1. YAZARLAR

  2. Tayfun Çağra

  3. 24 saat sönmeyen ışıklar…
Tayfun Çağra

Tayfun Çağra

24 saat sönmeyen ışıklar…

A+A-

Toplumun yüz hatları değişti birden…

Bir gülümseme dudaklarda, bir rahatlık tavırlarda, umut veren bir hava kalabalıklarda…

Yeni Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, görevi devraldığının ertesi günü çalışmalar başladı… Liyakata göre görev değişimleri, ekibin hazırlanması, seçim öncesi açıkladığı ‘İlk 100 Gün’ün gereği hazırlıklar…

“24 saat ışıkları sönmeyen bir Cumhurbaşkanlığı’na ihtiyacımız var bizim. Bu ülkenin yetişmiş ve liyakat esasına göre seçilmiş insanlarının farklı odalarda, farklı masalarda, komitelerde, komisyonlarda bir araya geldiği ve mesai düşünmeden bu ülkenin sorunlarına çözüm ürettiği bir halk evi” diyordu Erhürman seçim kitapçığında…

İşte şimdi bu doğrultuda çalışmalarını başlattı ve sürdürüyor.

Bu arada BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Erhürman’a gönderdiği mektupta tebrik ediyor ve birlikte çalışmayı sabırsızlıkla beklediğini söylüyor.

Kıbrıs’ın kuzeyinde Tufan Erhürman %63’lük oyuyla zaten sandıkta büyük bir destek aldı. Ancak inanıyorum ki oy ver(e)meyenlerin içinde de önemli bir kesim Erhürman’ın seçimi kazanmasına sevinmiştir.

Şimdi sıra yapılacak olan Ankara ziyaretinden sonra Tufan Erhürman’ın toplumun büyük desteğini almış olan bir Cumhurbaşkanı olarak Türkiye medyasında da varlığını ortaya koyması…

Şimdilerde özellikle havuz medyasında yapılan yorumlarda bazen bilinçli ama çoğu zaman da bilgiden yoksun, kafadan atılan yorumlarla, hatta adının bile doğru telaffuz edilmediği yorumlarla Cumhurbaşkanı Erhürman’ı kendilerince tanımlamaya çalışmalarını izlemek durumunda kalıyoruz.

Düzgün ve kaliteli Türkçesiyle, derin bilgi dağarcığıyla, kendine olan ve karşısındakine de verdiği güveniyle Türkiye medyasında farklı bir kimlik, izleyenlerin çok ilgisini çekecektir.

Ama neden Türkiye medyası, önemi var mı?

Elbette var. Çoğunlukla buradan da izlenen kanallarıyla, hakkımızda ‘biz’ olmadan yapılan yorumlarla süregiden programlarda ‘kalite’ ve ‘liyakat’ın görünmesi önemlidir.

Tufan Erhürman’ın burada neden %63 oyla destek aldığına yönelik kafalardaki bazı sorular, bizzat Erhürman’ın kendi profili ve sözleriyle Türkiye medyası üzerinden Türkiyeli izleyenlere ulaşmasıyla yanıtlanacak ve önemli bir farkındalık oluşacaktır.

Ama orada kafalardaki soruların yanıtlanması önemli mi?

Evet, çok önemli.

Cumhurbaşkanı’nın sürekli olarak, “özellikle dış politika konusunda Türkiye ile istişareler olmadan politika oluşturulmaz” söylemi varken böyle bir siyasi kişiliğin sözünü ettiği ülkede tanınırlığı ve kabulle birlikte destek görmesi Kıbrıs’ta olası çözüm sürecinde işlerin kolaylaşmasını sağlayacaktır.

Sonuçta, gerçekten de önemli, hareketli ve verimli bir döneme girmekte olduğumuz görülüyor. Bu dönemin Kıbrıs ve bölge için verimli sonuçlanması hepimizin dileği ama umarım bu beklentiler sadece dilek olarak kalmazlar.

Bu yazı toplam 877 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar