Hüseyin ÖZBARIŞCI

Mağusa Limanı'nda faaliyetlerini sürdüren iş çevrelerine göre; Coronavirüs (COVID-19) salgını ve Türk Lirası’nın döviz karşısında değer kaybetmesi nedeniyle ithalat – ihracat ciddi anlamda geriledi. YENİDÜZEN’e konuşan bazı iş insanları ve vinç hizmeti veren şirket direktörleri yaşanan sıkıntının gözle görür derecede olduğunu belirtti.

Hem salgından, hem de Türk Lirası’nın döviz karşısında değer kaybetmesinden dolayı ciddi sıkıntılar yaşandığını aktaran iş insanları piyasanın durma noktasına geldiğini ifade etti.

Denizcilikle ve vinç hizmetiyle uğraşan firma direktörleri ise şu anda gıda dışında bir ürün ithal edilmediğini belirterek, ithalatın durma noktasına geldiğini dile getirdi.

Yıltan Özkıraç (Özkıraç Lifting Shipping): “Benim tahminim ithalatta en az yüzde 30’luk bir düşüş var”

“Pandemi döneminde diğer sektörler gibi denizcilik sektörü de ciddi sıkıntılar yaşıyor. İşler çok ciddi oranda düşmüş durumda, bunu da tartışma söz konusu bile değil. Bir ülkede nüfus ne kadar az ise ithalat-ihracat da o kadar az olur. Dolayısıyla bu pandemi döneminde ithalatta nüfustan dolayı çok ciddi bir düşüş oldu. Yılların tecrübesiyle edindiğimiz bilgiler ışığında ithalatta en az yüzde 30’luk bir düşüş var. Bu rakam resmi değil sadece benim tahminim o yönde. Açıkçası sıkıntı çok büyük. Sağlık göz ardı edilemeyecek bir unsur ama kapanarak sağlığı iyi ederken, ekonomiyi de göz ardı etmemek ve bu işin bir orta yolunu bulmak lazım.”

Mutlu Genç: (Cinsa Shipping): “Gıda dışındaki ürünlerde ciddi bir düşüş söz konusu”

“Bu süreçte ithalat – ihracat konusunda çok ciddi sıkıntılar yaşandı. Zaten baktığımız zaman Mağusa limanı adanın kalbi. Zaten limana baktığımızda bunu bir bakışta anlayabiliriz. Şu anda yapılan ithalatlar tamamen gıda ürünleri üzerinedir. Gıda dışındaki ürünlerde ciddi bir düşüş söz konusu. Hatta yok denebilecek kadar az. Vinç işini eskiden haftada 3-4 gün yaparken şimdi 1-2 gün yapıyoruz. Bu böyle giderse ürün gelişi olmadığından dolayı ciddi sıkıntılara yol açacak. Şu anda bir belirsizlik var ve önümüz karanlık. Kimse ne yazık ki net bir şekilde önünü göremiyor.”

Talat Özçelebi (Özçelebi Oto): “Araba ithali konusunda bu yıl hemen hemen durma noktasına geldik”

“Pandemiden dolayı herkesin olduğu gibi bizim işlerimiz de düştü. İnsanların alım gücünün düşmesi artı dövizin yükselişi piyasayı etkiledi. Araba fiyatlarında geçen yılla bu yıl arasında baya fark var. Araba ithali konusunda bu yıl hemen hemen durma noktasına geldik. Zaten satışlar az, elimizde araç mevcut. Satamayınca getirmenin de bir anlamı yok. Alımlar yüzde yüzden fazla düştü diyebilirim. Öyle bir durumdayız ki bir saat sonrasını bile bilmiyoruz. Gelecek zaten bizim ülkemize hiçbir zaman gelmedi. Ne yazık ki anlık yaşıyoruz.”

Mubin Kanatlı (Beyrut Yıldızı): “Şu anda yüzde 25’le çarkı döndürmeye çalışıyoruz”

“Devlet verileri de gösteriyor ki gümrükten giren ürünlerde büyük bir düşüş var. Bunun en büyük sebebi öğrencilerin olmaması, turist olmaması ve güney Kıbrıs’a kapıların kapalı olması… Şu anda yüzde 25’le çarkı döndürmeye çalışıyoruz. Ancak öğrenci ve turist yokken pek başarılı da olmuş sayılmayız. Ben açıkçası gelecekten ümitliyim. Zaten ümidimizi kesersek yaşamanın bir anlamı kalmaz. Bizim yaptığımız işlerde toplumun ne kadar refah seviyesi yüksek olursa o kadar çok alışveriş yapar.”

Muzaffer Zabitler (Autoport Car Ltd.): “İthal konusunda yüzde 70’lik bir düşüş söz konusu”

“Pandemi süresi içerisinde bizim kapalı kalmamız bizi gerilere çekmiş durumdadır. İnsanlar gerekmedikçe bize gelmezler. Yaşadığımız sıkıntıların ilki budur. Bir ekonomik krize doğru yol aldık gidiyoruz. Bugünlerde bu daha da belirgin olmaya başladı. İlerleyen günlerde daha kötü olacak. Biz araba ve parça ithali yapıyoruz. İthal konusunda yüzde 70’lik bir düşüş söz konusu. Ben ayda 10-12 araba getirirken, şimdi bir araba getiriyorum o da siparişli veya sattığımızın yerine koyabilmek için. Bu da demektir ki, ben zarar ederken, devlet de zarar eder. Çünkü ben adaya araba getirirken, yol vergisini, rıhtımını, stopajını, gümrüğünü ve kaydını öderim. Maliyeye araç satıcılarının verdiği parayı kimse vermez. Zamanla her yara zamanla kapanır. Her şey normale dönecek ama ne kadar zamanda bu olacak, onu yaşayıp göreceğiz.”