1. HABERLER

  2. KÜLTÜR & SANAT

  3. Temelkuran, okurları ile buluştu
Temelkuran, okurları ile buluştu

Temelkuran, okurları ile buluştu

Gazeteci-Yazar, Ece Temelkuran’ın geçtiğimiz aylarda basılan kitabı DEVİR’in imza günü ve söyleşisi, Lefkoşa Atatürk Kültür Merkezi’nde dün akşam saat 20.00’de gerçekleşti.

A+A-

Feray YALÇUK

Etkinlikte, Temelkuran, DEVİR’de bir çocuğu anlattığından bahsederken,“hatırlamak” eylemine de büyük dikkat çekti.
Kitapta kendi kişisel hatıralarıyla ilgili yazdığını belirten Temelkuran, Türkiye’deki 1980 darbesinde 8 yaşında olduğunu, bu nedenle de kitaptaki çocuğu hep o yaşta hayal ettiğini söyledi.

Temelkuran, “Hiç yaşamadan hatırladığım şeyler var” şeklinde konuşurken, “annemin benden önceki hayatında yaşadıkları bana yüklenmiş bir şekilde doğdum ve büyüdüm” şeklinde konuşarak, insanın varoluşunda ailenin rolü ve etkisinden örneklerde bulundu.

Çocuklar büyürken
Etkinlikte, çocuklar büyütülürken onlara neden katliam, işkence hikâyeleri anlatıldığını sorgulayan Temelkuran, insanların birbirine hikâyelerle bağlandığının altını çizdi. Bağlanmadan dışta kalmış bir birey olmanın ölmekten daha korkunç geldiğini de belirten Temelkuran, “yalnız kalmak ölmekten bile daha korkunç” dedi.

Tek başına hatırlamak; korkunç!
Ece Temelkuran, bir olayı yalnızca bir kişinin hatırlamasını “dünyanın en trajik olayı” olarak yorumlarken,  bunu salt insan için değil toplum için de düşünmemiz gerektiğini belirtti. “Gezi” olayından sonra bazı şeyleri sırf kendinin hatırlamadığını düşünen Temelkuran, artık hatırlamanın bir anlamı olduğunu dile getirdi. 1980’deki darbede Kenan Evren’in “ideolojisiz bir nesil yaratacağız” cümlesine dikkat çeken Temelkuran, zorla unutturmak diye bir şeyin olmadığını ve bunu “Gezi”den sonra daha net anladığını vurguladı.

Unutmamak, hatırlamamak; aynı şeyler değiller…
Unutmamakla hatırlamamanın aynı şey olmadığına dikkat çeken Temelkuran, hatırlamanın unutulmasın diye inat ettiğimiz şeyler olduğunu ifade etti. Tam da bu noktada hikâyenin bütününü hatırlayabilmenin önemine dikkat çeken Temelkuran, geçmişin ruh halini anlayıp gerçeğe ulaşabilmenin tek yolunun bu olduğunu belirtti.
Temelkuran, “belki o zaman unutmamak veya hatırlamak korkunç olmayabilir” dedi.

Bu haber toplam 1391 defa okunmuştur