu şekilde satıldı çünkü olmuyor. Yatırımdan vazgeçtik, yatırım yapmıyoruz ama üretimden de kopma noktasına doğru geliyoruz. Sorunlarımız gerçekten çok büyük. Yeni göreve gelen hükümet acilen bu konuda bir çalışma yapmalı ve yeni projeler hayata geçirmeli. Aksi takdirde bu ülkede hayvan üretimi yok olup gidecek.”

 

Kağan Güler: “Gittikçe makas daha da açılıyor”

“Yem, mazot, ilaçların maliyetleri çok yüksek. Bu maliyetler yanında bizim ürettiğimiz et ve süt fiyatları çok ucuz kaldı ve ne yazık ki gittikçe bu makas da açılıyor. Bu durum böyle gitmez ve her gün açık veriyoruz. Açık verdiğimiz bir sistem olduğu için de ne kadar dayanacağımızı bilmiyoruz. Gelinen aşamada kasaplardaki et fiyatları tüketiciye arttı ama hayvancının aldığı miktar neredeyse aynı. Suçlu hep hayvancılar olarak gösteriliyor ama durum öyle değil. Bir denetim mekanizması, üretici desteklenmeli.”  

 

Musa Akçansoy: “Destek olmazsa üretim de olmaz”

“Geçen yıl ile bugünlerdeki mazot fiyatları arasında yüzde 100’den fazla bir fark var. Ben geçen sene Mayıs ayında İspanya’dan hayvan ithal ettim. Her bir hayvan bana yaklaşık 500 Euro’ya mal oldu. Ancak devletin bana bu konuda bir kuruşluk katkısı olmadı. Üstüne devlete fon, gümrük, karantina parası harcamalar yapmak zorunda kaldık. Ben kendi imkânlarımla üretim yapıyorum. Senede hayvan başına aldığım kulak parası 170 TL’dir. O parayla şu anda bir torba yem alamaz durumdayız. 365 günün 50 gününü ödeyeceklerse, diğer 315 günü de ben kendi imkânlarımla yapacaksam beni kendi halime bıraksınlar. Şu anda Kıbrıs’taki küçükbaş sütü, bu ülkedeki insanların yoğurt ihtiyacını karşılamaz. Hayvan bana verim veriyorsa, ben de o hayvana verim vermek zorundayım. Ama bu maliyetlerle bunun sürdürülebilirliği yok. O yüzden destek önemli, destek olmazsa üretim de olmaz.”

 

Bayram Sakallı: “Böyle giderse küçük çapta yapan üreticiler yok olup gidecek”

“Yemciye her gittiğimde yem fiyatına zam var mı diye soruyorum. Çünkü son dönemde zamlanıyor. Her sene Şubat ayında kulak numaralarında bizlere destek veriliyor. Şubat ayını tamamlamak üzereyiz ve ondan da haber yok. Biz hayvancılar olarak başkasına işliyoruz, işin doğrusu bu. Benim gibi bu işi küçük çapta yapan üreticiler böyle giderse yok olup gidecek. Çünkü artık bizi aştı. İnsan üretmek ister ama emeğinin karşılığını da almak ister. Emeğinin karşılığını almazsan işi yapmak istemezsin.”

 

Çetin Şahan: “Üreticiler mutsuz, bu durumdan bıktı usandı”

“Elektrik, mazot, veterinerden aldığımız ilaçlar, yem, kısacası her şey fiyatı 2 katı, hatta 3 katına yakın arttı ama bizim ürettiğimiz etin ve sütün fiyatı neredeyse aynı. Üreticiler mutsuz, bu durumdan bıktı usandı. 15 günde ödenmesi gereken süt fiyatları ayın 23’üne dek ödenmedi. Zaten aldığımız miktarla bir torba yemin yarısını alabiliyoruz, onu da geç ödüyorlar. Toprak Ürünleri Kurumu’ndan aldığım herhangi bir şeyin parasını ben gününde ödemek zorundayım yoksa alamam. Bu üreticilerin ne kadar zor şartlar altında bildikleri halde yetkililer bize hakkımız olan parayı geç ödüyor. Yetkililer, bu üreticinin yanında olmalı, aksi takdirde herkes üretimden kopacak.”

 

Ali Gökçeri: “Gelecekte hayvanın yalnız fotoğrafını göreceğiz”

“Hayvancılık yazı kışı, gecesi gündüzü olmayan bir iştir. Buna rağmen verdiğimiz emeğin karşılığını alamamak üreticiyi üzüyor. Biz üretirken döviz karşılığında alıyoruz ama kendi ürettiğimizi Türk Lirası ile satıyoruz. Bu yüksek maliyetler karşısında üreticiler nereye gidecek hiç bilmiyoruz. Maliyetlerin böyle gitmesi ve buna bir çare üretilmemesi durumunda gün gelecek ne büyükbaş, ne de küçükbaş hayvancı denen bir şey kalacak. Gelecekte hayvanın yalnız fotoğrafını göreceğiz ve bu üreticinin neler çektiğini o zaman anlayacağız. Gelinen aşamada Doğrudan Gelir Desteği ciddi anlamda gözden geçirilmeli ve ciddi projeler hayata geçirilip üretici rahatlatılmalı.”

 

Osman Osmanlızade: “Bu şartlarda üretim yapmak çok zor”

“Ben bu işi küçük çapta yapıyorum ve küçükbaş hayvan besliyorum. Gelinen aşamada maliyetler çok yükseldi ve artık ciddi boyutlara ulaştı. Bu şartlarda üretim yapmak çok zor... İnsanlar eski zamanlarda bu işi hobi ve ekstra gelir kaynağı olarak yapıyordu. Şimdi bu sektörden insanlar geçinemiyor. En acı tarafı bu.”

 

Mustafa Tuluhan: “Sorun çok, ama yanımızda olan yok”

“Hayvan üreticileri birçok zorlukla uğraşıyor. Sadece akaryakıt fiyatları değil, yem fiyatları da, gübre fiyatları da, ilaç fiyatları da arttı. Yıl verimli geçiyor ama çiftçiler gübre alamadığından dolayı arpa boyları küçük kaldı. Hayvan üreticileri ilaç hastalanan hayvanına ilaç alamadığından dolayı hayvan ölümleri arttı. Dediğim gibi sorun çok, ama yanımızda olan yok. Böyle devam etmesi durumunda özellikle küçük çaptaki birçok üretici iflas edecek ve bu üretmekten vazgeçecek.”

 

Halil Çobanosman: “Ben yıllar boyunca hayvancılık yaptım böylesi bir pahalılık görmedim”

“Ben yaşımdan dolayı artık hayvancılık yapmıyorum ama çok küçük yaşlarda hayvancılığa başladım, uzun yıllar boyunca da hayvancılık yaptım. Görüyoruz, bugün maliyetler çok yüksek ve üretici bunun altından kalkamıyor. Ben bu kadar senede böylesi bir pahalılık görmedim. Yetkililer bu konuya el atmalı, aksi takdirde üretici, üretimden kopacak.”

yd-destek-gorseli-348.jpg

Bu haber toplam 1376 defa okunmuştur