1. HABERLER

  2. YAŞAM

  3. "Çocukların hiç hasta olmadığı bir dünya hayal ediyorum"
"Çocukların hiç hasta olmadığı bir dünya hayal ediyorum"

"Çocukların hiç hasta olmadığı bir dünya hayal ediyorum"

"Çocukların hiç hasta olmadığı bir dünya hayal ediyorum"

A+A-

Kendimi tek kelime ile tanımlayacak olsam… Yardımsever-insanlarla iletişim kurmayı ve dertlerine derman olmayı seviyorum.

Şu an yaptığım işi yapmasaydım... Piyanist olurdum. Ünlü bir orkestra grubunda çalar, hayatımı  müzik yolunda ilerlemeyi seçerdim.

Benim gündemimi en fazla meşgul eden… Nöbetler- hele özel günlere denk gelen 24 saatlik nöbetler.

Kayıtsız kalamadığım şey… Çevre kirliliği ve doğanın bilinçsizce tahrip edilmesi beni derinden etkiliyor. Özellikle çevremdeki insanların, hiçbir şey olmamış gibi çöplerini yere atmaları ve bunu sorguladığımda alaycı tavırlarla karşılık vermeleri beni fazlasıyla rahatsız ediyor. Eğitimli olduklarını düşündüğüm kişilerin bile bu duyarsızlığı göstermesi, onlarla olan arkadaşlıklarımı yeniden gözden geçirmeme neden oluyor.

En büyük pişmanlığım… TMK’da okurken GCSE VE A’LEVEL sisteminden YKS sistemine geçmek. Hayatımın en büyük hatası ve pişmanlığı olabilir.

En büyük sevincim… Bir çocuğun iyileşebilmesini ve taburcu olmasını izlemek. Özellikle onkoloji servisindeki nöbetlerimde çocuklarla dans videoları çekmeye bayılıyorum. Onları tekrar mutlu ve sağlıklı görmek içimi kıpır kıpır ediyor.

Hayatımın dönüm noktası… İngiltere de haziran ayında yaptığım kadın doğum stajı- Fetal cerrahi, doğmamış bir bebeğin henüz anne karnındayken tedavi edilmesini amaçlayan son derece hassas ve ileri düzey bir tıp alanıdır. Fetal cerrahiyi yakından izleme şansı bulmak başlı başına büyüleyiciydi ama Prof. Nicolaides’in yaptıklarına tanıklık etmek bambaşka bir deneyimdi. Sadece tıbbi becerisiyle değil, insanlığıyla da hayran bıraktı beni. Ameliyat sırasında annenin elini sıkı sıkıya tutup ona destek olması, o anlarda annenin rahatlığını her şeyin önüne koyması beni derinden etkiledi. Onun bu şefkati ve sakinliği, tıbbın sadece bilim değil, aynı zamanda yürekle yapılan bir iş olduğunu bir kez daha hissettirdi. Böyle bir insanı izleyebilmek gerçekten ilham vericiydi.

Beni en çok etkileyen yazar… Zülfü Livaneli- Kitaplarını okurken sadece bir hikâye değil, derin bir yaşam tecrübesiyle karşılaşıyorum. Anlatımı öyle içten, öyle gerçek ki sanki biri karşımda oturup hayatı anlatıyor gibi. Hem kalbime dokunuyor hem de düşündürüyor. Onu okurken bazen durup uzun uzun düşündüğüm, bazen de gözlerimin dolduğu çok oldu. Her kitabında bir parça kendimi buluyorum.  Hem edebi diliyle hem de hayata bakışıyla bana dokunabilen nadir yazarlardan biri.

Başucumdaki kitap... Serenad- Zülfü Livaneli

En keyif aldığım müzik.. Rap müzik- İngilizcemi ilkokul 5. Sınıftan rap müzik şarkıları ezberleyerek ilerlettim diyebilirim. Dillirga- telefonumun zil sesidir de ayrıca. Her çaldığında memleketime olan hasretim aklıma gelir ve gözlerim dolar. 

En son izlediğim film… Tam bir DR. HOUSE MD hayranıyım. 8 sezonu durmadan başa sararak izlerim, vakaların çoğunu sanırım ezbere biliyorum.

