Mağusa Gençlik Merkezi (MAGEM), Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile KKTC Hükümeti arasında yapılan “Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurtdışı Koordinasyon Ofisinin Kurulması ve Faaliyetlerine İlişkin Anlaşmayı” ret ettiğini kaydetti.

MAGEM’den yapılan yazılı açıklamada anlaşmanın bu alanda çalışan sivili toplum örgütlerinden “gizlenmek pahasına”, “hukuka aykırı biçimde” yürürlüğe konmaya çalışıldığı ve uluslararası anlaşmaların, anayasa tarafında belirlenen yürürlüğe girme kurallarının “pervasızca çiğnendiği” savunuldu.

Açıklamanın tam metni şöyle:

Mağusa Gençlik Merkezi (MAGEM) olarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile KKTC Hükümeti arasında yapılan “Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurtdışı Koordinasyon Ofisinin Kurulması ve Faaliyetlerine İlişkin Anlaşmayı” red ediyoruz.

Yapılan anlaşmayı iki ana gerekçe üzerinden geçersiz ve kabul edilebilir bulmadığımızı belirtmek istiyoruz. Öncelikle yapılan bu anlaşma, bu alanda çalışan sivili toplum örgütlerinden gizlenmek pahasına, hukuka aykırı biçimde yürürlüğe konmaya çalışılmıştır. Uluslararası anlaşmaların, anayasa tarafında belirlenen yürürlüğe girme kuralları, pervasızca çiğnenmiştir. Ayrıca anlaşmanın meclisin gündemine taşınmaması da demokratik değerlere ters düşmektedir. Bu durum yapılan anlaşmanın herhangi bir demokratik süreçten gelmediğini ve bu sebeple Kıbrıslı Türklerin demokratik ve siyasi haklarını hiçe saydığını göstermektedir. Dolayısı ile MAGEM olarak anlaşmanın iptaline yönelik başlatılan hukuki sürece sonuna kadar destek vermekteyiz.

Bu protokol ile ilgili bir diğer büyük sorun ise anlaşmanın içeriği ve bu anlaşma ile amaçlanan hedeflerdir. Uzun bir süredir varoluş kaygısı güden gençlerimizin bu anlaşmanın hangi noktasında kendini var edebileceği açık değildir. Aksine anlaşmanın içeriği toplumun, demokratik olarak elinde bulundurması gereken kurumsal yapıyı, başka bir ülkeye devrettiğine işaret etmektedir. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Dolayısı ile dava sürecinden bağımsız olarak, işbu protokole karşı duruşumuzun sadece yürürlüğe giriş usulüne ilişkin olmadığını, aynı zamanda bu protokolün içeriğine de topyekûn karşı duruş sergilediğimizi belirtiriz.

Son olarak anlaşmanın hukuk dışı bir niteliği olduğunu bir kez daha hatırlatarak, BKP-TDP ve Zeki Çeler'in açtıkları davaya MAGEM olarak önem verdiğimizi ve bu davanın takipçisi olacağımızın altını çizeriz.