1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. Dünya İlik Havuzu’nda 22 bin Kıbrıslı Türk Donör; HAYAT VEREN 40 KİŞİ!
Dünya İlik Havuzu’nda 22 bin Kıbrıslı Türk Donör;  HAYAT VEREN 40 KİŞİ!

Dünya İlik Havuzu’nda 22 bin Kıbrıslı Türk Donör; HAYAT VEREN 40 KİŞİ!

Dünya İlik Havuzu’nda 22 bin Kıbrıslı Türk Donör; HAYAT VEREN 40 KİŞİ!

A+A-

Meltem SONAY

Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar ve Kanserle Savaş Vakfı, kurulduğu günden bu yana binlerce çocuk, genç ve yetişkine ‘umut olmak’, ‘rehberlik’ etmek adına ‘gönüllülük esasına’ dayanan çalışmalarını sürdürüyor…

Dünya İlik Havuzu’nda 2000 yılından bu yana düzenlenen kampanyalar sonucu 20 bin Kıbrıslı Türk’ün Doku Karnesi bulunduğuna işaret eden Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar ve Kanserle Savaş Vakfı Başkanı Nüket Gündüz, bugüne kadar 40 Kıbrıslı Türk’ün de dünyanın çeşitli yerlerinde ilik bekleyen 40 kişiye ilik bağışında bulunduğunu belirtti.

“UMUT olalım!..”

Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar ve Kanserle Savaş Vakfı Başkanı Nüket Gündüz, ilik bağışlamanın ‘ulvi bir görev’ olduğuna işaret ederken, ilik bağışından korkulmamasını, dünyanın birçok yerinde ilik bekleyen binlerce kişiye umut olunabileceğine dikkat çekti.

DÜNYA İLİK HAVUZU’NDA 22 BİN KIBRISLI TÜRK’E AİT DOKU KARNESİ!

Dünya İlik Havuzu’nda Kıbrıslı Türklere ait bir rezerv olduğuna işaret eden Gündüz, 22 bin gönüllünün ‘Doku Karnesi’ bulunduğunun altını çizdi.
Kıbrıslı Rumlarla birlikte Kıbrıslı Türkler’in de Dünya İlik Havuzu’ndaki rezervine işaret eden Nüket Gündüz, nüfusa vurulduğunda, Türkiye’deki dönor sayısından daha büyük bir orana sahip olduğumuza işaret etti.

“BİNLERCE İNSAN UMUT OLDU…”

Kapılar kapalıyken ‘Kemal ve Andreas’ın bir barış köprüsü olduğunu anımsatan Gündüz, binlerce insanın kapıları geçerek gönüllü olduğunu ve kan bağışladığını hatırlattı.
Güney Kıbrıs’taki Karaiskakio Vakfı ile işbirliği içerisinde birçok çocuk için kampanyalar açıldığına işaret eden Gündüz, binlerce insanın çocuklar için umut olduğuna vurgu yaptı.

40 KİŞİ İÇİN UMUT OLDUK…

2000 yılından bu yana Dünya İlik Havuzu’nda toplanan doku karneleri ile bugüne kadar 40 Kıbrıslı Türk’ün, dünyanın birçok yerindeki tanımadıkları, bilmedikleri 40 kişi için umut olduğuna ve ilik naklinin gerçekleştiğine vurgu yaptı.

DÜNYA İLİK HAVUZU ÇOK ÖNEMLİ…

Dünyadaki ilik aramalarında, hasta için çekirdek aile, yakınlarda uygun ilik bulunmaması durumunda Dünya İlik Havuzu’nda bulunan Doku Karneleri’ne başvurulduğuna işaret eden Gündüz, Dünya İlik Havuzu’nda uygun iliğin bulunması halinde gönüllüye ikinci tetkik için ulaşıldığını belirtti.
Bağışçıların ihtiyaç olduğu anda ‘ulaşılabilir’ olması için yurttaş olması gerektiğine de değinen Gündüz, kampanyalarda özellikle buna dikkat edildiğini belirtti.

“HÜCRELER YENİLENİYOR… 6 AY SONRA YENİDEN BAĞIŞTA BULUNULABİLİR”

Dünya İlik Havuzu’ndan Kıbrıslı Türk bir bağışçının ‘ilik nakline uygun’ olduğunun bildirilmesinin ardından, bağışçıyı aradıklarını ve ‘ilik nakline gönüllü’ olup olmadığını sorduklarını ifade eden Gündüz, gönüllü olunması halinde de daha önce ilik bağışlamış kişilerle bir araya getirdiklerini belirtti.
“Bunun bir defaya mahsus olmadığını, bu hücrelerin yenilendiğini ve 6 ay sonra tekrar bağışta bulunabileceklerini gönüllülerimize anlatıyoruz” diyen Gündüz, hasta hazır olduğu zaman bağışçının Güney’deki genel hastaneye gittiği belirtti.

