1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. Aile Yasası’nda Çocuk
Aile Yasası’nda Çocuk

Aile Yasası’nda Çocuk

Aile Yasası’nda Çocuk

A+A-


Münür Teralı
(KTÖS Eşitlik ve İnsan Haklarından Sorumlu
Eğitim Sekreter Yardımcısı)

mnrtrl@hotmail.com

Aile Yasası değişiklik önerisi bir süredir gündemi meşgul etmektedir. Bu konuyla ilgili birçok yorumlar yapılmış, yazılar yazılmış, televizyon ve radyo programlarında konu değerlendirilmiştir. Aile kurumundan kadın haklarına, ev içi şiddetten soyadına, toplumsal cinsiyet eşitliğinden mal paylaşımına kadar birçok mesele, Aile Yasası değişikliği kapsamında tartışılmıştır ve tartışılmaktadır. Sözü edilen hususlar arasında en önemlilerinden biri de çocuk haklarıdır. Bu yazıda başlıklar halinde, Aile Yasası değişiklik önerisindeki çocuk haklarının kapsamı ele alınacaktır.

Çocuk Hakları Bakımından, Aile Yasası’nın Hukuki ve Toplumsal Meşruluğu

Bizler, çocukları için en iyisini isteyen, sürekli bunun için çabalayan ve onlar için yaşayan bir toplumun üyeleriyiz. Ancak ne yazık ki, toplumsal düzeyde sahip olunan bu hassasiyet, yasalarımıza yeteri kadar yansımamıştır. Değiştirilmesi öngörülen Aile Yasası ile bu hassasiyetimiz, hukuki bir zemine taşınacak ve devlet mekanizmalarınca koruma altına alınması için büyük bir adım atılmış olacaktır.

Bilindiği üzere dünyada, çocuk haklarının koruma altına alındığı hukuki mekanizmalar mevcuttur. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi, aralarında en yaygın olan ve kabul görendir. Ayrıca ilgili sözleşme Meclis tarafından 1996 yılında onaylanmış ve böylece devlet bu sözleşmenin maddelerini uygulama taahhüdü vermiştir. BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre (madde 3) taraf devletler, idari makamlar ve yasama organları tarafından yapılan ve çocukları ilgilendiren bütün faaliyetlerde çocuğun yararını esas almalıdır. Yine aynı maddede taraf devletlerce çocukların esenliği için gerekli bakım ve korumanın sağlanması ve bunun için yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesine vurgu yapılmaktadır. İşte Aile Yasası değişikliği, BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin bu ve buna benzer maddeleri göz önüne alınarak şekillendirilmiştir.

Mevcut yasada sadece kız çocuklarına verilen hakkın, erkek çocuklarını da kapsayacak şekilde genişletilmesi

Mevcut yasanın evlenme yetersizliğini düzenleyen 6. Maddesine göre, 18 yaşını doldurmayan bireyler evlenemezler. Ancak yasaya göre bunun istisnası mevcuttur. 16 yaşından büyük 18 yaşından küçük kadınlar, iyi nedenlerle ve kendi yararlarına olacaksa vasilerinin onayıyla ve mahkeme kararıyla evlenebilmektedirler. Yapılan değişiklikle, erkek çocukların maruz kalabilecekleri eşitsizlik ve istismar durumlarını önlemek maksadıyla, bu hak ve vasi onayı şartı erkek çocuklarını da kapsayacak şekilde genişletilmiştir.

16 yaşından büyük 18 yaşından küçük bireylerin evlenmelerine Sosyal Hizmetler Dairesi’nin onayı şartı

Aile yasasının 6. maddesine göre 16 yaşından büyük 18 yaşından küçük bireylerin evlenmesinde vasilerinin onayı ve mahkeme kararı yeterlidir. Yapılan değişiklikte bunların yanında, ilgili bireylerin psikolojik olarak evlenmeye hazır olup olmadıklarını belirlemek ve çocuk haklarını gözetmek amacıyla, Sosyal Hizmetler Dairesi’nin görüşüne başvurma şartı eklenmiştir.

Çocuklar için ödenen nafaka ile ilgili düzenlemeler

Mevcut yasada boşanma durumunda, çocuğun velayetini almayan taraf, alan tarafa çocuğun sadece eğitim giderlerini karşılamak için nafaka vermek zorundadır. Üstelik bu nafakanın ne kadar olacağını düzenleyen herhangi bir madde de yoktur. Oysa bir çocuğun tek ihtiyacı ve gideri eğitimi ile ilgili değildir. Yapılan değişiklikle, çocuğun eğitim ihtiyacı dışında iaşe, ibate ve bakım giderleri için de nafaka verilmesi öngörülmüştür. Ayrıca ödenecek olan nafaka miktarının, asgari ücretin ¼’ünden az olmaması koşulu getirilmiştir. Mevcut yasada nafakanın hangi yolla ödeneceği de düzenlenmemiştir. Bu pratikte ciddi sorunlar doğurmaktadır. Nafakanın ödenip ödenmediği takip edilememekte ve bu durumda, taraflar arasında anlaşmazlık yaşanması durumunda en büyük zararı yine çocuklar görmektedir. Yapılan değişiklikle bu durumu ortadan kaldırmak için nafakanın, nafakayı alacak olan kişinin banka hesabına yatırılması zorunluluğu getirilmiştir.

Boşanma durumunda çocukların velayeti konusu

Mevcut yasada boşanma durumunda çocukların velayetinin hangi koşullarda, hangi tarafa verileceğini düzenleyen maddeler bulunmamaktadır. Bu oldukça büyük bir eksikliktir. Yapılan değişiklikle, mahkemenin çocuğun velayetini taraflardan birine verirken, çocuğun yaşı, fiziksel ve ruhsal sağlığı, maddi ve manevi ihtiyaçları ile anne ve babanın fiziksel ve ruhsal sağlıklarını göz önünde bulundurması düzenlenmiştir. Ayrıca mahkeme, velayeti verirken, 7 yaşından büyük çocukların hangi tarafla birlikte yaşamak istediğini Sosyal Hizmetler Dairesi’nden bir pedagogdan aldığı görüşle tespit edecek, diğer bir ifade ile çocuğun fikirlerini de göz önünde bulunduracaktır.

Bunların yanında yapılan değişiklikle mahkeme, çocuğun velayetini taraflardan birine verirken, çocuğun yaşayacağı ev, çevre ve gideceği okulla ilgili Sosyal Hizmetler Dairesi’nin görüşüne başvuracaktır. 


Çocukların yurtdışına çıkışlarının düzenlenmesi

Mevcut yasada sadece boşanma durumunda çocuğun anne ve babasının yazılı izniyle yurt dışına çıkabileceği düzenlenmiştir. Oysaki süren evliliklerde ya da boşanma sürecinde olsa bile hukuken yürürlükte olan evliliklerde de, çocuğun anne ya da babası diğerinden izinsiz ve habersiz bir şekilde çocuğu yurt dışına çıkarmak isteyebilir. Bu durumda çocuklar anne veya babalarında zorla koparılabilir. Yapılan değişiklikle bu olumsuz durum giderilmiş, ister boşanmış olsun, ister evlilik devam etsin, taraflardan biri çocuğu yurt dışına çıkarmak isterse diğer tarafın yazılı izninin olması koşulu getirilmiştir.

Bu haber toplam 1742 defa okunmuştur
Gaile 321. Sayısı

Gaile 321. Sayısı