Türban tartışması bitmeyecek... 
Neden bitmeyecek?
Çünkü “siyasal İslam”, bu tür tartışmalardan büyük keyif alıyor...

-*-*-

Ahlaksız devlet yönetimlerinin en tehlikeli modellerinden biri olan “siyasal İslam” dini değerler üzerinden propagandaya bayılıyor... 

-*-*-

KKTC’de de okullarda yapılmak istenen budur!
Siyasal İslam, KKTC’deki laik eğitimi hedef alarak, ahlaksız devlet yönetiminin devamını sağlamaktan başka bir amaca sahip değildir...

-*-*-

Yani “konu” veya “sorun” türban ya da kılık kıyafet özgürlüğü değildir...

-*-*-

Kıbrıslı Türkler, dini değerler veya sembollere karşı değildir...
Kıbrıslı Türkler, kara çarşaftan tutun, basit baş örtüsüne kadar her türlü kılık ve kıyafet serbestliğine ya da özgürlüğüne  diledikleri şekilde davranmışlardır.
Saygıyı hiç bir zaman yitirmemişlerdir...

-*-*-

Bir nenemi hiç görmedim; fotoğraflarında hep başı bağlıdır...
Haaa “tesettüre uygun mu değil mi bilemem” ama mutlaka baş örtüsü vardır...

-*-*-

Çocukluğum öteki nenemin yanında geçmiştir...
Başörtüsüz anını hiç hatırlamam... 
Başına taktığı örtüye “yemeni” derdi... 

-*-*-

“Al yemeni mor yemeni...”
Çok değerli, çok bilinen bir Kıbrıs Türküsüdür... 

-*-*-

Efendim okullarda çocuklarımıza Kuran’dan sureler ezberlemeleri söylendi!
Böyle de bir “şikayet” geldi dün!

-*-*-

Bu bir şikayet meselesi değildir!

-*-*-

Din dersleri, ilahiyat okulu veya okulları dışında seçmelidir...
Dileyen öğrenir, ezberler, inanır, inanmaz, okur, okumaz!

-*-*-

Ama “din dersi” bu ülkede yeni bir şey değildir...
Geçmişte de din dersleri vardı... 
İlk okul beşinci sınıfta ve orta birinci sınıfta en az on sure öğrendiğimi ve o sureleri hala hatırladığımı bilirim... 

-*-*-

Haaa bunun bir faydasını veya zararını gördüm mü?
Lisede en çok zorlandığım hatta hiç anlamadığım biyoloji, kimya ya da fizikten de bir fayda görmedim!

-*-*-

Dediğim gibi; KKTC’de sorun, dayatılmak istenen siyasal İslamcı zihniyettir!
Nedir bu zihniyet?
Bu zihniyet; Ersin Tatar gibi kişilerin desteklenmesidir mesela... 

-*-*-

KKTC’de şu anda yaşanan “çatışma” veya “çekişmenin” bir tarafında; Türkiye’deki siyasal İslam’a “biat ve itaat” adına, sırf Türkiye’den gelen veya görevlendirilenlere “şirin” görünmek uğruna her Cuma camiye bile gitmeye başlayan ama Fatiha Suresini bile bilmeyenler vardır... 

-*-*-

Tatar ve hükümetin büyük kısmı bu gruptandır... 

-*-*-

Hatta bu grupta; yani siyasi itibar uğruna – koltuğu garanti etmek adına, Türkiye’deki siyasal İslamcıların kabul etmediği veya şiddetle karşı olduğu “Bahai” mezhebine ya da dinine mensup olup da, bir numaralı “Hanefi Müslüman”mış gibi görünenlerin bile var olduğu bilinen gerçektir... 

-*-*- 

Bu grupta, günde 20 saat alkol alıp, İslam dini ile yakından uzaktan alakası olmayan ama bir numaralı namaz ustası kesilen sahte hafızlar bulunmaktadır!

-*-*-

Ve bu grupta; KKTC’deki biatçı – itaatçı – mutlak münafık mevcut yönetim kadrosunu kullanıp, her türlü kara ekonomik ilişkiyi kuranlar bulunmaktadır!
Bunlar arasında Türkiye’deki yönetimden veya Türkiye’deki yönetime yakın çok insan da söz konusudur!

-*-*-

Haliyle, öğretmenimizin isyanı bunlaradır... 
Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikasını kavgası, bir yandan siyasal İslam’ı ama ondan da acısı, masum çocukları kullanıp her türlü kirli işi yapanlarladır... 

-*-*-

Anayasa Mahkemesi’nin kararını yorumlarken de olaya bu açıdan bakmak lazım... 
Bence Anayasa Mahkemesi, İslam’ın kılık kıyafetle alakalı masum inancını – ya da kuralını - değil; siyasal İslam’ın ahlaksız tavrını “haksız” bulmuştur!

Yenidüzen’in dünkü manşeti... Öğretmenlerimize sevgimizi çok iyi anlatıyor... Öğretmenlerimizle gurur duyuyoruz...  Mücadelelerini selamlıyoruz...

En büyük ihanetler!

Judas... Yahuda... 
Veya Hristiyanların söylemiyle Yahuda İşkariyot... 

-*-*-

Birinci yüzyılda Yahudilerin yaşadığı Yahudiye eyaletine, İsa'yı öldürmek için gelmiş Roma lejyonlarına, para karşılığı İsa'nın saklandığı yeri söyleyen Yahudi havari ve din adamı.

-*-*-

Yahuda İskariyot, Oniki Havari'den biriydi. 
30 gümüş karşılığında İsa'nın yerini ifşa ettiği söylenir... 
Judas ya da Yahuda, Dünya’da en ünlü dini ihanet ismidir... 

-*-*-

İddiaya göre İsa'yı tutuklamak için adamlar getirmiş ve onu bir öpücükle teşhis etmiştir. İsa daha sonra tutuklanmış, yargılanmış ve idam edilmiştir...

-*-*-

Brutus... 
Marcus Junius Brutus MÖ 85’te doğdu ve 23 Ekim MÖ 42^de öldü... 
Romalı bir politikacı, hatip ve Julius Caesar'ın suikastçılarının en ünlüsü...
Caesar ya da Sezar’ı sırtından bıçakladığı anlatılır... 
Ama iddialara göre en yakın dostlarından biridir ve Sezar, kendisini bıçaklayanlardan birinin O olduğunu görünce, ölmeden önce “Sen de mi Brutus?” sözünü söylemiştir...

-*-*-

Ve Türki devletler...
Fazla söze gerek yok... 
KKTC’yi asla tanımadıklarını ve tanımayacaklarını, üç beş Euro uğruna resmen beyan eden Türki devletler; tarihte bırakın KKTC’yi, Türkiye’ye karşı en büyük ihaneti işlemişlerdir...

-*-*-

Eğer “hayır işlemediler” diyorsanız ki diyenler var; o zaman olay daha vahimdir; Ersin Tatar’ın şahsında tüm Kıbrıs Türk toplumu aldatılıyor demektir...