“İLİK BAĞIŞI KORKULACAK BİR ŞEY DEĞİL… KAN VERİR GİBİ…”

İlik bağışının çok merak edildiğini ve biraz da bundan korkulduğunu ifade eden Nüket Gündüz, sanılanın aksine ilik bağışının çok kolay ve acısız bir işlem olduğunu aktardı.
İlik bağışında da, kan bağışındaki gibi, bir yatağa uzanılıp iki koldan iğne girişi yapıldığını, bir koldan kan alınırken, diğer koldan da kanın tekrar vücuda verildiğini anlatan Gündüz, bu işlemin de yaklaşık 5-6 saatlik bir sürede tamamlandığını aktardı.
Nüket Gündüz, ilik bağışından korkulmamasını, ilik nakli bekleyen dünyanın birçok yerindeki binlerce kişiye umut olunabileceğini vurguladı.

 

HER ŞEY 12 YAŞINDAKİ KEMAL’İN KAYBEDİLMESİYLE BAŞLADI…

Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar ve Kanserle Savaş Vakfı’nın ‘olumsuzlukla’ yola çıktığını ifade eden Vakıf Başkanı Nüket Gündüz, 2000 yılında 12 yaşında, kaybedilen Kemal Saraçoğlu’nu hatırlattı ve babası Şua Saraçoğlu’nun, Kemal’in yaşadıklarını başka çocukların yaşamaması, aileleri ile birlikte yaşadıkları zorluklarda, önlerine çıkan engellerde ‘rehber’ olacak bir vakıf kurmaya karar verdiğinde kendisini de aradığını anlattı.

Altmış- yetmiş kişinin koydukları ‘100’er Dolar’la vakfın kuruluşuna katkı yaptıklarını aktaran Gündüz,  daha sonra vakfın hedefleriyle yola koyulduğunu dile getirdi.

Nüket Gündüz, vakfın çalışmalarına değinirken,  ailelere, çocuklara, rehber olup çağdaş sağlığı, sağlık hizmetlerini ayaklarına götürmek, gerekirse yurtdışına gittiklerinde yardımcı olmak, yol göstermek hedefiyle çalışmalar yürüttüklerini aktardı.

Vakıf kurulurken, Dr. Mustafa Arabacıoğlu ve Dr. Kudret Çağlar’ın katkı ve desteklerine işaret eden Gündüz, Kanser Hastalarına Yardım Derneği Başkanı Raziye Kocaismail’in de vakfın kurucu üyeleri arasında olduğunu belirtti.

Kuruluş yıllarında vakfın, binası olmadığını, her birinin kendi işi olan gönüllülerden oluştuğunu aktaran Gündüz, daha sonra ‘Epidemiyolojik Harita’, yani kanser haritası çıkması için çalışmaya başladıklarını ve fuarlara katılıp insanların hikayelerini dinlemeye başladıklarını ifade etti.

İnsanların kanserle ilgili bir ‘gizleme, saklama’ psikolojisi olduğunu belirten Gündüz, devletin de bu konuda arka çıkmaması nedeniyle bir ‘kanser haritası’nın bugün bile oluşturulamadığını kaydetti.

“AJİTASYON DEĞİL, KORKUTMADAN…”

“Misyonumuz, ajitasyon yapmadan, insanları korkutmadan, güzelliklerle ve herkesin anlayabileceği dilden kanser hastalığına dikkat çekmek” diyen Gündüz, Eğitim Bakanlığı ile imzalanan protokol çerçevesinde de konusunda uzman kişilerle orta öğretimdeki çocuklara seminer verdiklerini aktardı.

Gündüz, çocuklara nasıl beslenmeleri gerektiği, fiziksel aktivitenin önemi, içki sigaranın kötü sonuçları gibi konularda bilgilendirirken, daha sonra da ‘Afiş Slogan Yarışması’ ile bu çalışmalarını taçlandırdıklarını belirtti.

Her yıl, okul öncesinden başlayıp liseye kadar ve güzel sanatlarda okuyan öğrenciler için de ayrı bir kategoriyle yarışmanın düzenlendiğin hatırlatan Gündüz, çocukların ve gençlerin çizdiği resimler, bulduğu sloganlarla mesaj verdiklerini aktardı.

70’E YAKIN ÇOCUK… ÜNİVERSİTEDE OKUYANLAR, EVLENİP ÇOCUK SAHİBİ OLANLAR…

Kanser Hastalarına Yardım Derneği’nin daha çok yetişkinlerle çalıştığına işaret eden Nüket Gündüz, Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar ve Kanserle Savaş Vakfı’nın da Lösemi ve Kanser Hastası 70’e yakın üye çocuğa hizmet verdiğini aktardı.

“Bunlar yurtiçi veya yurt dışında tedavi gören çocuklarımızdır” diyen Gündüz, bunların haricinde 18 yaşını doldurup evlenip çocuk sahibi olanlar da olduklarını belirtti.

Üniversitede okuyan ve burs verilen 3 genç üyelerinin de olduğunu aktaran Nüket Gündüz, bu 3 gençten birini yakın zamanda kaybetmenin üzüntüsünü de yaşadıklarını aktardı.

