Serhat İncirli

Serhat İncirli

Boyunduruk!

A+A-

Boyunduruk nedir?

Türk Dil Kurumu (TDK) Sözlüğü’ne sordum.

-*-*-

Beş anlamı varmış…

Birincisi şöyle: Çift süren veya kağnıya koşulan hayvanların birlikte yürümelerini sağlamak için iki ucu hayvanların boynuna, ortası da saban veya kağnıya bağlanan ağaç parçası…

-*-*-

İkinci anlamı şu: Kapı veya pencere vb. açıklıkların üzerine konulan ağaç, taş veya beton kiriş; lento.

-*-*-

Üçüncü anlamı: Mengenenin üst yanındaki kemer biçimli bölüm.

-*-*-

Ve dördüncü anlama bakalım:  Zulüm ve zorbalık baskısı; esaret…

-*-*-

Son anlamı sporla alakalı, bakıyoruz: Güreşte hasmın başını koltuk altına alıp boynuna kol dolama oyunu…

-*-*-

Peki, “boyunduruk altına girmek” ne demektir?

Bir deyimdir tabii ki!

-*-*-

Tamam bir deyimdir de anlamı nedir?

-*-*-

Ona da bakalım: Başkasının egemenliği altına girmek, tutsak olmak, emir ve baskı altında yaşamak  anlamlarında kullanılan bir deyimdir. Boyunduruk, tarlanın sürülmesinde hayvanların güdülmesi için kullanılan araçtır. Buradan kinaye ile oluşturulan bir deyimdir.

-*-*-

Kıbrıs’ta en azından bu satırların yazarı olan ben, neredeyse 58 senedir, “Rum’un boyunduruğu altına girmeyiz…” ifadesini en az 58 bin kez işitmişimdir…

Ortalama olarak senede bin kez!

-*-*-

Rum bizi boyunduruğu altına alacaktı, zulüm ve zorbalık yapacaktı; kısacası esir olacaktık ya da kaçacaktık!

-*-*-

Merak ettiğim şudur; “Boyunduruk”un tanımından hareketle, “başkasının egemenliği altına girmek”ten yola çıkarsak, şu anda Kıbrıs Türk ahalisi, cemaati, toplumu veya halkının pozisyonu nedir?

Boyunduruk var mı yok mu?

-*-*-

Nedense aklıma askerlik yaptığım günler geldi…

İstihbarata Karşı Koyma diye bir mesele vardı askerlikte, birliğinizle ilgili falan bilgi vermemeliydiniz…

Aradan 35 sene geçti, herhalde şimdi suç değildir…

Bir anımı paylaşayım…

-*-*-

Gemikonağı’nda GKK’ya bağlı 4’ünü Piyade Tabur Komutanlığı vardı…

Yanılmıyorsam aynı tertip dokuz asteğmen ve bir o kadar da yedek subay çavuş aynı tabura kura çekmiştik…

Tabur komutanı bizi toplamış, “hoş geldiniz” “sağol” muhabbetinden sonra, son derece cinsel ayrımcı – ataerkil ve de erkekçil bir “espri” patlatmıştı; “… siz buraya gelin geldiniz, sırt üstü veya yüz üstü…. yiyeceksiniz!”

-*-*-

Yanımda, hatırlar mı bilmem, sonradan milletvekili ve bakan olan bir abimiz vardı, “Be abi galiba bu herif bizi şedecek…” demiştim!

Gülmüştü, gülünce de tabur komutanından ilk fırçayı yiyen olmuştu!

-*-*-

Neyse, askerlik bir yana…

Kovboy filmlerinde de hep benzer hikayeler vardır; Kızılderili başroldeki kadına tam tecavüz edecekken, oğlan çıkar gelir, degav degav iki kurşun, kötü Kızılderili ölür; sonra esas oğlan, 10, bilemediniz 15 dakika sonra, orgazm sigarasını yakmış vaziyettedir!

-*-*-

Kafama takılan konu şu:

Öyle veya böyle bizi birileri tüketecekti…

Veya öyle ya da böyle birilerinin boyunduruğu altına girecektik; Kızılderili zorla yapacaktı, esas oğlana gönülden teslim olduk…

-*-*-

Ama sonuçta, isteyerek veya istemeden de olsa tüketildik mi tüketilmedik mi?

Veya boyunduruk altına girecekseydik, bunun sünnetli olmak ya da olmamakla ne tür bir farkını yaşamış oluyoruz?

-*-*-

Anladık mı anlamadık mı?

Veya bilmem anlatabildim mi?

-*-*-

Her 20 Temmuz haftasında aklıma bunlar gelir, ne yapayım yani?

