Basın toplantısında konuşan Hüdaoğlu, Protokol altında proje kapsamında inşa edilen arıtma tesisi, pompa istasyonlarının işletme ve bakımlarının Türkiye Devlet Su İşleri’nin (DSİ) sorumluluğuna bırakılmasını “çatışma ortaya çıkaracak bir konu” olarak değerlendirerek “KKTC vatandaşlarını eğitmeli ve (adada yapılacak işlerde) sisteme dahil etmeliyiz” dedi.

Bakanlar Kurulunun, su yönetimi ile ilgili kurulacak yeni yapıya veya Su İşleri Dairesine devretmek üzere, KKTC kanadında yapılan tesis ve yapılarda TC Devlet Su İşleri altında personel eğitilmesi kararı bulunduğuna dikkat çeken Hüdaoğlu, bir yıldan beri 17 KKTC vatandaşının DSİ ile birlikte KKTC kanadındaki operasyonları yürüttüğünü, bunun bir anda yok sayılmaması gerektiğini söyledi.

Hüdaoğlu, “Su İşleri Dairesi altında veya farklı bir organizasyon derhal hayata geçirilmelidir. DSİ’nin ihaleye çıkması yerine DSİ’nin denetiminde tesisleri yapan şirketlerden destek de alarak personelimizi yetiştirmeliyiz” dedi.
Hüdaoğlu, Birlik olarak, Belediyelerin su altyapılarını tamamlaması ve kaçakların giderilmesine yönelik teknik çalışmalara katkı koymak için de hazırlıklarını tamamladığını kaydetti.

Su maliyeti
Birlik tarafından yapılan fiyatlandırma çalışmasına da değinen Hüdaoğlu, ton başına belirlenen 2.3 TL’lik fiyatın doğru olduğunu, bunun 48 kuruşluk kesiminin elektrik maliyeti olduğunu söyledi.

“Su yeterli değil… Dikkatli kullanılmalı”
Birliğin, su konusunda çalışmalar da yürüttüğünü kaydeden Hüdaoğlu, KKTC’de yıllık su kullanımın 105 milyon ton ve artmakta olduğunu, Türkiye’den temin edilecek yıllık 75 milyon tonun yeterli olmayacağını bu durumda suyun halen daha dikkatli kullanılması gerektiğini ifade etti.

Hüdaoğlu, bu nedenle yeraltı kaynaklarının zenginleştirilmesinin es geçilecek bir konu olmadığını, deniz su arıtma sisteminin de devreye konulabileceğini ancak denizden su arıtma sistemlerinin yer altı kaynaklarının zenginleştirilmesi için akılcı olmadığını, suyun denizde arıtma maliyetinin bugün ton başı 3 TL olduğunu kaydetti.

“İsale hatları kullanılabilir olmaktan çıkmıştır”
Ayrıca mevcut isale hatlarının “kullanılabilir olmaktan çıktığını” belirten Hüdaıoğlu, protokol gereği isale hatlarının devlet tarafından yapılması gerekirken yapılmamasının ve Türkiye Su İşleri’nin bunu da üstlenmesinin kabul edilebilir olmadığını söyledi.

KTMMOB Su Komitesi Başkanı Bektaş Göze ise, Türkiye’den adaya su getirilmesi fikrinin ilk kez 1960 yıllarında ortaya atıldığını, bu çerçevede balonla da adaya su getirilmeye çalışıldığını ancak başarısız olduğunu anlattı.

(TAK)