Gündüz, “Kaybetmek çok büyük üzüntü… Ama motivasyonumuzu kaybetmiyoruz… Onlar da son ana kadar, hem maddi, hem de manevi anlamda yanlarında olduğumuzu biliyorlar…” şeklinde konuştu.

“MADDİ, MANEVİ HER ZAMAN YANLARINDAYIZ…”

Vakfın 24 saat ‘on call’ çalışan hemşiresi olduğuna da işaret eden Gündüz, üye hastalarıyla yaşamları boyunca, hastalıklarını atlattıklarından sonraki süreçte de birlikte olduklarına işaret etti.

Rutin kontrollerinde de üye hastalarının yanlarında olduklarına vurgu yapan Gündüz, bu yıl üniversiteye hazırlanan bir üyeleri olduğunu, tüm özel ders masraflarını karşıladıkları gibi, üniversite öğrenimi süresince de devlet bursu kadar vakıftan da burs alacağını belirtti.

“DUYARLI YURTTAŞLARIN BAĞIŞLARIYLA…”

Devletten hiçbir yardım görmediklerini belirten Nüket Gündüz, Vakıflar’dan uzun vadeli cüzi bir kira karşılığı aldıkları binalarında, ‘gönüllülük’ temelinde çalışmalarını yürüttüklerine işaret etti.

Vakfın, rutin bağış aldığı duyarlı yurttaşlar olduğunu ifade eden Gündüz, bağış kutularından toplanan paraların da vakfa katkı yaptığına işaret etti. Sürekli maaş bordrosundan bağış yapan çalışanlar olduğunu da belirten Gündüz, işyerlerine konulan küçücük levhalarla da yardımların toplandığını kaydetti.

“YAPTIĞINIZ BAĞIŞIN NEREDE, NE AMAÇLA KULLANILDIĞINI SORGULAYIN…”

Gündüz, “Bağış yapmak ne kadar büyük bir sosyal sorumluluksa, yaptığınız bağışın kime, nereye ve ne amaçla kullanılmak üzere yapıldığı ve bağış toplayan kişilerin yetkili olup olmadığının sorgulanmasının da bir sosyal sorumluluk olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“Biz Kıbrıslılar çok safız aslında… Her duyduğumuza inanırız. Etrafta da çok bilgi kirliliği var” diyen Gündüz, yapılan bağışların nerede, nasıl kullanıldığının sorgulanması gerektiğini vurguladı.

“Gelin bizi sorgulayın” diyen Gündüz, çok şeffaf olduklarının ve aylık, yıllık hesaplarının düzenli olarak gerekli mercilere iletildiğinin de altını çizdi.

“PSİKOLOĞUMUZ RUTİN OLARAK ÇALIŞIYOR…”

Hastanede vakıf tarafından ödenen bir psikoloğun da görev yaptığına işaret eden Nüket Gündüz, çocukların ve ailelerin maddi olduğu kar manevi desteğe de ihtiyaç duyduğuna vurgu yaptı. Gündüz, vakıf psikoloğunun, rutin olarak her salı sembolik bir ücretle hastaları ziyaret ettiğini ifade etti.

ONKOLOJİ SERVİSİ’NDE ‘ÇOCUKLARA ÖZEL YAŞAM ALANI’ MUTLULUĞU…

Yataklı tedavideki hasta çocukların, tedavileri tamamlandığında eğitimlerinden geri kalmamaları adına, Eğitim Bakanlığı ile imzalanan protokol çerçevesinde, gönüllü öğretmenlerle hastanede ders yaptığına değinen Gündüz, iki yıllık bir mücadele sonucunda hastanenin Onkoloji Servisi’ndeki yeni düzenlemenin de mutluluğunu paylaştı.

“Çocuklarımız bir odada, üst üste hem kemoterapi görüyorlar, hem yemeklerini yiyip, hem de hasta yakınlarıyla iç içe yaşıyorlardı” diyen Gündüz, çocukların esasen hijyenik ortamlarda olması gereğiyle, bir grup gönüllünün de desteğiyle Onkoloji Servisi’nde çocuklara özel bir ortam yaratıldığını belirtti, mutluluğunu paylaştı.

PALYATİF BİRİM DE İŞBAŞINDA…

Vakfın Palyatif Bakım Birimi’ne de değinen Nüket Gündüz, hastaların terminal döneminde, yani artık tıbbi müdahalelerin sonuç vermediği ve kesildiği dönemde de, hastaların yaşamını kaliteli geçirmeleri amacını taşıdıklarını ifade etti.

Sağlık Bakanlığı ile imzalanan protokol çerçevesinde, vakfa ait mobil araç, oksijen tüpleri, tekerlekli sandalyeler, çeşitli aksamlar ile başvuran hastalara hizmet verdiklerini ifade eden Gündüz, hemşire ve gönüllü Dr. Mustafa Gazi’nin de hastaları ziyaret ederek gerekli tedavinin uygulandığını belirtti. Gündüz, şu anda 6 yetişkin hastanın evlerinde vakıftan hizmet aldığına işaret etti.

Bu haber toplam 2559 defa okunmuştur
Adres Kıbrıs 157. Sayısı

Adres Kıbrıs 157. Sayısı