1. YAZARLAR

  2. Serhat İncirli

  3. İngiltere etten bullezi kısakanacak!
Serhat İncirli

Serhat İncirli

İngiltere etten bullezi kısakanacak!

A+A-

Züppelik yapayım mı?

Hade yapayım!

-*-*-

15 sene İngiltere’de yaşadım ya, o kadar hakkımız olsun yani!

-*-*-

İngiltere’de yaşadığım 15 sene içerisinde, elektriğin bir kez kesildiğini hatırlarım!

-*-*-

Elektriğin neden kesildiğini de, kimseye sormadan, saatlerce telefondan bilgi almaya çalışmadan, yerel yöneticiler veya belediye ekiplerinden anından öğrenmiştim!

-*-*-

Özür dileriz…

Özür dileriz…

Özür dileriz…

-*-*-

50 defa özür diledi insanlar!

Bir trafik kazası olmuş, bilmem neredeki bir hat zarar görmüş; eğer o bölgede elektrik kesilmezse, daha ciddi sorunlar falan olacakmış!

-*-*-

Tamam, kolay mı şu anda güneş altında bütün gün çalışmak!

Götün yerse, sen de güneşin altında çalış!

Haklısınız!

-*-*-

Mesela şu anda yaşadığım bölgede yol çalışmaları var!

Çok hızlı çalışan emekçi kardeşlerim!

Gerçekten takdire şayan bir çalışma!

Mesai mefhumu sıfır!

-*-*-

Yol yapılıyor, çok güzel!

Lefkoşa Çevre Yolu!

Alkış!

Tebrik!

Yürüyüş için de harika!

-*-*-

Ama bugüne kadar inşaat şirketinden, devletin her hangi bir organından veya her hangi bir başka organdan “özür dileriz, rahatsızlık veriyoruz” gibi hiçbir şey gelmedi!

-*-*-

Bir komşumu gördüm geçen gün, elinde bir çapa, bir kova da su, bir ağaçla uğraşıyor!

Dünya’nın en kibar insanlarından biri…

“Hayırdır?” dedim!

-*-*-

Anlattı!

Son derece üzgündü!

Meğer, çok kaliteli bir incir fidanı bulmuş, değişik bir cins ve onu ekmiş…

İş makinesi de döneceğim, düzelteceğim, keseceğim derken ne incir bıraktı, ne akasya!

Ve en küçük bir özür yok!

Uyarı da yok!

-*-*-

Tamam kalkınacağız, tamam, gerçekten yol çok iyi yapılıyor ama ağaçlar da çatır çutur kesiliyor!

-*-*-

Bülent Ecevit Rehabilitasyon Merkezi yanında bir düzenleme var…

Üç veya beş gün önce başladı…

Dev okaliptüsler artık yok!

-*-*-

Yol kenarına kayalar düşüyor…

Gece karanlığında acayip tehlikeli!

Gönyeli Belediyesi ve polisini ilk gün birkaç ufak kaya parçası için aradım; hemen ilgilendiler; dün yol boyu kayalar tehlikeli durumdaydı; “umursamadım”…

Ben dikkat edeceğim, gören dikkat etsin!

Ba – na – ne!

-*-*-

Haaa hafta sonu, Cumartesi – Pazar, gece yarısı falan iş devam ediyor!

Yasalar varmış – sıcakta çalışılmamalıymış, gece veya tatil günü çalışma olmazmış; kimsenin umurunda değil!

Şirket yabancı, araçların tamamı sol direksiyon ve çalışma saatleri kimsenin MİK’inde değil!

-*-*-

Kapitalizm budur!

İşçi ezilirse ezilecek!

Erdoğan’ın dediği tarihte yol bitirilecek!

-*-*-

Pazar günü bazı bölgelerde dokuz buçuk, bazı bölgelerde üç buçuk saat, o civarda elektrik yoktu!

Gönyeli Aşıklar Tepesi civarından söz ediyorum…

-*-*-

Neden elektrik yoktu?

Dozer hem yer altı hem de yer üstü elektrik hattını koparmış!

-*-*-

Tamam canım, kalkınacağız, inşaat lazım, yol lazım; sür dozeri çiğne gitsin!

-*-*-

Zavallı işçinin bir suçu yok ama ortada devlet hiç yok!

Asıl mesele burada!

Özür yok, uyarı yok!

-*-*-

Elektriğin mi kesik?

Kim “MİK”er seni!

Ben ihaleme bakarım!

İşimi yapar, paramı kaparım!

Senin ne ağacın umurumda, ne can güvenliğin!

Ne de özür dilerim!

-*-*-

Evin karşı tarafında da özel bir inşaat var!

Yeni başladı!

Bizim KKTC’den özel bir şirketimiz yapıyor!

Zavallı işçiler, 42 derece sıcakta gerçekten eziliyor!

Sık sık dev kamyonlar geliyor, kimisi beton getiriyor, kimisi toprak!

-*-*-

Hiçbir sulama tedbiri yok!

