Kıbrıs Ada’sının tamamını, aradaki sınırı takmaksızın ilgilendiren çok önemli iki konu ya da iki tehlike var…

Risk de diyebiliriz!

-*-*-

Birincisi, dün Türkiye basınına ve Güney Kıbrıs basınına çok geniş bir şekilde yer alan Akdeniz’in bize de yakın bölgelerindeki deprem fırtınası…

İkincisi ise Ada’da tarihi kuraklık beklentisi…

-*-*-

KKTC’de de eminim her iki “endişeye” veya “tehlikeye” duyarlı çok sayıda vatandaş var ama devletin ya da daha doğrusu hükümetin bu konuda hiçbir faaliyeti olmadığı rahatlıkla gözlemlenebiliyor…

-*-*-

Su sıkıntısı varsa, örneğin tasarruf amaçlı bazı kararlar üretilir…

Kullanım konusunda sınırlamalar getirilir…

Bizde bu konuda her hangi bir çağrı, her hangi bir uygulama kararı işiten var mı?

Ben işitmedim!

-*-*-

Birkaç günden beri Güney Kıbrıs medyası, Troodos'taki yağış, kar yağışı ve en önemlisi, Ocak 2025'te barajlara akan su miktarında çok ciddi azalmadan söz ediyor…

-*-*-

Güney Kıbrıs’taki büyük barajlarda depolanan toplam su miktarının yüzde 26 olduğu kaydediliyor…

Bu miktar da tek başına bizim Geçitköy’deki barajın yaklaşık kapasitesine denk geliyor…

-*-*-

Güney’de barajlarda şu anda yüzde 26 doluluk oranına denk gelen 75.95 milyon metreküp su bulunuyor…

Geçitköy Barajı’nın kapasitesi tek başına 75 milyon metreküp…

-*-*-

Güney Kıbrıs’ta Ocak 2025’te barajlara 3,88 milyon metreküp su akışı gerçekleşti… Bu rakam 2024 Ocak ayında 7.30 milyon metreküp, Ocak 2023’te ise 8,26 milyon metreküp olarak belirlenmişti…

Barajlara su girişi açısından bu yılki Ocak, 2014-2015'ten 2023-2024'e kadar olan on yılın en kötü ikinci yılı…

-*-*-

Ve bu gerçekten ürkütücü bir durum…

-*-*-

Güney’de en üst düzeyde sık sık toplantılar yapılıyor…

Çareler düşünülüyor…

Denizden arıtma faaliyetlerine ağırlık verilmesi üzerinde duruluyor…

-*-*-

KKTC’de mi?

Su nasıl olsa Anavatan’dan geliyor, tasarruf veya yerel kaynakları korumak gibi tedbirler hiç umurumuzda değil!

-*-*-

İyi tamam mühendis veya kahin değilim de; Allah göstermesin, yarın büyük bir deprem olur, o boru zarar görürse – hele hele Geçitköy Barajı yıkılırsa ne yapacağız?

-*-*-

Bayrak gökte mi?

Göktedir!

Ezan sesi?

Tamamdır!

Üstelik külliye de bitmek üzeredir!

Bize bir şey olmaz!

-*-*-

Susuzluktan grak grak edeceğiz!

Öleceğiz be refikler ve birkaç refika!

Öleceğiz!

Bir birimizi öldüreceğiz!

-*-*-

Yoksa, “Gelsin gitsin ihaleler” mi diyorsunuz!

Haklısınız!

Boşveriiiiin!

Konya’da ya da Karaman’da yeni bir KKTC kurun ve bizi rahat bırakın!

Kıbrıs Cumhuriyeti Devleti, bölünmez bir bütün mü?

Evet öyledir!

Bu konuda üç de garantörü vardır!

Yani bölünmezliğini garanti eden üç ülke bulunmaktadır!

Bu üç ülkeden biri de Türkiye Cumhuriyeti’dir!

-*-*-

Peki, “KKTC eşit egemen bir devlettir” iddiası ne anlama gelmektedir?

“Asla çözüm istemiyoruz…” anlamına gelmektedir…

-*-*-

Yok eğer gerçekten Anavatan Türkiye ve buradaki baş katiplerinden Ersin Tatar, gerçekten “ayrı, bağımsız, eşit ve egemen” bir devlet arzusundaysa; bunu yaşama geçirecekleri topraklar, Kıbrıs Cumhuriyeti Devleti’ne ait topraklar değildir…

-*-*-

Kaldı ki, Kıbrıs Cumhuriyeti Devleti dahilinde, üzerinde “KKTC” adlı devleti kurduğunu sananlar çok iyi bilmektedir ki, bu “sözde devletin” tapulu arazilerinin neredeyse yüzde 90’dan fazlası Kıbrıslı Rumlara aittir…

-*-*-

Haaa illa ki “bağımsız, eşit ve egemen bir devlet” mi istiyorsunuz?

Saygı duyarım!

Gidin, Türkiye’de mesela Konya – Karaman dolaylarında size bir büyük arazi tahsis etsinler; çekin bayrağınızı, kurun devletinizi, Kıbrıs’ı da rahat bırakın!

Tavuk ve kartal!

Kartalların ufukta gördüklerini, kümesteki tavuklara anlatamazsın…

-*-*-

Bu söz, son günlerde birkaç kez internette dolaşırken karşıma çıktı…

-*-*-

Ne anlama geliyor?

Oturdum, yapay zeka sitelerinden birine sordum…

-*-*-

Şu cevabı aldım:

“… Yüksek hedeflere ve geniş vizyonlara sahip olan insanların, dar bir bakış açısına sahip olanlara düşüncelerini anlatmasının zor olduğunu ifade eder. Hayallerinizi ve vizyonunuzu paylaşan ve size inanan insanlarla birlikte olmanın önemini vurguluyor…”

-*-*-

Tüm Dünya ile kucaklaşmış yükseklerdeki Kıbrıs Rum toplumu…

-*-*-

Ve kümese kapalı – tavukluğunu bile yitirmek üzere – Kıbrıs Türk toplumu…

-*-*-

Neyi anlatacaksınız ki kümesteki tavuğa!

-*-*-

Hedefimiz de kartal olmak değil ha!

Hedefimiz, hep tavuk kalmak!

-*-*-

Otur yumurtanın üzerine; yumurtla; al biraz da buğday!

Kesilme günün de geldiğinde keseriz!