1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Para nereye gidiyor?
Para nereye gidiyor?

Para nereye gidiyor?

UBP–YDP–DP Hükümeti, maaş ödemeleri ve “rant kapısı” haline gelen ihaleleri finanse edebilmek için sürekli borçlanmaya gidiyor.

A+A-

UBP–YDP–DP Hükümeti, maaş ödemeleri ve “rant kapısı” haline gelen ihaleleri finanse edebilmek için sürekli borçlanmaya gidiyor. Maliye Bakanlığı, 27 Ekim Pazartesi günü dört ayrı Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) ihalesiyle 1,8 milyar TL daha borçlandı.

Böylece hükümet, yalnızca bu yılın ilk dokuz ayında tam 27 kez borçlanarak yaklaşık 11 milyar TL’lik borç yükü altına girmiş oldu.

YENİDÜZEN’e konuşan Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Devrim Barçın, “Yollar, hastaneler, altyapı yatırımları yerel kaynaklarla yapılmıyor. Bu borçlanmalar yatırım için değil; maaş ve maaş niteliğindeki ödemeler için yaratılıyor” dedi, pandemi döneminde bile devletin bu denli borçlanmadığına vurgu yaptı.

“Borç yatırım için değil, maaş ve rant için”

CTP Milletvekili Devrim Barçın, hükümetin borçlanma politikalarını sert sözlerle eleştirdi. Barçın, devletin tarih boyunca böylesi bir borç yükü altına girmediğini vurgulayarak şunları söyledi:

“Yollar, hastaneler, altyapı yatırımları yerel kaynaklarla yapılmıyor. Bu borçlanmalar yatırım için değil; maaş ve maaş niteliğindeki ödemeler için yaratılıyor. Pandemi döneminde bile böyle bir borçlanma ihtiyacı doğmamıştı. O dönemde tüm piyasa kapalıyken bile devlet maaşlarını ödeyebiliyordu. Bugünse rant düzeyinde artan bütçe giderleriyle karşı karşıyayız.”

Barçın, kamu ihalelerinin bir kısmının rant kapısına dönüştüğünü ve gerçek dışı fiyat artışlarıyla yükümlülüklerin borçla karşılandığını belirterek, “Bütçede tek sorun maaşlar değil; rant sistemine dönüşen ihaleler kamu maliyesini çökertiyor” dedi.

Tarihin en borçlu dönemi

Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı son borçlanma rakamları, Kıbrıs’ın kuzeyinde kamu maliyesinin geldiği noktayı gözler önüne serdi. Yılın henüz bitmesine iki ay kala 11 milyar TL’yi bulan borçlanma miktarı, ülke tarihinde görülmemiş bir yük anlamına geliyor.

Buna karşın, Barçın’ın da dikkat çektiği gibi, hiçbir yatırım yerel kaynaklarla yapılmazken, hükümetin önceliği kamudaki partizan atamalar ve yüksek maaş giderlerini karşılamak oldu.

Bu haber toplam 3058 defa okunmuştur