E su pahalı!

Niye sulayalım ki!

Üstelik dök suyu, beş dakika sonra buhar!

Bütün mahalle toz içinde!

Tamam, inşaat yapılacak, yapılmalı da en azından iki tanker da su getir…

Ne isterse olsun biraz su fışkırt, ne bileyim toz çıkmasın!

Ya da dev gibi şirketsin, tabelaların her yanda, yolla bir işçini, mühendisini, şoförünü, “verdiğimiz rahatsızlığın farkındayız, ne olur kusura bakmayın” falan de!

Yok!

-*-*-

İngiltere mi?

İngiltere’de inşaat yok mu?

Taş ocağı, maden ocağı yok mu?

Sıkıysa o inşaattan biraz toz çıksın!

O toz, gitsin, bir ağacın üzerine konsun da görelim!

Çevreciler ortalığı parçalar!

Belediye – devlet ceza yağdırır!

-*-*-

Haaa orası İngiltere!

700 yıllık bir devlet!

E o zaman “ben de eşit ve egemen devletim” diye övünmeyeceksin!

Övünürsen ben de sana “sen sadece etten bullezsin” derim!

Hem da küçücük!

-*-*-

Gerçekten bu memlekette kokmayan, bozulmayan hiçbir şey kalmadı!

Eskiden insanlar bir birini hep tanırdı!

-*-*-

Sevgili Ahmet Ömerağa bana Gönyeli’nin tarihi ile ilgili bir kitap hediye etti…

Gönyeli, küçücük bir köydü…

Herkes de herkesin akrabasıydı…

Şimdi mi?

Gönyeli büyüdü!

Büyüdükçe betonlaştı!

Ağaçsız kaldı!

Kurudu!

Kimse de kimseyi tanımıyor artık!

-*-*-

Eski cami ahaliyi sığmıyor!

Ahali içerisinde camiye giden Gönyelili sayısı sıfır!

Kıbrıslı Türk sayısı da sıfır!

Haaaa Türkiyeli sayısı da beş, bilemedin 10!

Ama cami sığmıyor, yenisi yapıldı!

Ayrımcılık yaptık bu arada, züppeliğin de ötesinde…

Ama gerçek bu!

-*-*-

Yeni cami sanırım bitti!

Yanından da Lefkoşa Çevre Yolu geçiyor, ha tamamlandı, ha tamamlanacak!

Ve de inşallah, maşallah, bu yol tam bitmese bile, 20 Temmuz’da birileri gelip, açılışlarını yapacak!

Külliye’nin camisi de bitecek!

Namaz kılacağız, dualar edeceğiz inşallah!

Ve akabinde, her sorunumuz çözülecek!

-*-*-

Daha kibar insanlar olacağız!

İngiliz Devleti de kesinlikle bizi kıskanır diye düşünüyorum!


BTM tatilde!

Bölgeler Terfi Müsabakaları…

BTM!

Kısa adı böyle!

İkinci Ligi var…

Sponsoru bile var…

-*-*-

Süper Lig, 1. Lig ve BTM 1.Lig’den sonra normal koşullarda “dördüncü ligimiz”dir…

-*-*-

Her yıl kavgalar olur, sorunlar çıkar, bir şekilde lig, grup maçları devam eder…

-*-*-

Bazen öyle maçlar olur ki, izleyici sayısı, Süper Lig’in 20 katına çıkabilir…

Hatta daha fazla!

-*-*-

Birkaç haftadan beri, bazı maçlarda hakem darpları yaşanıyor…

Yedidalga – Serhatköy maçı yarıda kaldı; Yedidalga’nın bir çok oyuncusu 5’er, 6’şar hafta ceza aldı…

-*-*-

Geçtiğimiz hafta Yedidalga, Doğancı karşısında 7 kişi ile çıktı…

Bir oyuncu ikinci dakikada “ben sakatlandım” dedi…

Altı kişi ile oyun devam etmez, hakem maçı bitirdi…

-*-*-

Bir başka maçta yine olaylar vardı…

-*-*-

Derken, Futbol Federasyonu, art arda gelen olaylar sonrası lig karşılaşmalarını süresiz olarak durdurma kararı aldı.

-*-*-

Doğru bulmadım bu kararı…

Ama federasyonumuza saygım sonsuz…

-*-*-

Ne olursa olsun, BTM’ye kesinlikle sahip çıkmak zorundayız…

-*-*-

Bir şeyler düşünelim; olmazsa, zaten herkes artık sadece ya Galatasaraycı ya Fenerbahçeci…

Kaldı ki, üç beş Süper Lig kulübü dışında, her kulüp artık maddi anlamda başa çıkamıyor…

Kapatın gitsin yani!

Hepsini!


Unutmayın! Sirkte bir şeyler ters gittiğinde sahneye seyircilerin dikkatini dağıtmak için palyaçolar çıkar…

guwvbh9xkaapyca.jpg

Bu yazı toplam 2351 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar