1. HABERLER

  2. ARŞİV

  3. Kamuran Aziz
Kamuran Aziz

Kamuran Aziz

Yedi-sekiz yaşlarındaydım. Keman dersleri alıyordum. Bir gün, abim beni, sınıf arkadaşı olan Arman Ratip’in evine götürdü. Selimiye Camii yakınlarındaki evde, salondan müzik sesleri geliyordu. Piyano ve akordeon sesi vardı. Birileri, hiç bilmediğim

A+A-

 

Yedi-sekiz yaşlarındaydım. Keman dersleri alıyordum. Bir gün, abim beni, sınıf arkadaşı olan Arman Ratip’in evine götürdü.  Selimiye Camii yakınlarındaki evde, salondan müzik sesleri geliyordu. Piyano ve akordeon sesi vardı. Birileri, hiç bilmediğim, o güne kadar duymadığım bir şarkı söylüyorlardı. Sessizce içeriye girdim ve bir köşeye çekilerek saatlerce onları dinledim. Piyanoda Jale Derviş hanım (Arman abimin annesi) vardı. Akordeonu ise ismini sonradan öğrendiğim Kamuran hanım çalıyordu. O günü de daha sonraki, olanak buldukça benzeri çalışmalarını izlediğim günleri hiç unutmadım. Çünkü daha sonraları, o günleri, Jale ve Kamuran hanımların, hayatıma müziği iyice soktukları günler olarak kabul ettim. Öyleydi de.

Zamanın tek TV kanalı CBS’te, Kamuran Aziz ve Arkadaşları’nın programları yayınlanıyordu. Canlı programlardı bunlar. Hiç kaçırmazdım. Hayranlıkla izler ‘bir gün acaba ben de böyle müzik yapar mıyım ?’ hayalleri kurardım.

Yıllar çabuk geçti. 64’ün sonlarına doğru, Bayrak Kuartet olarak Bayrak Radyosu’nda müzik programları yapmaya başlamıştık. Kamuran Hanım’ın eczanesi de o zamanki Bayrak Radyosu’nun hemen yanındaydı. Sıkça ziyaretine giderdim. Programlarımızı ilgiyle dinlediğini söyler “şunu şöyle yapabilirsiniz, repertuarınıza şu parçaları da alın” gibi önerilerde bulunur, hep, devam etmemiz için teşvik ederdi.

Kamuran Aziz ve Arkadaşları, çalışmalarına yeniden başladığında kısa bir süre için orkestraya ben de dahil oldum. Hep ‘yarara’ verdikleri konserlerden birkaçında gitarımla bulundum.

Yıllar akıp geçti. 69’lara geldiğimizde, biz de Kıbrısımız’dan birşeyler yapmaya karar verdik. Denemek istiyorduk ama aklımızda sadece birkaç Kıbrıs şarkısı veya türküsü vardı. Bunların başında da, okul korolarından da bildiğimiz ‘Kıbrısım’ geliyordu. Eczaneye gittim ve Kamuran Hanım’a ne yapmak istediğimizi anlattım. Çok heyecanlanmıştı. “Muhakkak yapın” dedi. “İlk olarak sizin şarkınızı ‘Kıbrısım’ı yapmak istiyoruz izninizle” dediğimde gözleri doldu. “Yapın” dedi. Çekmecesine uzandı ve bana Kıbrısım’ın notaları ve sözlerini verdi.

İlk kayıt denemelerini de dinlettiğimiz ilk kişi oldu Kamuran ablamız. Sonra... halkımız, bütün kalbiyle sarıldı, kucakladı bizi de Kamuran Hanım’ın ‘Kıbrısım’ şarkısını da.  ‘Kıbrısım’, zamanın en popüler programı olan Plak Yarışı’nda 1 numaraya kadar yükseldi, haftalarca 1 numarada kaldı. Herkesin ağzında ‘Kıbrısım’ vardı artık.

***

Geçtiğimiz Pazartesi akşamı Kamuran Aziz ablamız için Lefkoşa’da düzenlenen özel geceye katıldık. Konuşmalar yapıldı, Kamuran Aziz şarkıları söylendi hep bir ağızdan. Ve o sıralarda, hep ‘ilk gün’den başlayarak tüm bunlar bir sinema şeridi gibi geçti gözlerimin önünden.

Kamuran Aziz Hanım, Kamuran Ablamız, gerçek mesleği olan eczacılığının yanısıra, hayatı boyunca çok şeyler verdi toplumuna. Örnek bir çağdaş kadın, örnek bir müzisyen, örnek bir iş kadını, sevgi dolu gerçek bir hanımefendi oldu hep. Fedakar, cefakar bir hanımefendi. Müziği hep sevdi. Bilgisini de hep vatanı ve vatanının evlatları için kullandı. Ve değeri biçilmez izler bıraktı tüm müzikseverlere de, müzikçilere de.

Daha nice yıllar sana Kamuran Ablamız.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu haber toplam 1974 defa okunmuştur