Çözüm görüşmelerin arifesinde…Tam zamanında…

Sevgili komşularımızda, sınıra dikenli tel fikirinin babası kim ise, yürekten kutlanmalı. Fikire “Tamam..hemen yapın..” diyenlerin de alınlarından öpmeli….

Bravooo…Başarıyosunuz beyler…

‘Taksim…’ diye yıllardır bağırıp duranların ekmeğine,  hem yağ hem bal sürmeye devam ediyorsunuz. Yavaş ama emin adımlarla ilerliyorsunuz…Bravooo….

Bundan sonraki adımınız da bir DUVAR olmalı… İki-üç metre yüksekliğinde  bir duvar örün çizginin tam üzerine. Birkaç geçiş kapısı bırakın sadece….

 Haaa…Bir de,  ‘Pasaport’la geçiş zorunluluğu  getirin de tamamlansın misyon.

***

Türk tarafı böyle birşey yapsaydı nasıl kıyamet koparılacaktı hayal edebiliyor musunuz ?

Love Erdogan

Tam zamanında bir olay daha… “Bunu da mı görecektik ?...” dedirten bir olay. Bir sabah,  panolarda, ‘Love Erdoğan’ afişleri sürprizi…

Kim yaptı ?  Neden yaptı ? Bu inanılmaz parlak fikrin ardında hangi süper zekalılar, hangi süper yalakalar  var ? Bu süper fikire “tamam” diyenler, izin verenler kimler ?

İşte size sorular… Oturun, düşünün… Kafa yorun,  mantıklı cevaplar  bulmaya çalışın.

Yeni Dünya-Yeni Düzen

Yepyeni bir yaşam tarzına, küçük büyük herkesin kendini alıştırması gerektiği gerçeğini  artık kabul etmek zorundayız.  Hem Devletler’in ayakta kalması,  hem de vatandaşların yaşamlarını sürdürmesi,  önce bu gerçeğin kabul edilmesiyle mümkün olabilir.

Vatandaşın üzerine düşen çok önemli sorumluluklar var. Ama yükün büyüğü, -kabul etmemiz lazım- yöneticilerde.

Ne yapmaları gerek ?

Önce, artık düzenin, tümden değişmesi gerektiğini anlamaları ve önlemlerini buna göre almaları şart… Sonu gelmeyen ve gelmeyecek olan, sonuçlarının da çok daha büyük felaketlere neden olabileceğinin bilincinde, ‘Kapatma’ ve ‘Yasaklar’ın devam etmesinin mümkün olmayacağı; yeni bir düzenin, çok acil olarak oturtulması gerektiğinin anlaşılması şart…

Çok esaslı bir, ‘Denetim-Kontrol’ mekanizması için kollar hemen sıvanmalı… Halka uyarılar aynen ve hatta daha yoğun olarak devam ederken, iş yerlerinin, esnafın, işçinin tümü cezalandırılacağına (!), uyarılara uymayanların cezalandırılması daha mantıklı olmaz mı ?

Sokak Ağzı

“Büyük Atatürk için böyle afışler yapıldı mıydı ?”

***

“Amerikadaki olaya tepki için yapıldığı açık… Aha KKTC de tepkide başrolde. ABD b….u yemiş durumda.”

***

“Stadlarda görüyorum da bunlara kaç para harcıyorlar diye merak ediyorum. Şimdi sokaklarda da afişler. Bunlara harcanan parayı  mahfolan zavallılara dağıtsanız daha iyi olmaz mıydı ?”

***

“Eskiden yağcılık, kapıların arkasında olurdu. Şimdi artık sokaklara da döküldü.”

***

“Ers belli ki kararlıdır. Tarihimize, memlekete saray kazandıran Başkan olarak geçecek.”

***

“O Saray’a Denktaş sığıştıydı ama Ersin’i sığmadı. Çok enteresan değil ?”

***

“Dünya Kadınlar Günü mü ? Yoksa Dünya Emekçi Kadınlar Günü mü ? Hangisi doğrusu ?”

***

“Millet açlık tehlikesi ile karşı karşıya, siz Saray, Makam Arabası derdinde. Bayılırım sizin gibi politikacılara. Ne diyelim ? Seçenler ve Seçtirenler utansın.”

***

“Yerel Vak’a nedir ? Temaslı Vak’a nedir ? Merak etmiyor musunuz ?

***

“Aşı milyarderlerinin yavaş yavaş belli olmasını beklerken ansızın PCR milyonerleri ile tanışmaya başladık. Daha neler göreceğiz acaba ?”

Anlayana

“Sorumluluk duygusunun ortadan kalkması, otoriteye boyun eğmenin en önemli sonucudur.” (Stanley Milgram)