Yazmayayım mı?

-*-*-

Son bir not: Evet ben ahlaksız ve de iğrenç biriyim, Linobambagiyim, elimde olan bir şey olsa farklı yazardım, farklı konuşurdum ama elimde değil…

Ayrıca, anavatanım da babavatanım da Kıbrıs’tır, bunu değiştirme şansım da yok…

Ancak son tavsiyemdir; zevk almaya bakın; başka kurtuluş yok!

-*-*-

Tarih, kurtarıcıdan kurtulmak diye bir şey yazmamıştır!

Kurtarıcı isterse kurtardığını kurtarmaktan belki vaz geçer!

Ohhhh! O kadar!

-*-*-

Çözmeyin Kıbrıs sorununu, böyle daha keyifli!

Zaten kovboy – Kızılderili ayrımım pek yok ya; alıştık artık!

Hepimiz zevkimize bakmaktayız!


Zorunlu askerlikten yırtma konusu!

Bilmezdim, öğrendim…

Meğer, “Haredi Yauhudileri”nin erkekleri, askerlik yapmaya kaşrıymış!

-*-*-

Nereden mi öğrendim?

İsrail'de Degel HaTorah Partisinin ardından Agudat Israel Partisi üyeleri de Ultra Ortodoks Yahudileri (Haredi) askerlikten muaf tutacak yasa tasarısının meclis gündemine getirilmemesi nedeniyle hükümetten istifasını açıkladı…

-*-*-

Hahamlar yasa tasarısını beğenmedi, Agudat Israel üyelerine istifa emri verdi…

Antil laik bir durum ama mesele bu değil, mesele, şu anda İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun koalisyonu kurtarmak için görüşmeler yapmaya başlaması…

-*-*-

İstifaların yürürlüğe girmesinin ardından Neyanyahu'nun koalisyonunda Haredilerden sadece Şas Partisi adlı parti kalacak… Ama onların da gelecek hafta istifa edebileceği belirtiliyor…

-*-*-

TAK’ın haberine göre, Agudat Israel ile birlikte Birleşik Tevrat Yahudiliği ittifakını oluşturan Degel HaTorah Partisi üyeleri de istifalarını açıklamıştı. Birleşik Tevrat Yahudiliği üyelerinin tamamının istifasının yürürlüğe girmesi durumunda Netanyahu hükümetinin 68 olan milletvekili sayısı 61'e düşecek. Toplam 120 sandalyeli İsrail Meclisi'nde, 11 üyeli Şas Partisi'nin de istifası durumunda hükümet sınır olan 61 sandalyenin altına düşerek salt çoğunluğunu kaybedecek.

-*-*-

Tıpkı bizdeki gibi, İsrail yasalarına göre 18 yaşını geçen herkesin zorunlu askerlik hizmetini yapması gerekirken Haredilerin askerlikten muaf tutulması yıllardır ülkede tartışılıyordu. İsrail'in başta Gazze Şeridi olmak üzere 7 Ekim 2023'ten itibaren bölgede yükselen saldırganlığı nedeniyle asker ihtiyacının artmaya başlamasıyla Haredilerin askere alınması konusu gündeme gelmişti.

-*-*-

İsrail Yüksek Mahkemesi, 25 Haziran 2024'te Haredi erkeklerin zorunlu askerlikten muaf tutulmasının yasal dayanağının bulunmadığına ve askerliğe uygun olanların göreve alınması gerektiğine karar vermişti.

-*-*-

Neyse, aklıma ne geldi biliyor musunuz?

Güney Kıbrıs’ta zengin çocukları, “akıl hastasıyız” diye rapor alıp askere gitmiyor…

KKTC’de cumhurbaşkanı dahil bir çok parası olan “bedelli” yapabiliyor…

İkisi de hak, saygım sonsuz!

Ama Türk millieti adına parayla askerlikten kaçmanın ciddi bir sıkıntı olduğundan eminim herkes emindir!

-*-*-

Aklıma ne geldi biliyor musunuz; bizde de mesela “Linobambagiler askerlik yapmaz” diye bir yasa geçse, ben de yırtar mıydım?

Veya bana Linobambagi diyen bir yığın faşomuz, “biz de Linobambagiyiz” der miydi?

Bence derdi!


f201207dc53.jpg

İsrail’de 2050 yılına göre planlanan nüfusun 16 milyon, Haredi’lerin toplamının da en az 3.8 milyon olması bekleniyor… Yani toplam nüfusun dörtte biri, eğer yasa değişmezse askere gitmeyecek…

Bu yazı toplam 2051 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar