
DÜNYALI BİR AŞK ÖYKÜSÜ…
Aşk, yaşamak için birini bulmak değildir. Aşk, onsuz yaşayamayacağın birisini bulmaktır.
Aşağıda okuyacağınız ve izleyeceğiniz öykü; aşk ve tutkunun en saf, gerçek yansımasıdır. Ne ki, bu hazin aşk öyküsü, asla insanoğlunun bilinen klasik öykülerinde
Aşk, yaşamak için birini bulmak değildir. Aşk, onsuz yaşayamayacağın birisini bulmaktır.
Aşağıda okuyacağınız ve izleyeceğiniz öykü; aşk ve tutkunun en saf, gerçek yansımasıdır. Ne ki, bu hazin aşk öyküsü, asla insanoğlunun bilinen klasik öykülerinden biri değildir. Aşağıdaki fotoğraflar bilgisayarıma düştüğü zaman, ilkin hep gelen o sıradan mailler gibi görünse de bana, daha ilk resimde ekrana çakıldım. İzledikçe, gerçek sevgi çarptı beni. Yalansız, gösterişsiz, içten ve korkusuz sevgi dokundu yüreğimin en derinlerine...
Tam da adamızda bir av mevsimi daha son hızla devam ederken kanatsız barbar uygarlık, kanatlı gerçek uygarlığı yok etmeye devam ederken…
Cananı yaralı bir kuşun, onu kurtarmak için verdiği umutsuz savaşı yansıtıyordu bu görüntüler...
Getirdiği yemeği cananına sunmak için onu sevgi ve tutkuyla arar önce minik kırlangıç.
Ama o ne? Bir anda onun vurulmuş ve yaşamdan kopmak üzere olan bedeniyle karşılaşır ve şok olur. Çaresizce onu hareket ettirmeye ve yaşama döndürmeye çalışır. Kendi bedenindeki yaşamı ona akıtabilmek için çırpınır. Cananının sonsuzluğa yükselip gitmemesi için, onu durdurabilmek için, üzerine kanatlarını gerer…
Nafile! Artık çok geç! Çaresizliğinden çare üretebilmek için çılgınca didinirken, sevgilisinin öldüğünü ve bir daha geri gelmeyeceğini anlar. Aşka ve aşkına taparcasına ağlar.

Yanında durur, onun cansız bedenini kucaklar ve “ne olur gitme, ölme geri gel” dercesine bağırır.

Sonunda, cananının gittiği yerden kendisine bir daha geri dönmeyeceğini ve artık hayatta onsuz, yapayalnız kaldığını kabullenir. Soğuyan bedeninden isteksizce ayrılır, azıcık geriye çekilir… Tarifsiz bir kederle, o halde bekler onun cansız ve minik bedeninin yanında. İçindeki büyük acı yüzünden okunur satır satır... İsyanını yansıtırcasına minik başı hafifçe yukarıya kalkık…
Kanatlı gerçek uygarlığın bu fotoğrafları, Ukrayna Cumhuriyeti’nde çekildi. Bunu izleyen milyonlarca dünyalı ekran başında bu büyük aşka ağlasa da; kuşların kanatsız barbarlık tarafından öldürülmesine engel olamıyor.
Bu resimler fotoğrafçısı tarafından satıldığı Fransız gazetesinde basıldığı gün, o sayı ülkede yok sattı. Ama kuşların kanatsız ve silahlı uygarlık tarafından öldürülmesi yine de devam etti.

