Kendim için son aldığım şey… Scrubs: ilk maaşım ile mor renkli bir scrubs takımı aldım.

Dolabımdaki en gereksiz şey… Almanya’dan aldığım kartpostal, geri yollayacak bir arkadaş bulamadım ve çok para harcamıştım.

Benim için alınabilecek en güzel hediye… Hediyenin küçüğü büyüğü olmadığını inanırım- önemli olan karşımdaki insanın beni düşünüp mutlu etmek için vakit ayırmasıdır.

Kendimle ilgili değiştirmek istediğim şey… Karar verememek- bazen bir sandviçi seçmek için bile yarım saat bekleyebilirim ve halen daha karar vermemiş halde dönebilirim.

Kendimde beğendiğim özellik… Güler yüzlü olmam ve dışa dönük bir karakterimin olması

Olmasa da olur… Çikolata yedikten sonra kilo almak

Olmazsa olmaz… Siesta- öğlen uykusu- her gün 1 saat mutlaka öğlen uykusu uyurum, günün geri kalanını zinde geçirmeme yardımcı oluyor.

En iyi yaptığım yemek… Molehiya- haftada 1 defa mutlaka pişirim- babaannem bile onunki kadar güzel pişirdiğimi söyler.

Hayalimdeki dünya… Çocukların hiç hasta olmadığı bir dünya.

Aşk benim için… Bir ressamın fırçasından çıkan renklerde, bir müzisyenin notalarında, bir yazarın kelimelerinde gizlidir bence aşk. Dünyaya pembe gözlüklerle bakabilmek ve umut duymaktır.

Onunla çok tanışmayı isterdim… Marmara Pendik Eğitim Araştırma Hastanesinden 2015 yılında vefat eden çocuk sağlığı ve hastalıkları ve çocuk alerji ve immünolojisi alanında, Türkiye’nin en önde gelen akademisyen hekim ve araştırmacılarından biri olan Prof. Dr. Işıl Berat Barlan ile tanışmak isterdim.

Profesör, çocuklara yardım edebilmek için her zaman kanıta dayalı bilginin peşinden koşan, kadın hakları ve bilim kadınlarının gelişimini tutkuyla savunan, Harvard’da uzmanlık ve birçok araştırmalar yürüten çok değerli bir bilim insanıydı. Hastanede çalışan doktor, hemşire, personel+ hastalardan duyduğum kadarıyla kendini hastayla iletişim kurarken hekim ve akademisyen ilişkisini hem profesyonel hem de sevgi dolu tutabilen nadir doktorlardanmış  .7'den 70'e herkesin dilinden anlayan ve herkesle o herkesten biri gibi olabilen kompleksiz bir insanmış. Onunla tanışabilmek ve hekimliği, ustalık çıraklık çerçevesinde ondan öğrenmek isterdim.

 

Görmek istediğim yer… İspanya- Dan Brown’un bütün romanlarını 2’şer kez bitirmiş biri olarak- Gaudi’nin eserlerini canlı gözlerimle deneyimlemek beni çok mutlu ederdi.

Mutlaka yapmak istediğim.. Afrika’da voluntering doktorluk yapmak.

Son olarak söylemek istediklerim… Hayat, düşündüğümüzden çok daha kısa ve zaman, geri alamayacağımız tek şey. Bu yüzden her anı dolu dolu yaşamak, sevdiklerimizle vakit geçirmek, içten bir gülümsemeyi paylaşmak büyük bir değer taşıyor.

 Ertelediğimiz her hayal, yarına kalacağı kesin olmayan bir geleceğe bırakılıyor. Oysa mutluluğun formülü çoğu zaman küçük anlarda saklı: bir arkadaşla yapılan 10 dakikalık bir sohbet, yağmurlu günde okunan kaliteli bir roman ve eşlik edilen bir çayda, sessiz bir yürüyüşte ya da içimizi ısıtan bir teşekkürde... Hayatın kıymetini bilmek, sadece büyük anlarda değil, sıradan gibi görünen anlarda da yaşamı gerçekten hissetmekle başlar.

fl-001.jpg

hg-013.jpg

kt-004.jpg

Bu haber toplam 2980 defa okunmuştur